Libya'nın Sirte kentine yeni taarruz

Libya'da geçici yönetime bağlı güçler, Albay Kaddafi'ye sadık kesimlerin son kalelerinden olan Sirte'ye yönelik yeni bir taarruz başlattı.

Geçici yönetim birliklerinin yanında seyahat eden BBC muhabiri Jonathan Head, kente roket saldırısı düzenlendiğini, tankların ilerlemekte olduğunu aktardı.

Çatışmalara haftasonunda sivillerin kenti terkedilmesi için geçici süreyle ara verilmişti.

Kent sakinleri, Libya'nın devrik lideri Muammer Kaddafi'nin de memleketi olan Sirte'den çıkış noktalarında haftasonu boyunca uzun kuyruklar oluşturdu.

Ancak yardım kuruluşları hala binlerce kişinin kentte mahsur durumda olabileceği yolunda kaygılarını dile getirdi.

NATO, dün Kaddafi'ye sadık savaşçıların meskûn alanlarda üslendiğini, halkın bu şekilde tehlikeye atıldığını kaydetti.

Gerek NATO Sözcüsü gerekse Kızılhaç yetkilileri, bölgede içme suyu, gıda ve ilacın hızla azaldığını dile getirdi.

Özellikle su sıkıntısının bulaşıcı hastalıkların artmasına yol açtığı haber veriliyor.

Geçiş yönetimine bağlı savaşçılar Sirte ile 250 km kadar batısındaki Beni Velid'e son üç haftadır saldırılarını yoğunlaştırdı.

Libya'yı asla terketmeyeceğini söyleyen Muammer Kaddafi'nin de, bu iki kentten birinde olabileceği düşünülüyor.

Bir ay kadar önce başkent Trablus'a girerek Kaddafi yönetimine son veren Ulusal Geçiş Konseyi ise Sirte'yi ele geçirmeleri için sadece biraz daha zaman gerektiğini belirtiyor.

Sebha'daki göçmenlere tahliye

Bu arada Uluslararası Göç Örgütü, Libya'nın güneybatısındaki Sebha kentindeki 1200 Afrikalı göçmenin tahliye edilmeye başlandığını duyurdu.

Örgütün bölge şefi Kasım Sufi, AP ajansına yaptığı açıklamada, "göçmenlerin 11 ayrı ülkeden geldiğini ve haftalar süren gergin bekleyişin ardından memleketlerine dönebildikleri için rahatladıklarını" anlattı.

Sebha kenti, geçen ay Albay Muammer Kaddafi'ye sadık kesimlerden geçen ay alınabilmişti.

15 kamyondan oluşan bir konvoy Nijer'e doğru yola çıktı.

Göçmenler burada memleketlerine nakledilecek.

Bir çok Afrikalı paralı asker olduklarından şüphelenildiği, bu nedenle Libya genelinde yönetimi devralan Ulusal Geçiş Konseyi güçlerince düşmanca tavırlara maruz kaldıklarını söylüyor.