ANKARA(ANKA)-Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Türkiye'nin üretimden ve ihracattan başka çıkışı olmadığını söyleyerek, "Biz demokrasiyi tüm kurum ve kuruluşlarıyla gerçekten yaşamak istiyorsak, ilk önce ülkemizin gelir seviyesini artırmamız, kişi başına geliri artırmamız gerekiyor. Yapacağız, üreteceğiz, yüksek katma değerli ürünler haline getireceğiz ve onları hem iç piyasaya hem dışarıya verebilecek kalitede sağlayacağız" diye konuştu.
Bu yıl 10'uncusu düzenlenen Uluslararası İş Ve İnşaat Makina Teknoloji Ve Alatleri İhtisas Fuarı'nın açılış törenine Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan ve TBMM Başkan Vekili Yılmaz Ateş de katıldı.
Devlet Bakanı Tüzmen törende yaptığı konuşmada, 2002-2006 yılları arasında Türkiye ekonomisinin ciddi ivmeler kazandığını belirterek, "Ekonomi karnesinde birçok iyi var ama bir not pekiyi. Uluslararası alanda da pekiyi olan, yıldızlı pekiyi olan bir not Türkiye'nin yaşadığı bütün sıkıntılara rağmen, ihracat artış hızında gelişmekte olan ülke ekonomilerinin en önünde gelmesi. Bu gerçekten önemli bir başarıdır" dedi.
Türkiye'nin üretimden ve ihracattan başka çıkışı olmadığını söyleyen Tüzmen, "Biz demokrasiyi tüm kurum ve kuruluşlarıyla gerçekten yaşamak istiyorsak, ilk önce ülkemizin gelir seviyesini artırmamız, kişi başına geliri artırmamız gerekiyor. Yapacağız, üreteceğiz, yüksek katma değerli ürünler haline getireceğiz ve onları hem iç piyasaya hem dışarıya verebilecek kalitede sağlayacağız" diye konuştu.
Makine imalat sanayinin geçen yıl 2005 yılına kıyasla ihracat artışının yaklaşık yüzde 24 ve geçen yılki ihracat tutarının 3.5 milyar dolar olduğunu anımsatan Tüzmen, bu yılın ilk 5 ayında ise bu sektördeki ihracat artışının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 46 oranında arttığını söyledi. Tüzmen, "Biz artık makina sektöründe yaklaşık 6-7 milyar dolarlık bir rakamı rahatlıkla aşabilecek bir noktaya geliyoruz" dedi.
Türkiye'nin son 12 aylık 93 milyar dolarlık ihracat yaptığını belirten Tüzmen, "Allah izin verirse bu sene 100 milyar dolar ihracat rakamını hep beraber görecek Türkiye" diye konuştu. İhracata alt gruplar itibariyle bakıldığında iş makinaları sektöründe de aynı başarının görüldüğünü ifade eden Tüzmen, sektörün 2002 yılında 110-120 milyon dolar olan ihracatının 2006'da 600 milyon dolara çıktığını belirtti. Tüzmen, iş makinaları sektöründe bu yılın ilk 5 ayında geçen yılın aynı dönemine göre ihracat artışının yüzde 48 olduğunu bildirdi. Tüzmen, iş makinası ihracatının yıl sonu için 1 milyar doları ve en az 7 milyar doları da bütün makine sektörü için zorlanacağını kaydetti.
Türkiye'nin ihracattan başka çıkışının olmadığını herkesin bildiğini savunan Tüzmen, ileriye doğru Türkiye'nin hamlesi artık ihracattan geçtiğini ileri sürdü. Tüzmen, 500 milyar dolarlık ihracat hedefinin "belki" 2023 yılından önce yakalanacağını söyledi.
ALTYAPI SORUNU ÇÖZÜLMELİ
ASO Başkanı Zafer Çağlayan ise, Merkez Bankası'nın uyguladığı yüksek faiz düşük kur politikasının Türkiye'yi ithalata yönlendiğini ve bundan vazgeçilmesi gerektiğini söyledi.
Ankara'nın sanayinin başkenti haline gelmeye başladığını ifade eden Çağlayan, yapılan bir araştırmaya göre 2005 yılında Ankara'nın dünyanın 151 büyük şehri içinde 94'üncü sırada ve 42 milyar dolarlık bir satın alma paraditesine sahip olduğunu belirtti. Çağlayan, söz konusu araştırmada 2020 yılında Ankara'nın dünyanın 87'inci büyük şehri ve satın alma gücü paraditesinin de 87 milyar dolara çıkacağını anlattı. Ankara ekonomisinin 12 sonra şuandaki mevcut ekonominin 2 katına çıkacağını belirten Çağlayan, bunun daha fazla işyeri, fabrika kurulması anlamına geldiğini belirtti. Bu gelişim kapasitesine karşın Ankara'nın altyapısının aynı paralelde gelişmediğini vurguladı. Çağlayan, belediyelerin organize sanayi bölgelerinin taleplerini yeterli desteği vermediğini belirtti.
KOBİBANK KURULMALI
TBMM Başkan Vekili Yılmaz Ateş ise Türkiye'nin dış ticaret açığının ciddi rakamlara ulaştığını vurgulayarak, bunun aşılması gerektiğini ifade etti. Ateş, yüzde 20'nin üzerinde reel faiz olduğunu belirterek, bu sıkıntıların kaliteli ürün, rekabet konusunda yatırımcının önünün açılmasıyla aşılabileceğini söyledi. Ateş, ayrıca Sanayi Bakanlığı'nın tekrar gözden geçirilmesi ve KOBİ'lere ağırlık verilmesi gerektiğini belirtti. Ateş, Halk Bankası'nın ağırlıklı olarak kredilerini büyük ölçekli firmalara kullandırdığını ve bu nedenle de bir KOBİ bankasının kurulması gerektiğini ifade etti.