BİZE ULAŞIN
Bu maddeler, göz, burun ve boğaz tahrişinden solunum ve merkezi sinir sistemi depresyonuna, kas kasılma bozukluklarından baş ağrısı, bulantı, kusma, baş dönmesi ve depresyona kadar birçok hastalığa yol açıyor.
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, bu kokuların kimyasal içeriğinin, "ticari sır" sayıldığı için ürünlerin üzerinde yer almadığını kaydederek, bazı etkilerini anlattı:
"Kokular vücudumuza solunum, ağız veya deri yoluyla girerek başta akciğerlerimiz olmak üzere deri, burun, göz ve beynimizi etkiler. Kokuların çoğu solunum sistemi için tahriş edici özelliği olan uçucu organik bileşiklerdir. Astımlı hastalarda öksürük, hırıltılı solunum ve nefes darlığına neden olur. Bazı kokular burun tıkanıklığı, sinüzit, öksürük, boğaz ağrısı ve göğüste sıkışma hissi de yaratabilir. Baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, yorgunluk ve uyuşukluk gibi şikayetlere neden olur. Kokuların en çok etkilediği organ ise deri. Kaşıntı, kabartı, egzama bunların başlıcaları."
