HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA İSTANBUL BÜLTENİ- 3

1- KARTAL'DAKİ ANADOLU ADALET SARAYI ÖNÜNDE SİLAHLI SALDIRI (Ek görüntüler) *Şüphelilerin motosikletle kaçması ve polislerin yaya olarak kovaladığı anlar güvenlik kameralarına yansıdı.

1- KARTAL'DAKİ ANADOLU ADALET SARAYI ÖNÜNDE SİLAHLI SALDIRI (Ek görüntüler)

*Şüphelilerin motosikletle kaçması ve polislerin yaya olarak kovaladığı anlar güvenlik kameralarına yansıdı.

Çağatay KENARLI-Ramazan EĞRİ- Murat KORKMAZ/İSTANBUL,(DHA)
Kartal'daki Anadolu Adalet Sarayı'ndaki çocuk mahkemesinde görülen davanın tarafları arasında meydana gelen silahlı saldırı sonucu bir kişi yaralandı. Saldırganlar kaçmaya çalışırken adliye önünde görevli bir polisin açtığı ateşte saldırganlardan birisi ayağından vurularak yaralı olarak yakalandı. Diğer şüpehli yaya olarak kaçmaya çalışırken yakalanarak gözaltına alındı.
Edinilen bilgiye göre Anadolu Adalet Sarayı'ndaki çocuk mahkemesinde görülen bir davanın ardından iki taraf arasında tartışma çıktı. Tartışmanın ardından A.U. ve C.Y., 45 YB 8362 plakalı motosiklete binerek
adliyenin bulunduğu Mustafa Kemal Caddesi'ne doğru hareket etti. Seyir halindeki motosikletteki iki kişiden arkada oturan B.A, yol kenarında bekleyen dava nedeniyle tartıştıkları C.Y.'ye ateş açtı. C.Y. sol diz kapağından yaralanırken, saldırganlar kaçmaya çalışırken adliye önünde görevli bir polis in açtığı ateşte B.A. ayağından vuruldu. Olay sonrası motosiklet sürücüsü A.U. yaya olarak kaçmaya çalışırken kısa sürede yakalandı. Silahla vurulan C.Y., Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesine, silahlı saldırgan B.A. ise Marmara Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Motosiklet sürücüsü A.U. ise gözaltına alındığı öğrenildi. Polis ekiplerinin olayla ilgili çalışmaları devam ediyor.

Ek görüntü
///////////////
-Şüphelilerin kaçması
-Polisin kovalaması

Görüntü dökümü:
------------------
-Yaralı saldırganın görüntüsü
-Olay yerinden detaylar

================================

2- USTA OYUNCU SÜLEYMAN TURAN'IN ÖLÜMÜ... KOMŞUSUNDAN AÇIKLAMALAR

Haber-Kamera: Cengiz ÇOBAN-Çağrı ÇALIŞKAN/İSTANBUL,(DHA)
Yeşilçam'ın usta isimlerinden 83 yaşındaki Süleyman Turan, Kadıköy'deki evinde sabah saatlerinde geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Sabah saatlerinde Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne kaldırılan Turan'ın cenazesi daha sonra savcılık talimatıyla Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Turan'ın Kadıköy'deki evinde kimse bulunmazken, komşusu Sinem Akıneri, "Süleyman abi bizim hayatımızda çok güzel bir yeri olarak kalacak. Benim sınıf arkadaşımdı. Öyle takılırdık birbirimize. Eşim ve benim çok çok iyi arkadaşımdı. Çok neşeli, son derece beyefendi, çocukla çocuk, büyükle büyük olan birisiydi. Herkes tarafından seviliyordu. Yolda yürürken fotoğraf çekilmek için çevirirlerdi. Bizim topraklarda bu işler hüzünlü bitiyor nedense. Dilerim ki gittiği yerde mutlu olur" dedi.
"Onu çok çok iyi hatırlayacağız" diyen Akıneri, "Her zamanda çok seveceğiz. En son bir hafta on gün kadar önce görüşmüştük. Bir hastalığı vardı. O hastalığın yaş ile beraber belki bir takım zorluklarını yaşamaya başlamış olabilir. Çok dinç bir adamdı. Ne yaşlı nede hasta psikolojisi hiçbir zaman onda olmadı. Gayet dirayetli bir insandı. Bizimle de çok konuşmak istemezdi bu tarz şeyleri. Her ölüm erken ama bizim için çok daha erken. Çünkü çok sevdiğimiz biri olduğu için. Cenazenin yarın öğlen Şakirin Camii'nden kaldırılacağı söylendi. Cenazenin şu anda Adli Tıp'ta olduğunu söylediler. Sanırım evde yalnız olduğundan, komşuları evden bir ses alamadıkları için polis çağırmış olabilir. Arkadaki evlerin güvenliği de bu bilgiyi verdiler bize" şeklinde konuştu.

Görüntü dökümü:
-----------------
-Evin görüntüsü
-Komşusu ile röp
-Genel ve detaylar

3 - (ÖZEL) - İSTANBUL'DA SERVİSLERİN "ÖLÜM ŞERİDİ"

- İstanbul'da sabah, akşam en işlek yollarda aynı manzara var. Özellikle işçi servisleri emniyet şerinden yolcularını indiriyor.
- Servis araçlarından inenler bariyerlerden atlayarak evlerinin yolunu tutuyor.

