HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA YURT BÜLTENİ -6

  İlgisizlikten kapanan uzay gözlem evi, fabrika oluyor Ordu'da 'Astro Cumali' olarak bilinen Cumaittin Turap (73), tarafından 13 yıl önce yapılan uzay gözlem evi, ilgisizlik nedeniyle kapatıldı.

İlgisizlikten kapanan uzay gözlem evi, fabrika oluyor

Ordu'da 'Astro Cumali' olarak bilinen Cumaittin Turap (73), tarafından 13 yıl önce yapılan uzay gözlem evi, ilgisizlik nedeniyle kapatıldı. Almanlar gözlem evinin olduğu noktaya deniz yosunu üretim fabrikası kurmak istiyor.
6 yaşında izlediği ay tutulması sonucu uzaya merak salan Cumaittin Turap, 1970'li yılların başında çalışmak için İsviçre'ye gitti. Avrupa'da teleskoplarla yakından ilgilenen ve uzay merakını gidermek için araştırmalar yapan Turap, Türkiye'ye her gelişinde yanında çeşitli ebatlarda teleskoplar getirdi. Sayacabaşı köyündeki evinin bir bölümünü küçük gözlem evine çevirerek hayalini kurduğu uzay gözlem istasyonu için ilk adımı atan Turap, 13 yıl önce köyün zirve noktasında ‘Astro Cumali’ adını verdiği 1 milyon liraya mal olan uzay gözlem evi kurdu. İsviçre’den getirdiği özel teleskoplarla donattığı uzay gözlem evi, açıldığı ilk yıllarda yerli-yabancı turistlerin ilgi odağı oldu. Kentte, bir dönem öğrencilerin de ziyaret ettiği ancak son yıllarda kimsenin uğramadığı gözlem evi, unutuldu. Cumaittin Turap'ın ilgisizlik nedeniyle kapalı tuttuğu uzay gözlem evinin olduğu noktaya Alman bir firma deniz yosunu üretim fabrikası kurmak istiyor.
‘BU GÖZLEM EVİNİ AVRUPA DA BİLİYOR’
7 yaşından beri astronomiyle uğraştığını ve Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi’nin (NASA) üyesi olduğunu söyleyen Cumaittin Turap, Sayacabaşı köyüne yaptığı uzay gözlem evinde her türlü astronomik olayın gözlemlenebildiğini söyledi. Turap, "Astronomi benim hobim. Yurt dışında gerekli malzemeleri topladım ve uzay gözlem evi yaptım. Fakat istediğim gibi neticelenmedi. Gözlem evimiz şu anda kapalı. Bu gözlem evini Avrupa da biliyor. Gözlem evinde bütün gezegenleri, samanyollarını, güneşin patlamasını, ayın tutulmasını izleyebiliyoruz. NASA, Mars'a bir araç indirdi, bunun peşine de insanlar gidecek. Biz onları canlı bir şekilde izleyebiliyoruz. Oradaki nehir yatakları, göl veya deniz yatakları dünyadan izlenebiliyor. Bu bilgileri gözlem evinden edinebiliyoruz" dedi.
‘BİR İŞ KAPISI AÇILMIŞ OLUR’
Kurulacak fabrikanın Ordu için önemli olacağını söyleyen Cumaittin Turap, yapılacak tesisin bir iş kapısı olacağını ifade etti. Turap, "Bu araziyi satın aldım fakat destek bulamadığım için şuan da burası kapalı. Almanya’dan bir teklif aldım. Buraya bir fabrika kurmak istiyorlar. Şuan da projelerini bekliyoruz. Buradaki teleskopların tamamını ise Ege Bölgesi'ne götürme niyetindeyim. Şayet bu fabrika kurulursa onların buraya otel yapma niyetleri de var. Bu otel yapılırsa teleskopları otelin terasına monte edebiliriz. Teleskoplar uzayla ilgili değil de çevreyi izlemek için kullanılır. Cumhurbaşkanlığı kanalıyla fabrikanın ofisine müracaat edildi. Bu fabrikanın ortalama işçi kapasitesinin 70 kişiden 200 kişiye ulaşacağını söylediler. Bir iş kapısı açılmış olur. Fabrikanın hammaddesi deniz yosunundan elde ediliyor. Ortalama deniz yosunundan senelik 5 ton civarında net kullanılabilir malzeme üretilecek. Kanuni açıdan buraya bir temel atılması gerekiyor, bunun için bekliyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
----------
Uzay gözlem evi görüntüleri
Gözlem evinden genel detaylar
Cumaittin Turap, konuşma
Detaylar
BOYUT: 542 MB

