Herkes doğada deva arıyor
Şifalı bitkilerin tedavi edici yönüyle bir çok insan ilgileniyor. Önemli bir konu da, tedavi edici bitkinin hangi yöntemle hazırlanması gerektiği. İyileştirici özellikleri sağlamak için, çok sayıda hazırlama yöntemleri bulunmuş. Peki ama hangisi demlenmeli, hangisi kaynatılmalı? Bunları ne kadar biliyoruz? Uzmanlar bitkilerden yararlanmak için bu kuralların önemli olduğunun altını çiziyor.
Bu aralar herkes doğanın iyileştirici gücünden faydalanıyor. Doğada serpilmiş bir çok bitki sayısız hastalığı sağaltıyor. Ama bitkilerin mucizeleri saymakla bitmez. Papatya çayının sinirlere iyi geldiğini, bir çok sağlık sorununu çözen polenin ayrıca teni güzelleştiren maddeler de içerdiğini kaç insan biliyor. Sadece o mu? Tarçın bazı bakterilerin vücutta yayılmasını engelliyor, rezene, içerdiği potasyum sayesinde tansiyonu düzene sokuyor. Bitki eczanesine bir girdiğinizde adeta her hastalıkla ilgili bir şifayı size armağan ediyor. Herbalium adlı merkezde de şifalı bitkilerle ilgilenen, Doğal Ürün Uzmanı Volkan Kurt (www.herbalium.net) doğanın tedavi gücü hakkında bir çok bilgi veriyor. "Hemen her hastalık için kullanılabilecek bir yeşil bitki var ama biz o bitkinin sadece bir hastalığa iyi geldiği sanıyoruz. Oysa sadece bir papatya bile tek başına hastalığa iyi geliyor" diyor ve ekliyor: "Örnekler bununla sınırlı değil. Mesela, adaçayı sadece nezleye, boğaz ağrılarına değil değil kalbe de iyi geliyor. Yeşil çay bedenin bağışıklık sistemini artırıyor, melisa sinir sisteminde etkili oluyor."
Bitki örtüsü altındaki deva Yaş ve cinsiyet farketmeden hemen herkesin şifalı bitkilere yöneldiğini belirten uzman, "Doğal otlar ve bitki çayı kullanmaya insanlar artık ayırı ilgi gösteriyor. Bu tarz ürünler, vücudumuza zararlı olabilecek bir çok maddeyi yok ediyor. Sadece sağlık değil güzellik için de bu ürünler mucize yaratıyor. Güzel bir cilt selülitsiz bir basen için de bitkilerden yararlanıyor bir çok kadın" diyor. Ancak şifalı bitkilerden faydalanmanın yolunun doğru bitki, doğru kullanım olduğunun altını çiziyor. "Doğayı kaplayan bitki örtüsü aslında önemli bir şifa kaynağı. Eğer doğru kullanılırsa toksinlerin temizlenmesinde ve bünye direncinin yükselmesinde bir çok etki sağlıyor. İnsanlar bitkilerden yararlanmak istiyorlar ama bunun doğru kullanımını bilmiyorlar" düşüncesini savunuyor. www.herbalium.net adlı sitede bu anlamda bilgilerini paylaşan Volkan Kurt, "Merkeze gelen insanlara da doğru bilgiyi vermeye çabalıyoruz " diyor.
Ataşehir'deki Herbalium'da tüm şifalı bitkiler özenle toplanmış, özenle kurutulmuş, sağlıklı koşullarda ambalajlanmış ve hizmete sunulmuş. Suni gübre, hormon kullanılmadan yetiştirilen ekolojik gıdaları burada bulmak mümkün. Bitkisel ürünlerin nasıl ve ne şekilde hazırlandığı belli olmayan, uygunsuz ortamlarda, sağlıksız koşullarda çuvallar içerisinde toz-toprak içinde satılmasının doğru olmadığnına inanan Kurt, şifalı bitkileri modernize bir ortamda sunmaya önem verdiklerini belirtiyor Güzellik ürünlerinden kilo problemlerine kadar çeşitli sağlık sorunlarında kullanılmak istenen her tür bitkisel maddenin merkezde bulunduğunu anlatıyor.
Şifalı bitkiler nasıl kullanılır?
Herbailum'un yetkilisi Kurt, bazı bitkilerle ilgili bazı özel bilgiler de veriyor ve kullanım şeklinden söz ediyor: Örneğin soğukalgınlığına karşı ıhlamur, adaçayı şifalı bitkilerin kullanımının yaygın olduğunu ancak uygulamada bir çok hata yapıldığnı söylüyor. Bu çerçevede bazı ipuçları veriyor: .
-Demledeğimiz adaçayının içine bir tutam kekik ilave edersek daha iyi sonuç alırız. .
-Bağırsak çalıştırmak için sinemaki kullanılmalı diye bilinir. Bu yanlıştır. Tersine aşırı kullanımı barsaklara zarar verir
-Şifalı bitkileri demlemek için porselen, seramik, cam ve emaye kap kullanmak gerekir.. Alimünyum kap içinde kaynayan bitki, metalden dolayı başkalaşım geçebilir.
-Herşey demlenecek diye bir kural yanlış. Mesela kuşburnu ile ıhlamurdan daha iyi sonuç sağlamak için kaynatmak daha iyi.
-Ihlamur biraz özel bir bitki. Yaprağı kaynatarak içmek ama çiçeğini demleyerek kullanılmak gerekir
