AFYONKARAHİSAR (İHA) - İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Kural, toplumun uyutulduğunu savunarak, "Hangi programa katılsam izleyen kadınlar hep aynı. Türkiye böyle uyutuluyor. Gülben Ergen'e sordum 'Bu kadınlar hep aynı' diye. O da bana dedi ki, 'Bunlar kadrolu'. Günde 1.5 milyon lira alıyorlarmış" dedi.
Afyonkarahisar İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından Çevre Haftası etkinlikleri çerçevesinde "Ülke Genelinde Çevre Bilincinin Geliştirilmesi ve Korunması" konulu konferans düzenlendi. Halk Eğitim Merkezi'nde düzenlenen konferansa konuşmacı olarak İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Kural katıldı. Kendisini sigara firmalarının, avcıların ve kolacıların sevmediğini belirten Kural, "Biz biraz uyutulmuş bir toplumuz. Ne zaman akkoyunlular karakoyunlular çıktı o zamandan beri uyutulduk. Bir şikayetiniz varsa dilekçe yazın. Yetkili mercilere başvurun. Neymiş 'Hocam vaktimiz yok'. İşe yaramaz Seda Sayan'ı izlemeye vakit buluyorsunuz. Zaman herkesin için eşit yaratılmıştır. Ev hanımlarını da anlamıyorum. Pastalı börekli günler düzenliyorlar. Habire yiyorlar ve dedikodu yapıyorlar. Daha yararlı bir iş yapamazlar mı bu kadınlar. Bir sürü programa katıldım. Hangi programa katılsam izleyen kadınlar hep aynı. Türkiye böyle uyutuluyor. Gülben Ergen'e sordum 'Bu kadınlar hep aynı' diye. O da bana 'Bunlar kadrolu' dedi. Günde 1.5 milyon lira alıyorlarmış" diye konuştu.
Okula gitmenin sadece kurbağanın iç organlarını öğrenmek olmadığını ifade eden Kural, "Diploma almak için okula gidilmez. Diploma dışarıdan okuyarak da alınır. Okuma özürlüyüz. Bundan sonra savaşların nedenleri petrol olmayacak, su olacak. Yeşil olmazsa bir toplum başarılı olamaz. Herkesin yeşile ihtiyacı vardır. Ancak maalesef yeşili yok ettiler. 50 yıl sonra dünyanın ısısı 2 derece artacak. Amerika şimdiden hazırlık yapıyor. Kıyıdaki fabrikaları içeriye taşıyor" şeklinde konuştu.
"Zevk için öldürene katil derler" diyen Orhan Kural, daha sonra şunları söyledi:
"Matadorlar zevk için boğaları öldürüyorlar. İnsanların uyutulduğu bir nokta daha var. Sporu severim. Kahvehanelerde fosur fosur sigara içeceğinize gidin spor yapın. Ancak futbola ayrılan zaman, para ve ilgiye karşıyım. Belediyeler futbol takımlarına belli bir gelir ayırıyorsa bu yanlıştır. Belediyelerin işi başkadır. Görevi bu değildir. Ancak fahri olarak ayırıyorlar. Festival adı altında da sanatçılara binlerce dolar veriyorlar. O zaman belediyeler 'Benim param yok' diyemez. Belediyelerin görevi
altyapı yapmaktır, çevre düzeni yapmaktır. Bankacılıktan sonra paranın döndüğü en büyük sektör futbol sektörüdür. Futbolculara milyon dolarlar vererek transfer ediyorlar. Bu mudur hak, bu mudur adalet? Maça giden, onun üzerine konuşan, futbol oynayan herkes bu ülkeye ihanet ediyor. Ne yarar sağlamış futbol bu ülkeye. İnsanlar önce kendini sorgulamalı. Ağaç dikilmeli. Camilerde çevre konuları anlatılmalı. Amacım halka camilerde ulaşmak."