Haber-Kamera: Ahmet BAYRAK/ORDU-DHA

===============

"Van Gölü, iklim saati gibi çalışıyor"

VAN Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nden bilim insanları Türkiye'nin en büyük gölü olan Van Gölü'nü inceleyerek iklim değişikliğini takip ediyor. Denizden 1650 metre yükseklikte olan ve yukarı deniz olarak adlandırılan Van Gölü'nü inceleyen Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, "İklim değişiminin izlenmesi çalışmalarında Van Gölü adeta bir laboratuvar gibi, iklim saati gibi çalışıyor" dedi
Dünyanın en büyük sodalı gölü olan, ayrıca Türkiye'nin de en büyük gölü sayılan 461 metre derinliğindeki Van Gölü, saklı koyları ve doğal güzellikleriyle bilinirken, bilim insanlarının da araştırma konularında önemli bir yer tutuyor. Dünyada sadece Van Gölü'nde yaşayan endemik tür inci kefalinin yaşadığı ve dünyanın bilinen en büyük mikrobiyalitlerinin bulunduğu Van Gölü, küresel iklim değişiminin de habercisi konumunda. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de küresel iklim değişiminin etkisini her geçen yıl hissediliyor. Bu iklim değişiminin izlenmesi ve takip edilmesinin çok önemli olduğunu belirten Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, bu konuda Van Gölü'nün adeta bir laboratuvar gibi iklim saati gibi çalıştığını söyledi.
VAN GÖLÜ İKLİM DEĞİŞİMİ İÇİN LABORATUVAR
Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, "Küresel iklim değişimi tüm dünyada olduğu gibi her geçen yıl artan bir oranda ülkemizde de etkisini göstermektedir. Bu konulardaki en önemli sorunlardan birisi iklim değişimin izlenmesi ve takip edilmesi. Çünkü iklim değişimini izleyebilir ve etkilerini görebilirsek ileriye yönelik yönetim planları hazırlayabiliriz. İklim değişiminin izlenmesi çalışmalarında Van Gölü adeta bir laboratuvar görevi görüyor "dedi.
'VAN GÖLÜ ARTIK SOĞUYAMIYOR'
Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, "Bugün dünyada, iklimi izleyen önemli kuruluşların web sitelerine girdiğiniz zaman hep Van Gölü ile ilgili çalışmalara ve verilere rastlıyorsunuz. Bu noktada küresel iklim değişiminin ilerleyen yıllarda ülkemizde ve bölgemizde getireceği bazı olumsuzlukları bekliyoruz. Öncelikle şunu belirtmek lazım. Van Gölü artık soğuyamıyor. Geçmiş yıllarda Van Gölü'nün Aralık-Ocak ayı itibariyle su sıcaklığı 5 derecenin altına düşüyordu. Van Gölü'ndeki yüzey suları ve dip suları yer değiştiriyor ve göl nefes almış oluyordu. Fakat geçen sene bu değişimi yaşayamadık. Havalar çok sıcak geçti ve son 20 yılın en sıcak mevsimini geçirdi" diye konuştu.
KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİMİ İNCİ KEFALİNİ ETKİLİYOR
Kış aylarının az yağışlı geçmesinin sonucu olarak yaz aylarında derelerde suyun olmadığına dikkat çeken Akkuş, "Van Gölü için akarsularda su olması apayrı bir öneme sahip. Çünkü Nisan ve Temmuz ayları geldiğinde bölgedeki 14 bin insanın geçimini sağladığı Van Gölü'ndeki inci kefalleri de derelere göç ediyor. Eğer bu durum böyle devam ederse yaz aylarındaki akarsulardaki su debileri iyice düşecek ve inci kefali artık üreme döneminde büyük sıkıntılar yaşayacak. Bunun için şimdiden yönetim planları hazırlamamız ve ona göre bu değişimi karşılamamız gerekiyor" dedi.
SÜPHAN BUZULLARI 10 KAT AZALDI
Küresel iklim değişiminin Van Gölü'ndeki etkilerini bariz şekilde görebildiklerini anlatan Akkuş, "Artık su seviyelerindeki değişimler çok çok fazla oluyor. Önceden Van Gölü'nün su seviyesi 50-100 santimetre arasında değişirdi. Fakat geçtiğimiz yıl 2 metrelik bir değişim gördük. Bu değişim çok yüksek bir değişim. Yine bölgemizdeki diğer değişim ise hemen Van Gölü'nün kenarında bulunan Süphan Dağı'nda yaşanıyor. Çünkü yapılan çalışmaları incelediğimiz zaman Süphan Dağı'nın 1990'lardaki buzul ile kaplı alanı 3 kilometrelik bir alan iken şimdi 10 kat azaldığını ve 300 metrekareye düştüğünü görüyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü
--------
-Van Gölü'nden detaylar
-Van Gölü drone ile görüntüler
-Van Gölü sahillerinden drone ve detay görüntüler
-Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Akkuş ile röportaj
-Van Gölü sahillerinden detaylar
-Van Gölü ve karlı dağlardan görüntü
-Detaylar