Haber-Kamera: Elif YAVUZ- Ali AKSOYER - İdris TİFTİKÇİ/İSTANBUL, (DHA)
KARAYOLLARI Trafik Kanunu'na göre zorunlu haller dışında durmak veya park etmek yasak. Ancak özellikle servis sürücüleri hem kurallara uymuyor hem de yolcuların hayatını tehlikeye atıyor.
İstanbul'da D-100 Karayolu başta olmak üzere en işlek yollarda emniyet şeritlerinde duran servislerden inenler, bariyerlerden atlayıp, otoban kenarında yürüyerek hayatlarını tehlikeye atıyorlar. Servisleri kullanan vatandaşların bir kısmı başka çarelerinin olmadığını dile getirirken kimisi de bu durumdan hiç endişe duymuyor.

"YAPACAK BİR ŞEY YOK, MECBURUZ"
Bağcılar D100 Karayolu'nda emniyet şeridinde duran servislerden inen vatandaşlardan bir kişi, "İşe gidip gelenler hep buradan inip biniyorlar. Yapacak bir şey yok mecburuz. İneceğim başka bir yer yok" dedi.
Servisinin belirli bir bölgeden geçtiğini belirten bir kişi ise "Şartlar neyi gerektiriyorsa biz de onu yapıyoruz. Burada in deniliyor burada iniyoruz. Ancak tehlikeli olduğunun farkındayız" diye konuştu. Servisten inen başka bir kişi de " Evime en yakın yer burası. Tehlikeli olduğunun farkındayız. İnerken tedirgin de oluyoruz ama yapacak bir şey yok" ifadelerinde bulundu.
Durumun tehlikeli olmadığını düşünenler de var. Emniyet şeridinde indirilen bir kişi, "Bu şerit arabaların park edebileceği cep. Burada hiçbir sıkıntı yok. Biz sürekli iniyoruz daha ceza yemedik. Ceza yersek kullanmayız" dedi. Benzer görüntüler sabah saatlerinde de yaşanıyor. Yolcular servislerinin tehlikeye rağmen emniyet şeridinde bekliyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------
-Servis bekleyenler
-Yol kenarında servisten inen insanlar
-İnen vatandaşlarla röportajlar
-Detay görüntüler
-Muhabir Anonsu( Elif YAVUZ)
-Farklı noklardan inen ve binenler
-Havadan görüntüler

======================

4 - VELİLERE UYARI: ÖZEL OKULLARDA YÜKSEK SERVİS ÜCRETİ ÖDEMEYİN

" Özel veya devlet okullarında çalışan esnaf aynıdır. Aynı hizmet, aynı insanlar. Ekstra bir durum yok"
"Gelir seviyesi yüksek insanlardan yüksek ücret talep ediyorlar"

