ANKARA (A.A) - Sakarya'nın Karasu ilçesi, denizaltıcılık tarihinin çok az bilinen, ama bir o kadar da ilginç bulunan olayının altı başrol oyuncusundan biri olan U-20 denizaltısını sularında misafir ediyor.
Alınan bilgiye göre, Karasu'daki batığın dalışa uygun derinlikte bulunmasını göz önünde bulunduran Kültür ve Turizm Bakanlığı, dalış turizmi kapsamında bir çalışma başlattı.
İlçenin dalış turizmine açılmasını planlayan Bakanlık, bu amaçla hazırladığı proje kapsamında, denizaltı mürettebatından Alman Gerd Enders'i Türkiye'ye davet etti.
Karasu'da Eylül ayı sonlarında 1 hafta ağırlanacak Enders, batığın tanıtımına yönelik yapılacak çekimlere katılacak. Hatıra çekimleri, Uluslararası Turizm Fuarı (ITB) Berlin'de, dalışa meraklı Almanlara gösterilecek.
-U-20 DENİZALTISI-
Karasu'da, mürettebatı tarafından batırılan U-20 denizaltısı 4.1 metre eninde 42.7 metre uzunluğunda. Kıyıdan yaklaşık 4 kilometre açıkta bulunan batığın kule derinliği 18, dip derinliği ise 23 metre.
Mürettebatı ölmeden U-20'yi terk ettiği için söz konusu denizaltı, savaş mezarı sayılmıyor. Bu sebeple batığa dalış yapılabiliyor.
Alman batığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığından alınan izinle Temmuz 1994 yılında, Karasu açıklarında yapılan bir tatbikat sırasında keşfedildi. Diğer batıklar U-19 ve U-23 denizin derinliklerinde hala bulunmayı bekliyor.
U-20 botlarından sadece yirmi tane üretildiği, günümüzde ise geriye tek bir denizaltının kaldığı, parçalanmadan battığı ve sığ sularda olduğu için oldukça iyi korunan U-20'nin geçmişe ışık tutmak için kıymetli bir hazine olduğu belirtiliyor.
Bu keşifle Karasu ilçesinin dalış turizmi için yeni bir merkez haline getirilmesi hedefleniyor.
-KARADENİZ KIYILARINDAKİ ALMAN BATIKLARI-
Denizaltıların getirdiği avantajların farkında olan Hitler, Barbarossa Planı'na göre Karadeniz'deki Sovyet gemilerini hedef almaya karar vermişti. Türkiye, 2. Dünya Savaşı'na katılan ülkelerden biri değildi, tarafsızlığını ilan etmişti. Ayrıca Montrö Anlaşması gereği boğazlardan geçiş Türkiye'nin kontrolündeydi. Bu durumda Almanya'nın boğazları kullanarak donanma güçlerini Karadeniz'e sokma imkanı yoktu.
Bunun üzerine Hitler bir başka seçeneği uygulamaya koydu. Türk hükümetine Saldıray, Atılay ve Batıray isimli denizaltılarını satın almayı teklif etti. Ancak Türk hükümeti bu teklifi reddetti. Hitler Barbarossa Planı için diplomatik görüşmelerini yaparken, bir yandan da bu plan için özellikle 30. denizaltı filotillasını kurmuştu. Denizaltılardan U-9, U-18, U-19, U-20, U-23 ve U-24'ü bu göreve atanmışlardı.
Karadeniz'e ulaştırılması amaçlanan denizaltılar, ilk olarak Almanya'nın kuzeyindeki liman şehri Kiel'de parçalara ayrılarak, Kaiser-Wilhelm kanalı yoluyla Elbe Nehri'ne indirildi. Buradan Dresden'e getirilen, kamyonlara parçalar halinde yüklenen denizaltılar otoyol kullanılarak Ingolstadt'a, daha sonra da Tuna Nehri vasıtasıyla Romanya'nın Köstence Limanı'na getirildi.
Yeniden monte edilen denizaltılar, 27 Ekim 1942'de yerlerinde üslendi. Denizaltılar, 25 Ağustos 1944'e kadar iki yıl boyunca Sovyet donanmasına karşı 56 operasyon gerçekleştirdi. Romanya, 25 Ağustos 1944'te taraf değiştirince, Köstence Limanı'ndaki Alman üssünde bulunan 6 denizaltıdan U-9, U-18 ve U-24 Romenler ve Ruslar tarafından batırıldı.
Köstence'den ayrılmak zorunda kalan 3 denizaltının ise sığınacakları bir liman kalmamıştı. Denizaltılardan 3'ünü Türk hükümetine satmak isteyen Hitler'e, İsmet İnönü Montrö Anlaşması'nı ihlal etmek istemedikleri için olumsuz yanıt vermişti.
Bunun üzerine Alman hükümeti mürettebatına, Türk kıyılarına gitmelerini, orada denizaltıları batırıp, kendilerinin karaya çıkmalarını emretti.
Emir üzerine üç denizaltının komutanları bir araya gelerek, 10 Eylül gecesi U-23'ün Ağva, U-20'nin Karasu ve U-19'un Karadeniz Ereğli açıklarında batırma kararını aldılar.