SÜRE: 5 DAKİKA 3 SANİYE
BOYUT: 976 MB

Haber-Kamera: Gülay KUYUCU-Orhan AŞAN / VAN,(DHA)-

======================

Turgut Özal için memleketi Malatya'da 'Anıevi ve Araştırma Merkezi' açılacak

Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın memleketi Malatya'da, Büyükşehir Belediyesi tarafından 'Turgut Özal Anı Evi ve Araştırma Merkezi' açılacak.
Malatya Kongre ve Kültür Merkezi'nin yanında bulunan 250 metrekarelik, iki katlı kerpiç konakta açılacak Turgut Özal Anı Evi ve Araştırma Merkezi'nde eşyalar sergilenecek. Merkezde, Turgut Özal'ın heykeli, bakış açısının aktarıldığı araştırma odası, cumhurbaşkanlığı yaptığı süre içerisinde kullandığı makam odasının benzeri ve 'Özal' kütüphanesi yer alacak. Binanın yapımı ve diziliminin tamamlandığı Turgut Özal Anı Evi ve Araştırma Merkezi, kişisel eşyalarının da yerleştirilmesinin ardından 1 yıl içinde açılacak.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat, Turgut Özal'ın ülkenin yetiştirdiği çok önemli siyaset adamlarından birisi olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"1980 ihtilalinden sonra aslında Türkiye'nin dünyaya açılımını sağlayan büyük bir lider. Bu lideri birçok boyutuyla araştırmak gerekiyor. Burası sadece bir müze şeklinde değil, aynı zamanda bir enstitü şeklinde. İnönü Üniversitemiz ile birlikte paydaş olarak gerçekleştirdiğimiz bir çalışma. Burası 2 katlı bir tarihi Malatya evi şeklinde tasarlanmış, planlanmış bir yer. Alt girişten itibaren çocuklarımıza, gençlerimize, Malatyalı hemşehrilerimize Turgut Özal'ı tanıtacağız. Sayın Cumhurbaşkanımızın hayatını, fikirlerini yazıyla ve sözel olarak anlatacağız. 1980'lerden sonra Türkiye'ye imzasını atmış, sürece imzasını atmış bir siyaset adamımızı, Türkiye'nin yakın tarihini Malatyalı hemşerilerimizle, bölge insanına tanıtmış olacağız. Şu an alt yapısı tamamladı, ailesiyle görüşmelerimizi yaptık. Bir yandan onun düşüncelerini ortaya koyarken, diğer yandan da kişisel eşyaları, kıyafetleri, kişisel özellikleri, bunların hepsini bir şekilde yansıtmak gerekiyor müzede. Çalışmalarımız tamamlandı. Bu artık yeni dönem itibariyle de açılışı gerçekleşir."

Görüntü Dökümü
---------
- Merkezin drone ile havadan görüntüleri
- Merkezden detaylar
- Özal'ın heykeli
- Başkan Hacı Uğur Polat röp.
- Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 761 MB