Haber-Kamera: Beyza Nur GÜLER-Harun UYANIK/İstanbul,(DHA)
2019-2020 Eğitim-Öğretim yılı başladı. Servis firmaları, özellikle özel okullardaki velilerden, İstanbul Büyükşehir Belediyesi(İBB) Ulaşım Koordinasyon Merkezi'nin (UKOME) açıkladığı resmi servis tarifesinin üzerinde rakamlar alınıyor. Özel okul ile devlet okulu arasında servis ücreti konusunda fark olamayacağı belirtilirken velilere uyarıda bulunuldu.
UKOME'NİN BELİRLEDİĞİ ÜCRETLERİN ÜZERİNDE ÖDEME YAPMAYIN
İstanbul Servisçiler Birliği Başkan Yardımcısı Erhan Ersin, hem esnafın hem de velilerin servis ücretleri konusunda mağdur edilebildiklerini vurgulayarak "Kesinlikle okul ve ev arasındaki mesafeyi ölçüp resmi listedeki fiyatın üzerinde ödeme yapmasınlar. Kanunen yasak. Kanunen UKOME'nin belirlediği bir fiyat var. Tüm odalar ve birimler o fiyatı açıklıyor. Resmi internet sitelerinden öğrenebilirler. O fiyatların üzerinde ücret ödemek zorunda değiller ama şöyle bir durum var, rehber personelin bulunduğu araçlarda, verilen fiyatın yüzde 35 üzerinde ödeme yapmaları gerek. Hostes yani rehber personel dediğimiz kişiler çalıştığı için yüzde 35 ek ücret alınır" dedi.
GELİR SEVİYESİ YÜKSEK İNSANLARDAN YÜKSEK ÜCRET TALEP EDİYORLAR
Velilerin kardeş indirimleri ve erken ödeme indirimlerine de dikkat etmeleri gerektiğini dile getiren Ersin, "Aynı evden iki kardeş aynı okula gidip geliyor ise yüzde 25 indirim alabilirler. Devlet okullarında zaten dar gelirli insanlardan fazla ücret talep edemiyorlar. Fakat özel kolejlerde gelir seviyesi yüksek insanların araştırmayacağını veya ilgilenmeyeceğini düşünerek daha yüksek ücret talep edebiliyorlar. Özel veya devlet okullarında çalışan esnaf aynıdır. Orada da şoför veya hostes vardır aynı şekilde. Aynı hizmet, aynı insanlar. Ekstra bir durum yok. Ekstra bir para ödemeye gerek de yok. Bu tamamen velinin araştırmamasından kaynaklanan bir durum. Ücretler dediğim gibi resmi sitelerde mevcut. Resmi sitelerden ücretleri öğrenip, çocukları küçükse ve rehber personele ihtiyaç duyuluyorsa, araçta varsa, bu fiyatın üzerine yüzde 35 ekleyerek ödeme yapabilirler" ifadelerini kullandı.
"153'Ü ARAYARAK ŞİKAYETTE BULUNUN"
Yüksek meblağlar talep eden servisçilere karşı velilerin şikayet hakkı bulunduğunu ifade eden Ersin, "153'ü arayıp şikayet edebilirler. Öğrencisinin durumunu, okulunu, hatta firma ismini de belirterek şikayet edebilirler. Şikayet ettiklerinde firma ihtar alır. Belirli bir şikayetten sonra ruhsat iptal olur, bu işi bir daha yapamaz. Velilerimiz kesinlikle fahiş oranda fiyat almamak için 153'ü arayıp ya da mail yoluyla şikayet edebilirler" şeklinde konuştu.
"ÖZEL OKULLARIN EKSTRA TALEPLERİ VELİLERE YANSIYOR"
1 kilometrelik mesafeden, 10 kilometrelik mesafe ücretine kadar yüksek ücret alabildiklerini söyleyen Ersin, "Mesela bizim 0-1 kilometreden başlayan tarife ücretlerimiz var. 0-1, 1-3, 3-5 diye gidiyor. 0-1 kilometreden şu anda 10 kilometrenin üzerindeki ücret alınıyor. Alınabiliyor yani. Özel okul da, devlet okulları da servislere ödenen ücretlerden pay alıyorlar. Bir veli servis ücreti ödediğinde o ücret sadece servisçiye kalmıyor. Özellikle özel okulların inanılmaz talepleri var. Nöbetçi araç, her gün gezi, hatta okulda çalışacak personelin taşınmasına kadar servis firmalarından talep ediyorlar. Bunları veliye yansıtıyor tabii, ekstrasını veliden alıyor ama kaybı da esnaf yaşıyor" ifadelerini kullandı
"ÖDEDİĞİNİZ FAZLA ÜCRETİ GERİ ALABİLİRSİNİZ"
Velilerin firmaları şikayet ettikleri takdirde ödedikleri fazla ücretleri geri alabileceklerini söyleyen Ersin, "Yasal olan tek bir fiyat var o da UKOME'nin belirlediği fiyat tarifesi. Başka bir şey sunup da ekstra ücret alamazlar. Bizi bazı velilerimiz arayıp özel okullarda ödemesi gereken ücretlerin yüksek olduklarını söylüyorlar. Mesela son arayan velimiz bin liranın üzerinde bir ücret talep ettiklerini söyledi. Biz de kesinlikle kabul etmeyin, ödemeniz gereken ücret şu, vermeyeceğinizi ve gerekirse şikayet edeceğinizi söyleyin dedik. Bunu da tüm velilerimiz yapabilir" dedi.
"SERVİS ÜCRETLERİ ÖZEL OKULLARDA KANAYAN BİR YARA"
Servis şoförü Şener Saltık ise velilerin ücretlerini kendileri de hesaplayarak doğru meblağları ödeyebileceklerini ifade ederek, "Özellikle geçen sene benim mezun olan iki öğrencimin velisinden aynı şeyleri duyduk. UKOME'nin açıklamış olduğu fiyat atarak söylüyorum rakamı, ölçtüğünüz zaman rakam 400 lira çıkıyor fakat özel okul olduğu için 550 lira gibi bir ücret istiyorlar diye velilerden duyumlar aldık. Bu konu bizi de etkiliyor. Maalesef oradaki tur firmaları özel okul olduğu için velilere bakış açısı çok farklı oluyor. Buraya 30 bin lira veriyorlarsa, bana da servis ücreti olarak normalde 4 bin lira tutan servise 6 bin lira versin diye taleplerde bulunuyorlar. Bu özel okullarda yarayan bir kana. Velilerin kendileri kendi hesaplarını yapabilirler. İBB'nin sayfasına girip, okul ve ev adreslerini seçtikleri zaman zaten otomatikman ücret çıkıyor ortaya. Dolaysıyla kendi rakamlarını kendi çıkarırlar. Yüksek ücretleri ödemesinler" şeklinde konuştu.
"UKOME VE ESNAFLAR ODASINA ŞİKAYET ETTİK"
Çocuğu özel bir okulda ikinci sınıf öğrencisi olan Esra Adalı, "Geçen sene de zaten servis şirketi kendilerine göre fiyat belirlemişlerdi. Bu sene yine kendi kafalarına göre bir zam oranı belirleyip, fiyatlarını belirttiler. Daha UKOME servis fiyatları konusunda açıklama yapmadan. Fiyatlar zaten fahişti geçen sene de. Bu sene de aynı şeyi yaşadık. Yıllık 4 bin 420 lira veriyoruz. UKOME ve esnaflar odasına şikayet ettik. Bu konunun esasında iki sorumlusu var. Birincisi okullar, daha yüksek komisyon almak için servis şirketlerinde. İkincisi servis işleten firmalar tabii ki. Veliler mağdur, çocuklarımız da mağdur. Bizim okul ile evimiz arası 1.2 Kilometre, UKOME'de fiyat aylık 359 TL belirlenmiş durumda. Bu hostes dahil fiyat. Dolayısıyla 3 bin 500 lira gibi bir rakam olması gerekiyor 10 aylık bile düşünseniz. Bizden alınan 4 bin 420 lira. Ve şikayet ettiğimiz zaman servisin genel müdürlüğüne, "istediğiniz yere şikayet edin gibi bir şey değiştiremezsiniz" gibi bir tavırla karşılaşıyoruz" şeklinde konuştu
Görüntü Dökümü
---------.
-Servisçiler birliği başkan yardımcısı Erhan Ersin ile röp.
-Servis şoförü Şener Saltık ile röp.
-Muhabir anonsu
-Veli ile röp
-Genel ve detay

