ANKARA (İHA) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Bakanlar Kurulu'nun kendi başkanlığında bir 'Ekonomi Koordinasyon Kurulu' oluşturmasına karar verdiğini belirterek, ekonominin belli bir koordinasyon içinde yürütülmesi amacını taşıyacak olan kurulun her hafta düzenli olarak toplanacağını ve Bakanlar Kurulu'na bilgi vereceğini ifade etti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen ve yaklaşık 4 saat süren Bakanlar Kurulu toplantısı ardından bir açıklama yapan Şener, kurulun gündeminde 3 ana konu bulunduğu açıkladı. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in TBMM gündeminde bulunan kanun tasarıları hakkında bilgi verdiğini ve bu hafta içinde Meclis'te ele alınacak tasarıların toplantılarda değerlendirildiğini kaydeden Şener, kurulun, işsizlikle mücadele ve istihdamı geliştirme çalışmaları ile ilgili değerlendirmelerde de bulunduğunu bildirdi. Şener, Devlet Bakanı Güldal Akşit'in İstihdamı Geliştirme ve Koordinasyon Merkezi'nin faaliyetleri hakkında kurula bilgi sunduğunu dile getirdi.
Bakan Şener, toplantıda, ayrıca AB Genel Sekreteri Büyükelçi Murat Sungar'ın AB uyum çalışmaları hakkında bilgi verdiğini söyledi. Aralık ayında Türkiye'nin müzakere takviminin belirleneceğine işaret eden Şener, Türkiye'ye ilişkin İlerleme Raporu'nun Ekim'in ilk haftasında çıkmasının beklendiğini söyledi. İlerleme Raporu'na Türkiye'de reform çalışmalarının yansıyabilmesi açısından çıkarılması gereken kanunların tamamlanması gerektiğini vurgulayan Şener, toplantıda siyasi kriterler çerçevesinde yapılacak yasal düzenlemelerin gözden geçirildiğini belirtti. Şener, çıkan yasaların uygulanmasının da İlerleme Raporu'nda ele alınacak temel bir konu olduğuna dikkat çekerek bu yöndeki çalışmaları da toplantıda değerlendirdiklerini kaydetti.
Açıklamalarının sonunda basın mensuplarının sorularını cevaplayan Şener, İstihdamı Geliştirme ve Koordinasyon Merkezi'nin çalışmalarına ilişkin bir soru üzerine, merkezin, Başbakanlık genelgesi ile oluşturulan ve Türkiye'de istihdamın geliştirilmesi, işsizliğin azaltılması ile ilgili tedbirleri değerlendiren bir birim olduğunu ifade etti. Merkezin, yerel ve merkezi düzeyde istihdamın geliştirilmesi ile ilgili çalışmalar yaptığına işaret eden Şener, konunun ekonomik boyutunun önem taşıdığını vurguladı. Makro anlamda bu konu ile ilgili tahliller yapılması gereğine değinen Şener, bu anlamda Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nun taşıdığı öneme dikkat çekti. Bakanlar Kurulu'nun bugün Ekonomi Koordinasyon Kurulu'na son şeklini verdiğini söyleyen Şener, bu kurulun ekonominin belli bir koordinasyon içinde yürütülmesi, ekonomik konuların Bakanlar Kurulu dışında daha ayrıntılı ve düzenli bir şekilde ele alınması amacı ile oluşturulduğunu anlattı. Kurul başkanlığını kendisinin yürüteceğini belirten Şener, Devlet Bakanları Ali Babacan ve Kürşad Tüzmen ile Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun ve ekonomi bürokratlarının kurulda yer alacağını söyledi. Kurul'un ön toplantısını bu sabah gerçekleştirdiğini belirten Şener, bu hafta ve bundan sonraki haftalarda düzenli olarak toplanacaklarını, gündemdeki konuları ayrıntılı şekilde ele alacaklarını ve Bakanlar Kurulu'na bilgi vereceklerini açıkladı. İstihdam ve işsizliğin ekonomik boyutlarının ağırlıklı konular olduğuna dikkat çeken Şener, Kurul'un değerlendirmeleri ile bu alandaki çalışmaların daha verimli hale geleceğini vurguladı.
Şener, 8.5 milyar dolarlık ABD kredisi ile ilgili yeni bir durum olup olmadığı sorusu üzerine, bu kredinin Türkiye'nin her zaman kullanabileceği bir rezerv olduğunu ve konunun Bakanlar Kurulu'nda gündeme gelmediğini söyledi. 'Yeni Önlemler Paketi öngörülüyor mu?' sorusuna Şener şu karşılığı verdi: "Hükümet olarak biz istikrara önem veriyoruz. Makro ekonomik istikrarın ekonomik açıdan en önemli nokta olduğunu söyledik. Ortaya koyduğumuz ekonomik program da bu istikrara yöneliktir. Hükümet olarak uygulanan politikalar konusunda piyasaların güven duymasının temel bir öncelik olduğunu kabul ediyoruz. 3 Kasım'dan bu yana makro ekonomik hedefler konusunda hangi açıklamayı yaptıysak gerçekleşti. Önemli olan gidişatın hedeflerin gerçekleşmesi için yeterli olup olmadığıdır. Hedeflerden hiçbir sapma olmamıştır. Yıl içinde bazı hareketlilikler olabilir. Bu geçici hareketliliklerin makro hedeflerimizin bozulmasına bir etkisi yoktur. Herşey kontroldedir. Dövizin sürekli değer kaybetmesi sırasında Merkez Bankası 15 milyar dolar döviz almıştı. Şimdi döviz artıyor, Merkez Bankası sadece 9 milyon dolarlık piyasaya ilave döviz girdisi sağladı. Demek ki piyasada döviz bolluğu var, dolar sıkıntısı yok. Eğer Merkez Bankası, aldığı dövizin yüzde 10'unu piyasaya sürse dolarda büyük düşüş yaşanırdı. Bugün itibariyle ekonomik dengelerle ilgili herhangi bir problem yoktur".
Şener, 'AB yasaları ile ilgili zaman kısıtlı. Ne yapacaksınız?' sorusu üzerine, Bakanlar Kurulu'nun yasalaşması gereken tasarıların neler olduğunu ve bunlarla ilgili çalışmaların hangi safhada olduğunu değerledirdiğini belirtti. Siyasi kriterlerle ilgili yasaların bu yasama yılı içinde Meclis'ten geçmiş olması gerektiğine işaret eden Şener, bu tasarıların Meclis'ten vaktinde geçmesi ile ilgili herhangi bir sorun bulunmadığını söyledi. Şener, işsizlikle mücadele konusunda 2004 yılında hangi çalışmaların yapılacağına dair bir soru üzerine de, 2004 yılı ile ilgili verilerin olumlu gelişmeleri gösterdiğini ifade etti. 2002 ve 2003 yıllarında ekonominin büyüdüğünü ancak istihdam kapasitesi yüksek sektörlerde küçülme yaşandığını hatırlatan Şener, bunun da işsizlik konusunda önemli mesafe alınamamasına neden olduğunu söyledi. Şener, 2004 yılında özellikle inşaat ve finans sektöründe büyüme görüldüğünü belirterek, "Bu da bize 2004'0 Kurulu'na son şeklini verdiğün işsizlikle mücadelede önemli bir yıl olacağını gösteriyor" şeklinde konuştu.