Haber-Kamera: Taha AYHAN-MALATYA-DHA

===================

Çanakkale'ye yürüyen 15'liler Derneği Başkanına, Bakan Albayrak'tan destek

Çanakkale Zaferinin 100'üncü yılı kutlamaları kapsamında İstanbul'dan Çanakkale'ye yürüyen 15'liler Derneği Başkanı Saffet Gümüş'ü(52), telefonla görüntülü arayan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, destek verdi.
İstanbul Esenyurt'tan 6 gün önce elinde büyük bir Türk bayrağı ile yola tek başına çıkan ve eski dönem askeri kıyafet giyen Tokat 15'liler Derneği Başkanı Saffet Gümüş, Tekirdağ'ın Malkara ilçesine ulaştı. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Gümüş'ü cep telefonundan görüntülü arayarak bir süre sohbet etti. Telefonunu açtığında karşısında Bakan Albayrak'ı görünce şaşırıp, "Sayın Cumhurbaşkanım" diye hitap eden Gümüş, yürüyüş sırasında yaşadıklarını anlattı. Gümüş, Albayrak'a kendisinin aracılığıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmek istediğini belirterek, Çanakkale'ye kadar yürüyerek, orada düzenlenecek törenlerde yanındaki Türk bayrağını Erdoğan'a hediye edeceğini söyledi. Bakan Albayrak ise Saffet Gümüş'ten şehitliğe gittiğinde şehitlik kendi adlarını da birer Fatiha okumasını ve yürürken dikkatli olmasını ayrıca Çanakkale'ye selamlarını iletmesini istedi.
İstanbul'dan Çanakkale'ye yürümek için yola çıktığını söyleyen Saffet Gümüş, "Tokat 15'liler Derneği Başkanı olarak torundan dedeye vefa yürüyüşünde Malkara ilçesinde mola verdik. Tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak diyoruz. Vatanımıza ve bayrağımıza sahip çıkmak için çıktım yollara. Gelecek nesillere vatan sevgisini, bayrak sevgisini vermek için çık bu yollara. Yoldayken beni sürpriz olarak Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak aradı. Tebrik etti. Çok şaşırdım. Kendisi bizden şehitlerimiz için dua etmemizi istedi. Benim de bakanımızdan bazı isteklerim oldu. Kendisinin aracılığıyla Cumhurbaşkanımızla görüşmek istedim. Oda söz verdi. İnşallah Cumhurbaşkanımızla görüşme, buluşma fırsatım olacak. İstanbul Esenyurt'tan emanet olarak almış olduğum bayrağı 18 Mart Çanakkale törenlerinde Sayın Cumhurbaşkanımıza vereceğim. Ayrıca yolda yürürken vatandaşlara Türk bayrağı dağıttık. Bayrak ve vatan sevgisini aşılamaya çalıştık. Yolumuz şehitlerimizin yolu. Allah tüm şehitlerimizin mekanını cennet eylesin diyor, yaralı gazilerimize şifalar diliyorum. Bizim başka gidecek vatanımız yok. Toplam 375 kilometre yol yürüyeceğim" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------
-Bakan Albayrak ile yapılan görüntülü telefon görüşmesi
-Gümüş'ün Malkara ilçesine gelişi
-Gümüş'ın yürüyüşünden detaylar
-Gümüş ile röp.
-Türk bayrağından ve eski asker kıyafetteinden detay

Haber-Kamera: Murat YAYIN/MALKARA(Tekirdağ),(DHA)-

====================

CHP'li Soyer: Üretimi büyüteceğiz

MİLLET İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer, Tire Süt Kooperatifi'ni ziyaret etti. Soyer, "Üretimimizi büyütebilirsek, o zaman refahı da büyüteceğiz. Yaratacağımız refah Türkiye'ye şunu dedirtecek: İzmir'de yaptılar, oldu. Biz, Türkiye'ye öncülük yapacağız" dedi.
Millet İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer, Tire Süt Kooperatifi'nde dünyanın en bereketli topraklarının türkiye'de olduğunu ancak
bu toprakların potansiyelinin yeterince kullanılmadığını öne sürerek, "Bunu değiştirmek mümkün. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun önemli destekleriyle Tire'de sizlerin başardığınız ve nisan ayından sonra daha da ileri götüreceğimiz şeyi, bütün Türkiye'ye örnek olarak göstereceğiz. Bize moral veriyorsunuz. Bu gücü, sizden alıyoruz. Biz de size güç vermeye devam edeceğiz" dedi.
Kooperatif ziyaretinin ardından Tire meydanında halkla buluşan Soyer'e, Bayındırlık ve İskan eski Bakanı Halil Çulhaoğlu, Millet İttifakı Tire Belediye Başkan Adayı Salih Atakan Duran, İYİ Parti Tire İlçe Başkanı Hayati Okuroğlu, CHP Tire İlçe Başkanı İsmail Güleç de eşlik etti. Soyer, kooperatiflerin önemine dikkat çekerek, şöyle dedi:
"Seferihisar'da uyguladığımız tarım politikasının ana başlıkları vardı. Birinci olarak 'Üretici, ürettiğini satabilmeli' dedik. Sadece ürettiğini satması koşuluyla, işgaliye ve harç almayacağımızı söyledik. Böylece hem üreticimizin kazanmasını sağlayacağız, hem tüketiciyi sağlıklı, iyi ürünlerle buluşturacağız. İkincisi, kooperatif konusu. Dünya, bunu keşfetti. Finlandiya'da süt üreticilerinin yüzde 97'si tek bir kooperatifinin üyesi. Hollanda'da kesme çiçek ihracatçılarının yüzde 98'e yakını yine tek bir kooperatifin üyesi. Fransa'da şarap üreticilerinin, İtalya'da peynircilerin, İspanya'daki narenciye üreticilerinin tamamı bir kooperatifin üyesi. Üçüncü konu, ürünü işlemek. Tarım ürününü mutlaka işlemek ve sanayi ürününe dönüştürmek gerekiyor. Seferihisar'da mandalinanın pestilinden lokumuna kadar her şeyini yapıyoruz. Ayrıca dilimleyip kurutuyor ve ihraç ediyoruz."