=============================

5 - İMAMOĞLU'NUN İSPARK'A ZAMMINA "FİNANSAL DÜZENLEME" AÇIKLAMASINA TEPKİLER

İSTANBUL, (DHA)- İSTANBUL Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İSPARK'a yapılan zamla ilgili "Benim yaptığım İSPARK'ta bir finansal düzenlemeydi" açıklamasında bulundu. İmamoğlu'nun açıklamalarını değerlendiren vatandaşlar, açıklamanın zamma kılıf bulmak olduğunu kaydetti.
İBB Eylül ayı meclis komisyon toplantısının ilk oturumu dün yapıldı. Saraçhane'deki binada yapılan meclis oturumuna İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu başkanlık yaptı. İmamoğlu, bir AK Parti grup üyesinin İSPARK ücretlerine yapılan ve geri çekilen zamla ilgili eleştirilerine "Finansal düzenleme doğru. Sistemin içindeki birtakım yanlışlıkları düzeltmeyle ilgili aldığımız bir takım kararlar vardı. Onları açıkladım. 'Zam yanlış. Zam yapılmadı ama yapılmayacağı anlamına gelmiyor da' dedim. Zam ayrı finansal düzenleme ayrı. Örnek olsun diye söylüyorum. Son bir buçuk iki ay içinde doğalgaza yüzde 32 zam yaptı merkezi hükümet. Mesela zamla ilgili bir örnek daha vereyim size akaryakıtta yüzde 30 artış var son 1 yılda. Ya da son bir örnek vereyim. Gıda fiyatlarında son bir yıldaki artış yüzde 54. Bir örnek daha vereyim, ses çıktı köprü zammı yüzde 47 zam bu. Benim yaptığım İSPARK'ta bir finansal düzenlemeydi onu söyleyeyim" şeklinde yanıt verdi.

"FİNANSAL DEĞİŞİKLİK DERKEN NE KATKISI OLACAK Kİ ONU DA ANLAMIŞ DEĞİLİZ"
Bakırköy Fişekhane Caddesi üzerinde İSPARK'ın tahsis ettiği yerlere parkeden şoförlerden Ferdi Oral, "Zammın gereksiz olduğunu düşünüyorum. Biz yarım saat duruyoruz 7 lira para veriyoruz. Bunun üzerine bir de zam olduğu zaman sıkıntı oluyor. Finansal değişiklik derken ne katkısı olacak ki onu da anlamış değiliz" dedi

"HER ŞEYE BİR ŞEY BULUYORLAR"
Fiyat değişikliğinin semtlere göre değişmesine tepki gösteren Mehmet Eryaman, "Buraya arabamızı park ediyoruz 8 lira, başka bir yere gidiyoruz 10 lira. Gün içinde hep bir hareket, hep zam hep zam ama Allah sonumuzu hayır etsin. Bugün finansal değişiklik, yarın bilmem ne değişiklik, her şeye bir şey buluyorlar. Bunun bizim için başka bir açıklaması yok. Buraya arabamı park ettim bunun bir bedelinin olmaması lazım. Giriyorum işimizi halledip çıkıp gidiyoruz. Belki çok cüzi bir şey belki olabilir ama. 8 lira 10 lira çok para bunlar" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:
--------
-İmamoğlu'nun açıklamaları
-Vatandaş röpleri

=============================
(ÖZEL)
6-ACİL ÇAĞRIYA 4 DAKİKADA AMBULANS
Haber-Kamera: Özlem YURTÇU KARABULUT, İdris TİFTİKÇİ / İstanbul (DHA)

112 Ambulans çalışanları ile geçirdiğimiz bir gece nöbetinde, acil bir çağrı alındığında zamanla nasıl yarıştıklarına şahit olduk. 21.30 sularında Üsküdar bölgesinden alınan bir ihbarın ardından Haydarpaşa Numune Hastanesi içindeki istasyondan hızla yola çıkan 112 Acil ekibi, vakaya 3 dakika 55 saniyede ulaştı. İlk müdahaleler yapıldıktan sonra beyin tümörü olduğu öğrenilen hastanın şiddetli baş ağrısı şikayeti ile ambulans istediği, gerekli değerlendirmelerin yapılması ile kafa içi basınç artışı veya herhangi bir beyin kanaması riskine karşı hastaneye nakline karar verildi. Hasta, 4 dakikada hastaneye ulaştırıldı ve acil servise nakledildi. Hastanın evine gidilip hayati fonksiyon değerlendirmelerinin yapılıp hastaneye ulaştırılması ise toplamda 21 dakika sürdü.

Ambulans doktoru Dr. Oktay Erkan, her vakanın hastaneye nakledilmediğini, olay yerindeki değerlendirmenin ardından bu kararın verildiğini belirtti. Öte yandan bu yılın ilk 8 ayında sadece İstanbul'da 5 milyon kişi ambulans istemek için 112'yi aradı ancak bunların sadece 550 bininin gerçek vaka olduğu anlaşıldı. 112 İstanbul Avrupa Komuta Merkezi Başhekimi Dr. Fatih Türkmen, İstanbul genelinde yürütülen 112 Acil hizmetleri hakkında önemli bilgiler verdi.

ASILSIZ ÇAĞRILAR ACİL HAYATLARDAN "1250 SAATö ÇALDI
Hayat kurtarmak için zamanla yarışan 112 çalışanlarının en büyük sorunu asılsız çağrılar. Bu yılın ilk 8 ayında sadece İstanbul'da 5 milyon kişi ambulans istemek için 112'yi aradı ancak bunların sadece 550 bininin gerçek vaka olduğu anlaşıldı. Başhekim Dr. Türkmen, bir saniyelik bir gereksiz çağrının dahi 8 ayda toplam bin 250 saatlik bir kayba yol açtığını vurgulayarak "Bu, gerçekten acil hayatlardan çalınmış olan günler, haftalar demek aslında. Halkımızdan tek talebimiz acil olmayan sorunlar için lütfen 112 acil hattını meşgul etmesinlerö dedi.

ÇAĞRILARIN BÜYÜK KISMI AVRUPA YAKASINDAN
İstanbul genelinde 20 binden fazla çağrının yaklaşık yüzde 70'i 112 Avrupa Komuta merkezi tarafından karşılanıyor. Dr. Türkmen, "Burada 120 çalışanımız var. Bunlar içinde sağlıkçı olmayan, çağrıyı ilk karşılayan ekip, paramedik ATT'ler ve doktorlar yer alıyor. Ayrıca bu birimde İstanbul'daki tüm hastanelerden yapılacak hasta nakil işlemlerini de gerçekleştiriyor. Yılbaşından bu yana aldığımız 5 milyona yakın çağrının yaklaşık 4.5 milyonu gerçek olmayan ihbarlardı. 550 bin kadar acil vakadan ise 400 binini hastaneye nakletmişiz, kalan 150 bin kişi ise hastaneye nakline gerek olmayan vakalardı. Toplam çağrı sayısına baktığımızda ambulans tarafından hastaneye nakledilenlerin sayısı gerçekten çok düşük aslındaö diye konuştu.

OBEZ VEYA YENİDOĞANA ÖZEL AMBULANSLAR
İstanbul'da toplam 400 kara ambulansı ile hizmet verildiğini anlatan Başhekim Türkmen, "Ayrıca Avrupa komuta merkezine bağlı bir adet helikopter ambulansımız da var. Herhangi bir acil durumda bu helikopterimizi komuta merkezimizden kaldırabiliyor ya da olay yerinden vaka nakli gerçekleştirebiliyoruz. Anadolu yakasında hizmet veren 2 deniz ambulansımız ve bunların dışında da obez vakalara özel aktif olarak çalışan 2 obez ambulansımız bulunuyor. Sadece yenidoğan vakalarına özel hizmet veren 3 istasyonumuz mevcut. Bunlar sadece yenidoğan vakalarını taşıyorlar. Kuvöz olarak da 6 kuvöze kadar sayıyı çıkarabiliyoruzö dedi.

İSTANBUL'DA GÜNDE BİN KİŞİ ACİL VAKALARA ÇALIŞIYOR
İstanbul genelinde hizmet veren 4 binden fazla 112 acil personelinin yaklaşık 3 bininin sahada aktif hasta taşıyan personelden oluştuğuna değinen Dr. Fatih Türkmen, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu 3 bin kişi doktor, paramedik ATT veya sürücü arkadaşlarımızdan oluşuyor. Ayrıca bin kadar personelimiz de 112 çağrı komuta merkezlerinde görev alıyor. İstanbul'da 120'si Avrupa, 80'i Anadolu yakasında toplam 200 çağrı karşılayıcı ekibimiz ve sahada da 800'e yakın aktif sağlık personelimiz ile günde yaklaşık bin kişi acil vakalara hizmet veriyor.ö

