Küresel ısınma değil, El Nino
İzmir (AA)- Ege Üniversitesi (EÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Sulama Bölümü Başkanı Prof. Dr. Süer Anaç, son aylardaki sıcak ve yağışsız havanın belli dönemler içinde tekrarlanan iklimsel sistem değişikliklerinin etkisiyle oluştuğunu, buna neden olan El Nino sisteminin Mart ayından itibaren zayıflamasının beklendiğini belirtti.
Anaç, "küresel ısınma" kavramının uzun vadede dünya için büyük bir tehdit olmasına rağmen, geçen yıldan bu yana görülen iklim farklılıklarının sadece bu kavramla açıklanamayacağını belirtti. Kamuoyunda küresel ısınma olarak bilinen insan kaynaklı iklim değişikliğinin, Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli'nde bir kez daha ortaya konulduğunu belirten Anaç, bu sürecin uzun vadeli olacağına dikkati çekti.
Türkiye'nin kurak ve yarı kurak iklim kuşağında bulunduğunu, kısa veya uzun dönemli kuraklık dönemlerinin yaşanmasının doğal olduğunu, bunların geçmişte de pek çok kez yaşandığını dile getiren Anaç, şunları kaydetti:
"Güney Avrupa ve Türkiye'de kışların ılık geçmesine ve yağış olmamasına neden olan Azor yüksek basınç sistemi, bu kış etkisini artırırken soğuk havaya neden
olan Sibirya yüksek basınç sistemi hemen hemen hiç etkilememiştir. Pasifik Okyanusu'nda deniz suyu sıcaklıklarının normalden yüksek olması ile 3-7 yılda bir ortaya çıkan ve ılık, sıcak ve yağışsız havaya neden olan El Nino sistemi, 2006 Eylül ayından itibaren etkinliğini çok kuvvetli hissettirmiştir. El Nino'nun Mart 2007'den itibaren zayıflaması beklenmektedir. İklimsel sistemlerin etkili olduğu bu tip iklim farklılıkları geçmiş yıllarda da pek çok kez oldu. Yaşadığımız sıcaklık artışı insanlarda paniğe neden oldu. Küresel ısınma denen olayın çok çabuk olacağı yönünde yanlış bir izlenim oluştu. İnsanlar tam bilmedikleri ve anlayamadıkları bu konuda korkulara kapıldı. Bu konuda uzmanlığı olmayan pek çok kişinin yarattığı bilgi kirliliği de konunun doğru anlaşılmasını engeller hale geldi."
Anaç, kamuoyunda oluşan ani tepkinin bilinçsizce olsa da iklim değişikliğine karşı önlem alınması yönünde hareketlenmeye neden olması nedeniyle olumlu
karşılanması gerektiğini kaydetti.