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

İZMİR, (DHA)

================

Burdur'da el dikimi top ustası yetiştirilecek

Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde (MAKÜ) el dikimi top ustası yetiştirilmesi ve top üretimine yönelik proje geliştirildi. Projeyle Türkiye'nin yüzde 97 dışa bağımlı olduğu sektörün canlandırılması için yeni ustalar yetiştirilmesi planlanıyor.
MAKÜ, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü, Çalışma ve İş Kurumu ve Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ortaklığında 'El Dikimi Top Usta Yetiştiriciliği ve El Dikimi Top Üretimi Projesi' protokol imza töreni gerçekleştirildi. MAKÜ Senato Salonu'ndaki imza törenine MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Orhan Kemerkaya, Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Ramazan Erdim, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hasan Güven ile usta öğretici Hüseyin Şentürk katıldı. MAKÜ'nün kent merkezindeki yerleşkesinde oluşturulan atölyede 3 eğitmen 60 kursiyere iki ay süreyle saraciye, deri kesim, deri baskı ve deri dikişi kursu verecek.
Rektör Adem Korkmaz, projenin amacının öncelikle ülkede daha önce var olan ve varlığını yitirme noktasına gelen, unutulmaya yüz tutmuş mesleğin yeniden canlandırılmasının sağlanarak istihdamın artması olduğunu söyledi. MAKÜ'nün büyük oranda ithalat yönelimli bu sektörün canlanarak Burdur'da büyümesi adına çeşitli adımları da atmaya devam edeceğini vurgulayan Korkmaz, "İstihdama katkı sunulması ve bu alandaki ithalatın azaltılarak katma değerin ülkemizde kalması amaçlanmaktadır. Üniversitemizin şehir merkezindeki yerleşkesinde yer alan eski rektörlük binasında kurmuş olduğumuz atölyede 11 Mart'ta kursumuz başlamış olacak. İlk etapta kursiyerlerimize işin nasıl yapıldığı gösterilerek bir ay sonunda günde bir top, iki ay sonunda günde iki top, üç ay sonunda da günde üç top üretebilecek aşamaya getirmeyi amaçlıyoruz. Yapılacak olan bu çalışma uluslararası ekonomide büyük boyutları olan bir sektör olacak. Pakistan dünyanın top ihtiyacının yüzde 50'sini karşılamakta. Biz de bu üretimi gerçekleştirerek ciddi oranlarda bir istihdamı hedeflemekteyiz. Türkiye'nin yüzde 97 oranında dışa bağımlı olduğu bir sektörü yeniden diriltmek ve bu çalışma ile ülkenin bu anlamdaki ihtiyacının Burdur'dan karşılanmasına ön ayak olacağız" dedi.
'EL DİKİMİ TOPUN YAPIMI YAKLAŞIK 3 SAAT SÜRÜYOR'
Top dikim ustası Hüseyin Şentürk, 10 yaşında dayısının yanında bu mesleğe başladığını, 11 yaşında Bursa'da en iyi top diken ustalardan biri olarak gösterildiğini kaydederek, şöyle dedi:
"Umarım bu meslek Burdur'da istihdama yol açar. Bu kadar işsizliğin kol gezdiği bir ülkede umarım istihdama yol açar. Bu mesleğin 130 yıllık bir geleneği var. Emek isteyen, sabır isteyen bir meslek. El dikimi topun yapımı yaklaşık 3 saat sürüyor. 3 saatte 900 dikiş atılarak bir top üretilebiliyor. Türkiye'de bu mesleği yapan kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az. Ben de burada bu mesleği kursiyerlerimize öğreterek, istihdama katkı sağlamış olacağım. Bizim diktiğimiz topların şu ana kadar hiçbir dikişi sökülmedi. Ama maalesef ki Çin malları yüzünden dişlerimiz söküldü."
'UCUZ MALİYETLİ TOPLAR SEKTÖRÜN GELİŞMESİNDE ENGEL'
Ucuz maliyetli topların sektörün gelişmesine engel olduğunu kaydeden Şentürk, "Yan sanayi ya da ucuz maliyetli toplar bu sektörün gelişmesinde bir engel. Bu projeyle kaliteli ve dayanıklılığı uzun olan toplar üreteceğiz. Bu projede eğitime katılmak için fazla bir kriter yok, yaş sınırı yok, dikişe eli yatkın, sabırlı, istekli kişilerin başvuru yapmasını istiyoruz. Bu mesleği büyütüp, ülke ekonomisine katkı sağlamayı amaçlıyoruz" dedi.
Konuşmaların ardından MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hasan Güven, Gençlik ve Spor İl Müdürü Orhan Kemerkaya ve Çalışma ve İş Kurumu Müdürü Ramazan Erdim arasında projeye ilişkin protokol imzalandı.