ÇOCUKLAR OYUN GİBİ 112'Yİ ARAYABİLİYOR
"Acil olmayan durumlar için gereksiz yere 112 hattını meşgul eden çağrılar içerisinde tırnağım rahatsız diyen, evcil hayvanım rahatsız diyen veya hakaret, küfür bile edenler varö diyerek serzenişte bulunan Dr. Türkmen, sözlerini şöyle noktaladı: "Özellikle ebeveynleri uyarmak istiyorum, çocukların gerçek bir vaka varmış gibi, oyun oynar gibi 112'yi arayıp çağrı merkezini meşgul ettiği durumlar çok oluyor. Lütfen daha dikkatli olsunlar.ö

BAZEN POLİSTEN BİLE ÖNCE GİDİYORUZ
112 Acil'de çalışan ambulans doktorlarından Dr. Oktay Erkan, "Genelde en çok gittiğimiz vakalar, senkop diye verilen basit geçici bayılma durumları. Özellikle toplu taşıma araçlarında bunları görüyoruz. Hipertansiyona çok gidiyoruz, insanlar tansiyonu normal sınırların biraz üzerine çıktığı zaman 112'yi arayabiliyor ama hipertansif acillerin biraz daha uç örnekler olması gerekiyor aslında. Yine basit düşmelere çok fazla gidiyoruz. Vakalara giderken en çok olay yerine ulaşmakta zorluk yaşıyoruz. Sokaklar çok dar, araçlar yanlış park edebiliyor, bu konuda eksikler var. Bazen belediyenin yaptığı çalışmalar çok büyük engel oluşturuyor, bir caddeye ulaşan üç sokağın üçünde de çalışma yapılıyor mesela. 112 çalışanları şiddete uğramaya çok açık bir alanda çalışıyor çünkü insanların evine girebiliyorsunuz. Tamamen güvensiz bir ortam. Olay yerine ilk ulaşan siz oluyorsunuz. Çatışma, silahla yaralanma ya da bir kavgada olay yerine giden ekip ilk sizsiniz. Dolayısıyla insanlar hararetli ve telaşlı olabiliyor, belki normal hayatlarında yapmayacakları hareketleri yapabiliyorlarö şeklinde konuştu.

SÜRÜCÜLER FERMUAR SİSTEMİNİ ÖĞRENMELİ
9 yıldır ambulans şoförü olarak çalışan Muhammet Sandalcılar ise İstanbul'da ambulans şoförlüğü yapmanın zorluklarına değinerek şunları söyledi: "Sağlık Bakanlığı'nın yapmış olduğu duyurularda belirttiği şekilde yani fermuar şeklinde açılma olayında sürücüler orta şeride girdiğimiz, anons yaptığımız halde sürekli şerit değiştiriyor. Ambulansa yol açmak için telaş içinde oluyorlar. Yapılacak en iyi şey ambulansın çizgi üzerinden gitmesi ve araçların sağa ve sola açılması, çizgi üzerinin boş bırakılmasıdır. Fermuar şeklinde dediğimiz olay bu. Sürücüler ambulansın siren sesi duydukları zaman lütfen aynaya bakıp aracın nereden geldiğini görsünler. Böylece daha çabuk kenara çekilip ambulansın olay yerine hızla ulaşmasını sağlarlar.ö

GEÇEN YIL 5.5 MİLYON KİŞİ 112 ACİL HİZMETİ ALDI
Sağlık Bakanlığı verilerine göre geçtiğimiz yıl 5.5 milyon kişi acil hastası olarak hizmet aldı. 112 Acil Sağlık Hizmetleri ülke genelinde kara, hava ve deniz ambulanslarıyla hizmet veriyor. Kırsal bölgeler de dahil 2 bin 735 istasyonda 5 bine yakın ambulans görev yapıyor. 2008'den bu yana ise 4 adet ambulans uçak ile 1.091'i yurt içinde, 103'ü yurtdışında olmak üzere hasta nakli yapıldı, 95 organ nakliyle beraber toplam bin 289 vakaya ulaşıldı. Ayrıca 16 ilde toplam 17 ambulans helikopter de yine acil hastaları hastanelere taşıyor. Deniz ambulans hizmetleri ise ikisi yedek toplam 6 ambulans bot ile yürütülüyor.

Görüntü dökümü:
------------------
-112 İstanbul Avrupa Komuta Merkezi Başhekimi Dr. Fatih Türkmen röportajı
-112 Ambulans doktoru Dr. Oktay Erkan röportajı
-112 Acil çağrı komuta merkezinden detay görüntüler
-Vaka ihbarı ve hastanın evine ulaşma, hastaneye nakledilme takibine ait görüntüler
-112 Sürücüsü Muhammet Sandalcılar röportajı
-Muhabir anonsu (Özlem YURTÇU KARABULUT)

================================

7- SİNEM ERKÖSEOĞLU'NUN DAVASINDA "GÜLME" İDDİASI... SİNEM'İN AİLESİ REDDİ HAKİM İSTEDİ

Hayati ARIGAN-Ruken KADIOĞLU/ İSTANBUL, (DHA)
BOSTON Üniversitesi mezunu 24 yaşındaki Nazlı Sinem Erköseoğlu'nu 'kasten öldürdükleri' iddiasıyla yargılanan Paksoy Holding'in veliahtları Mahmut Emre ve Can Paksoy kardeşlerin davasına devam edildi.
İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde saat 09.30'da başlayan duruşmaya Sinem Erköseoğlu'nun annesi Ferah Kural, babası Ergun Erköseoğlu avukatları ile katılırken, tutuksuz sanıklar Emre ve Can Paksoy hazır bulundu.

