BURSA (İHA) - Tıp alanındaki teknolojik gelişmeler ve diyaliz merkezlerinin artışı, böbrek hastalarının ortalama ömrünün uzamasını sağladı.
Diyaliz tedavisi sayesinde uzun süre hayatta kalabilen böbrek hastaları, tedavilerine devam ederken uygun böbrek nakli fırsatının çıkmasını bekliyorlar. Türkiye'de 27 bin 31 böbrek hastasının diyaliz tedavisi gördüğü bildirildi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bülent Oktay, tıptaki gelişmeler sayesinde böbrek hastalarının uzun yıllar yaşama imkanına kavuştuklarını söyledi. Diyaliz merkezleri ile ülkede suni böbrek ağı kurulduğunu anlatan Oktay, "Kandaki üre miktarının yükselmesine bağlı olarak böbrek hastaları eskiden uzun süre yaşayamıyorlardı. Şimdi hastalarımız hem iyi diyaliz tedavisi görüyorlar, hem de bu süre içinde kendilerine uygun böbrek nakli fırsatının doğmasını bekliyorlar" dedi.
Canlı vericilerden böbrek nakillerinin beklentileri karşılayabilecek seviyede olmadığını ifade eden Oktay, "Canlı vericilerden nakil yapılabilmesi, akrabalık ilişkisi, doku
uyumu, sağlıklı olma gibi şartlara bağlı. Bu arada etik olarak da vericinin yaş olarak daha büyük olmasına özen gösteriyoruz. Oysa kadavradan organ nakli yaygınlaşmış olsa, aynı anda iki böbrek hastasını kurtarırken karaciğer, kalp, kornea gibi organ nakilleri ile daha fazla hastayı kurtarma imkanı doğuyor. Çözüme yönelik en önemli adım kadavradan organ nakli. Uludağ Üniversitesi'ne yeni bir koordinasyon sistemi oluşturduk. Sağlık Bakanlığı ve diğer büyük üniversiteler de aynı oluşum içerisinde. Fransa, Almanya gibi gelişmiş ülkeler de bu sorunu henüz çözemediler. Ölüden organ nakli çok ince noktaları olan bir konu. Biz elimizden gelen gayreti gösteriyoruz ama binlerce hasta bunu bekliyor" diye konuştu.
Oktay, Uludağ Üniversitesi'nde şimdiye kadar 150 böbrek nakli ameliyatı gerçekleştirdiklerini söyledi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Yavuz da, Türkiye'de 23 bin 255 böbrek hastasının sağlık merkezlerinde hemodiyaliz tedavisi gördüğünü, 3 bin 776 hastanın ise periton diyalizi ile yaşadığını anlattı. Yavuz, hemodiyaliz tedavisinde böbrek hastalarının haftanın üç günü dörder saat olmak üzere suni böbrek cihazlarına bağlandıklarını belirterek, şunları söyledi:
"Periton diyalizi ise böbrek hastalarının sağlık merkezlerine gelmeden evlerinde, iş yerlerinde kendi kendilerine tedavilerini sürdürme imkanı imkanı sağlıyor. Periton diyalizi ile yaklaşık 6 saatte bir kandaki atık maddeleri temizleyen böbrek hastaları bu şekilde normal hayatlarını sürdürebiliyorlar".