KASTAMONU (İHA) - Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Eren Akçiçek, sarımsağın, dünyanın en eski tıbbi bitkisi ve gıdası olduğunu söyledi.
Taşköprü Belediye'nin desteğiyle "Sarımsak Kitabı" adlı eseri yayın hayatına kazandıran Akçiçek, geçmişte insanlığı tehdit eden bulaşıcı hastalıklara karşı sarımsağın doğal antibiyotik görevi gördüğünü belirterek, "Sarımsak hem bakteri hem çeşitli virüslere hem de mantarlara karşı etkili bir silah. Dünyada artık gıdalara bir ilaç gözüyle bakılıyor. Bu kategoriye giren gıdalara da tıbbi gıda ve fonksiyonel gıda ismi verilmektedir. Bunların başında da sarımsak gelmekte" dedi.
Dr. Akçiçek, günümüzde en çok rastlanılan sağlık sorunlarının arasında kalp, damar ve tansiyon rahatsızlıklarının geldiğini, sarımsağın ise bu üç hastalığa da hem düzenleyici hem iyileştirici özellik arz ettiğini dile getiriyor. Sarımsağın faydasının saymakla bitirilemeyeceğini söyleyen Eren Akçiçek, bunların birkaç tanesinin şunlar olduğunu beyirtiyor: "Kanı sulandırıyor, kan yağlarını düşürüyor, partikül dediğimiz trombositlerin bir araya gelip pıhtı yapmasını önlüyor ve gerek sarımsak gerekse sarımsak ailesinden olan soğan çeşitli kanserlere karşı koruyucu ve durdurucu etki gösteriyor. Mide kanseri için bir risk olan Itelikabactor pilori adlı bakteri de sarımsak tarafından etkisizleştiriliyor".
Dr. Eren Akçiçek, Türk halkı arasında mangal kültürünün de yaygın olduğuna değinerek, pişirme sırasında ette bir takım kanserojen bileşenlerin teşekkül ettiğini ve bu nedenle genellikle kebapla, sarımsak ve soğanın iyi bir birliktelik gösterdiğine ve ayrı bir lezzet unsuru oluşturduğuna ifade ediyor.
Sarımsak muhakkak kullanılmalı diyen Akçiçek, "Özellikle erkekler kokusu eşlerini rahatsız etmesin diye sarımsak yemekte tereddüt ederler fakat günümüzde ufak tabletler halinde de piyasa da yer alan sarımsak günümüzde doğal viagra olarak tabir edilecek bileşenlere sahip olup, cinsel gücü arttırdığı da bilinmektedir. Aynı zamanda sürekli yenildiği zaman saç dökülmesini önler ve saç kıran denilen hastalığa karşı ilaç olarak da kullanılır" dedi.
Sarımsağın sadece hastalık aşamasında kullanılmaması gerektiğini, her gün en az bir diş sarımsak yenilmesi gerektiğini de vurgulayan Dr. Akçeçiek, "Heredot, kitabında, Mısır'daki Keops piramidinin üzerindeki bir kitabede, piramidin inşasında çalışan işçilere 1600 gümüş telent değerinde soğan, turp ve sarımsak dağıtıldığından bahsetmekte. Bu kadar soğan, turp ve sarımsağın, piramit inşasında çalışan işçilere, salgın hastalıklara karşı koruyucu olarak dağıtıldığı da bilinenler arasında. Yine Hipokrat, sarımsağı idrar söktürücü ve müshil olarak kullanmıştır. Romalılar ise sarımsağa "Pis kokulu gül" adını vermişlerdi. İlk sarımsak kültürü de Mezopotamya'da başlamış ve oradan Akdeniz ülkelerine yayılmıştır " ifadelerini kullanıyor.