"SESİ HEYECANLI VE ENDİŞELİYDİ"
Duruşmada sanık kardeşlerin babası Bülent Paksoy tanık olarak dinlendi. Olay günü Adana'da evinde olduğunu belirten baba Bülent Paksoy ifadesinde, "Büyük oğlum Emre aradı. Heyecanlı, endişeli bir sesi vardı. Bana ' Can gece bir kızla geldi, sabah bulamadık kızı. Aşağı atlamış kız ' dedi. Ben hemen polisi ve ambulansı aramalarını söyledim. Can o gün annesiyle Adana'ya gelecekti. Can'ı da ara Adana'ya gelmesin olay yerine gitsin dedim" diye konuştu.

Daha sonra küçük oğlu Can'ı aradığını belirten Bülent Paksoy, "Gece lokantada bir kızla tanıştığını, eve geldiklerini, sabah kızı bulamadıklarını anlattı. Annesi de Adana'ya geleceği için öğle üstü, Can aceleyle evden ayrılmış. Ölen kızı ben tanımıyorum" dedi.

ÖNCE SORU KRİZİ ÇIKTI
Bu sırada tanığa soru sorulması sırasında Ergün Erköseoğlu'nun avukatı Rezan Epözdemir ve Ferah Kural'ın avukatı Çağla Mazlum ile mahkeme başkanı arasında gerginlik yaşandı.

"KIZIM CİNSEL İSTİSMARA MARUZ KALDI"
Sinem'in babası Ergun Erköseoğlu söz alarak kızının cinayete kurban gittiğini belirtti. Erköseoğlu, "Dokuz yıldır maddi gerçeğin ortaya çıkmasını istiyoruz. Kızım bir cinsel istismara uğramıştır. Ensesinde altı çarpı sekiz santim boyutunda ekimoz bunun kanıtıdır. Kızım kaçarken başını komodine vurup bayılmıştır. Sanıklar kızımı aşağıya atmıştır" dedi.

"NEDEN GÜLÜYORSUN"
Bu sırada sanık Emre Paksoy'un güldüğünü iddia eden anne Ferah Kural tepki göstererek, "Neden gülüyorsun" dedi. "Maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasını istiyorum " şeklinde bağıran anne Kural, mahkeme başkanına kendisini salondan çıkartabileceğini söyledi. Bunun üzerine baba Erköseoğlu'nun avukatı Rezan Epözdemir, mahkemenin tarafsızlığını kaybettiğini, mahkeme başkanının gülen sanığı uyaracağına acılı anneye müdahale ettiğini belirterek reddi hakim istedi.

Soru sorma haklarının ellerinden alındığını belirten avukat Epözdemir, "Mahkemenin düzenini sağlamakla yükümlü sayın başkan, cinayet sanığı olarak mahkeme salonunda bulunan sanığı uyarmak yerine kızını kaybetmiş olan katılana müdahale etmiş ve uyarmıştır" dedi. Epözdemir, mahkeme başkanı için reddi hakim talebinde bulundu.

REDDİ HAKİM KARARINI İKİNCİ HEYET VERECEK
Bunun üzerine mahkeme heyeti 10 dakika ara verdi. Mahkeme başkanı reddi hakim talebinin davanın uzatılmasına yönelik olduğunu belirterek reddi hakim talebinin reddi gerektiği kanaatinde olduğunu söyledi. Mahkeme başkanı ancak yasa gereği ret konusunda karar verilmesi noktasında diğer mahkeme heyetine dosyanın gönderilmesine karar vererek davayı erteledi.

DAVANIN GEÇMİŞİ
Boston Üniversitesi'nden mezun olan Nazlı Sinem Erköseoğlu'nun (24) cesedi, 26 Eylül 2010'da Beyoğlu'nda Paksoy kardeşlerin dairesinin bulunduğu 10 katlı apartmanın havalandırma boşluğunda bulunmuştu. İncelenen görüntülerde her iki kardeşin o gece bir kulüpte ve apartman girişinde görüntüleri tespit edildi. Paksoy Holding'in veliahtları Mahmut Emre Paksoy ile kardeşi Can Paksoy hakkında "kasten adam öldürmek" suçundan müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Paksoy kardeşler, Sinem'in intihar ettiğini iddia ederken, genç kızın ailesi, kızlarının cinayete kurban gittiğini ileri sürdü.

İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava 4 yıl sürdü. Kısa süre tutuklu kalan Paksoylar, 2014 Aralık ayında beraat etti. Mahkeme, kasten ya da dikkatsizlik sonucu ölüme sebebiyetle ilgili yeterli delil elde edilemediğini bildirdi.