Görüntü Dökümü
--------------
- El dikimi toplar
- Rektör Korkmaz'ın konuşması
- El dikimi toplar
- Hüseyin Şentürk'ün konuşması
- Protokol imza
- Detay

Haber-Kamera: Mesut MADAN/BURDUR, (DHA)

==================

Ege Tıp'ta yangın tatbikatı

EGE Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yangın sonrası bina tahliyesi ve yangın söndürme tatbikatı gerçekleştirildi.
EÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'ndeki yangın tatbikatında metal tavalar içerisinde mazot ve benzin karışımı yakılarak oluşturulan ateş ve 2 adet LPG mutfak tüpleri ateşlenerek yangın söndürme pratiği yapıldı. Tatbikata EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, EÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemil Gürgün, EÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tuncay Göksel, dekanlık ve hastane üst yöneticileri, akademisyenler ve idari çalışanlar katıldı. Sivil Savunma Günü'nde gerçekleştirilen tatbikatın ilk bölümünde sivil savunma amirleri tarafından bilgilendirme sunumları gerçekleştirildi. Öğrencilere yangın sırasında doğru ve zamanında yapılacak uygulamaları hatırlatmak istediklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Budak, "Sivil Savunma Günü kapsamında hastanemiz bahçesinde yangın tatbikatı düzenledik. Öğrencilerimizle çalışanlarımıza yerinde ve zamanında uygulanan doğru yöntemlerle bina tahliyesi ve ilk yardım konusunda izlenecek yolları hatırlattık" dedi. Yangına karşı korunmanın oldukça ucuz bir yöntem olduğunu belirten Sivil Savunma Amiri Osman Vesek, "Yangına karşı önlem almak sanıldığı kadar pahalı değil, tam tersine ucuz. Yangına karşı önlemler dizisinin mali gideri, yaklaşık olarak yatırım maliyetinin binde biri oranında. Üstelik yangına karşı korunma cihaz ve donanımları yüksek nitelikte ve sağlam olarak üretildikleri için uzun ömürlü ve yıllarca kullanılabilirler" diye konuştu.
Sivil Savunma Amiri Çağlar Uz ise, 'Kurtarıcılar İçin Hasta ve Yaralıları Taşıma Teknikleri' başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Her iki sivil savunma uzmanı da araçlarda ve evlerde mutlaka yangın tüpü bulundurmanın gerekliliğine vurgu yaptı.

Görüntü Dökümü
----------
- Yangın tatbikatında metal tavalar içerisinde mazot ve benzin karışımı yakılarak oluşturulan ateş ve 2 adet LPG mutfak tüpleri ateşlenerek yangın söndürülmesi
- EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak'ın yangın söndürmesi

İZMİR,(DHA)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler