SÜLEYMAN ELÇİN - Doğuştan sarılık hastası olan 4 kilogram ağırlığındaki 8 aylık Sevgi Nur bebek, ender yapılan bir ameliyatla hurdacılıkla geçinen babası Birol Zinnetler'den nakledilen 180 gramlık karaciğer parçasıyla hayata tutundu.
Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde hurdacılık yapan Birol ve Döne Zinnetler çiftinin beşinci çocukları Sevgi Nur Zinnetler'e doğumdan hemen sonra sarılık ve konjentinal bilier atrezi (safra yollarının doğumsal olarak yokluğu) teşhisi konuldu.
Hastalığın hasar oluşturduğu karaciğer bir süre sonra işlevini göremez hale geldi. Kolunu kaldıramayan, ağlarken bile sesi çıkmayan ve hiç gülmeyen Sevgi Nur bebek için doktorlar acil karaciğer nakli olması gerektiğini bildirdi.
Aile, nakil için İstanbul'daki İstinye Üniversitesi Hastanesine geldi. Kızının gözünün önünde eriyip gitmesine gönlü el vermeyen baba Birol Zinnetler, karaciğerini vermek için gönüllü oldu.
Hastanede yapılan tetkiklerde babanın karaciğer dokusunun minik Sevgi Nur'a uyumlu olduğu belirlendi. Nakil için bebeğin kilo almasını sağlamaya çalışan doktorların uyguladığı beslenme programlarına rağmen Sevgi Nur bebek kilo alamadı.
- "Bebeğime hayat kurtaran bir dokunuş yaptılar"
Yaşaması için acil nakil olmaktan başka şansı kalmayan Sevgi Nur bebeğin minik ve zayıf bedeni için doktorlar farklı bir yöntemi tercih etti. İstinye Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan yönetimindeki ekibin ameliyatı ile önce mono segment adı verilen yöntemle babanın karaciğerinden 2 segment çıkarıldı. Çıkartılan parçalardan biri de küçültülerek 180 grama getirildi ve Sevgi Nur bebeğe nakledildi.
Başarılı geçen naklin ardından Sevgi Nur'in iyileşme süreci başladı. Nakilden hemen sonra kilo almaya başlayan ve 5,2 kiloya ulaşan Sevgi Nur bebek, ilk defa güldü, ağlarken bile sesi çıkmaya başladı.
Baba Zinnetler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kızlarının doğumuyla gelen mutluluğun hastalığı öğrenmeleriyle kısa sürdüğünü ifade etti. Kızının doğduktan sonra sürekli hastanelerde olduğunu anlatan Zinnetler, "Kızım doğduktan sonra 2 kilograma kadar düştü. Nakilden başka çaremiz yoktu. Karnı şişiyor, bir şey yemiyordu. Birçok hastaneye gittik ama kilosu düşük olduğu için nakil yapamayacaklarını söylediler. Ayhan Hocam ve ekibine çok teşekkür ediyorum. Bebeğime hayat kurtaran bir dokunuş yaptılar." dedi.
Kızının sağlığının her şeyden önde geldiğini belirten Zinnetler, şöyle devam etti:
"Eski eşyaları sokak sokak gezerek topluyorum. Geçimimizi bunla sağlıyoruz. Belki karaciğerimi verdiğim için bir süre mesleğimi yapamayacağım ama kızımın sağlığı her şeyden önemli. Garibanız ama çocuklarım için gönlüm zengin. Çocuğumun iyi olması bütün dünya mallarına değer."
- "Birkaç aya yaşıtlarıyla oynamasını bekliyoruz"
Prof. Dr. Ayhan Dinçkan da karaciğer naklinin küçük çocuklarda da hayat kurtaran bir yöntem olduğunu söyledi.
Sevgi Nur bebeğin 8 aylık olması nedeniyle damar yapılarının da çok küçük ve ince olduğunu anlatan Dinçkan, şöyle konuştu:
"Ameliyatın önündeki en büyük engel buydu. Eğer çocukların hastalıkları müsaade ediyorsa önce bu çocuklara kilo aldırmayı deniyoruz. Yoğun bir besleme programımıza rağmen bebek kilo almadı. Genel durumu da kötüydü. Elini bile kaldıracak hali yoktu. Ağlamaya hali yoktu. Aileyle konuştuk. Başka çare kalmadığı için nakli yaptık. Başarılı geçti ve Sevgi bebek her gün milim milim ilerleyerek iyileşti. Nakilden sonra ise farklı bir bebek karşımıza çıktı. Nakil başarılı geçti. Nakille metabolik durumu, sarılığı düzeldi. Kas gücü toparladı. 5,2 kiloya çıktı. Çocuk gülmeye başladı ağlarken bile sesi çıkar oldu. Yani adeta yeniden doğdu. Birkaç ay içerisinde de her şeyiyle yaşıtlarını yakalamasını bekliyoruz."
Dinçkan, çok zorda kalınması halinde yeni doğandan itibaren karaciğer nakli yapılabileceğini de sözlerine ekledi.