YARGITAY BAŞSAVCILIĞI KARARA İTİRAZ ETTİ: AİLE BAKANLIĞINA BİLDİRİLMEDEN KARAR VERİLDİ
Hayatını kaybeden genç kızın ailesi, 'Usul ve yasaya aykırı olduğu' gerekçesiyle kararı temyiz etti. Dosyayı inceleyen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da, kovuşturma evresinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'a duruşmaların bildirilmediği, sanıkların olayın gerçekleştiği evdeki sabit telefon ile olay gecesi kimlerle konuştuğuna ilişkin yeterli araştırmanın yapılmadığı, Sinem'in yüzüstü düşmesine rağmen, başının arkasındaki şişliğin ve yaraların ne zaman oluştuğu konusunda Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınmadığı ve Sinem'in iç çamaşırlarının ters giydirildiğinin öne sürüldüğü, vücudunda ve sutyeninde sanıkların DNA'sının bulunduğu iddia edilmesine rağmen bu elbiseyi giyen kişinin arkasındaki fermuarı tek başına kapatıp kapatamayacağının araştırılmaması nedenleriyle beraat kararının bozulmasını istedi.

YARGITAY, BERAAT KARARININ USUL YÖNÜNDEN BOZULMASINA KARAR VERDİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tebliğnamesini değerlendiren Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 23 Mayıs 2018'de Paksoy kardeşler hakkında verilen beraat kararının bozulmasına karar verdi. Dava İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nden yeniden görülmeye başladı.

Görüntü dökümü:
--------------------
-Erköseoğlu'nun yakınları ve avukatının görüntüsü

=============================

8- İRANLI ŞÜPHELİLERİN TIRNAKÇILIK YÖNTEMİYLE YAPTIĞI DOLANDIRICILIK KAMERADA

*TURİST SANDIĞI KİŞİLERE YARDIM ETMEYE ÇALIŞIRKEN PARASINI ÇALDIRMIŞ

Ali AKSOYER-Buse PEHLİVAN/İSTANBUL, (DHA)
İSTANBUL'da "Türk parasını tanıma bahanesiyle" yanlarına yaklaştıkları üniversiteli gencin 600 lirasını 'tırnakçılık' yöntemiyle çalan İran uyruklu iki kişi polis tarafından yakalandı.
Pendik, Esenyalı mahallesinde 30 Ağustos 2019 tarihinde saat 13.45 sıralarında meydana gelen olay polis kayıtlarına göre şöyle gelişti: Üniversite öğrencisi olduğu öğrenilen H.İ.(23)'ün yanına otomobilleriyle yaklaşan ve kendilerini İran'lı turist olarak tanıtan iki kişi 'Türk parasını tanımak istiyoruz' dedi. Turist sandığı kişilere yardımcı olmak için cebindeki toplam bin lirayı çıkaran H.İ. onlara tek tek tanıtmaya başladı. Bu sırada paraları gencin elinden tanıma bahanesiyle alan şüpheliler, 'tırnakçılık' yaparak 600 lirayı alıp, fark ettirmeden 400 lirayı geri verdi. Şüphelilerin olay yerinden ayrılmasının ardından kendisine geri verilen paraları sayan H.İ. hırsızlığı fark ederek durumu polise bildirdi.

Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği tarafından olayla ilgili başlatılan soruşturmada polis hırsızlığın güvenlik kameraları görüntülerine ulaştı. Görüntülerde iki kişinin H.İ.'nin yanına yaklaştığı ve bir süre sonra ayrıldıkları görüldü.

Polis kamera görüntülerinden şüphelilerin kullandığı otomobilin plakasına ulaştı. Sahte kimlikle kiralandığı öğrenilen otomobilin izi Aksaray, Vatan caddesi üzerinde bulundu. Operasyon yapan polis ekipleri şüpheliler Majit E.(55) ile Mohammet A.(54)'ü gözaltına aldı. Asayiş Şube Müdürlüğüne getirilen İran uyruklu şüpheliler Majit E. ile Mohammet A. işlemlerinin ardından sevk edildikleri mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Görüntü dökümü:
---------------
-Güvenlik kamerası
-Gencin aracın yanındaki görüntüsü
-Şüphelinin dışarı çıkması
-Paraları sayması
-Aktüel görüntüler
-Şüphelilerin emniyetten çıkarılışı

========================

9- ESENYURT'TA MOTOSİKLETLERE YÖNELİK DENETİM

Haber-Kamera: Yılmaz OKUR/İSTANBUL, (DHA)
Esenyurt'ta Bölge Trafik ekipleri ilçe genelinde motosikletlere yönelik denetim gerçekleştirdi.
Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı bölge trafik ekipleri Esenyurt genelinde motosiklilere yönelik uygulama gerçekleştirdi. Yapılan kontrollerde çok sayıda motosiklet evrakları eksik olduğu için çekici yardımıyla yediemin otoparkına çekildi. Denetimlerde motosiklet sürücülerinin kask kullanıp kullanmadığını da denetleyen ekipler, kurallara uymayan sürücülere ceza kesti.

Görüntü dökümü:
--------------------
-Trafik ekiplerinin motosiklet uygulama çalışmaları
-Çekici üzerine yüklenen motosikletler
-Genel ve detay görüntüler

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler