UFO avcıları pasifik okyanusu’nun dibinde dünyanın en büyük piramidini buldular!

Rick T Cartman / Mynet Haber

Unidentified Flying Object: Tanımlanamayan Uçan Nesne... En sevdiğimiz medeniyet efsanesi.

Öyle çok seviyoruz ki; filmlere, dizilere, romanlara konu ediyoruz. Bununla da kalmıyoruz; "Acaba evrende yalnız değil miyiz?" sorusunu romantik muhabbetlere, bazen de rakı sofralarına meze ediyoruz. Yetmiyor, bir de her yıl 2 Temmuz’da Dünya UFO Günü'nü kutluyoruz.

Eh, sağlığınıza UFO’lar! (Kısa not: Yazıda bir defa bile 51. Bölge’den söz etmemeye karar verdik... Başka noktalardan yaklaşalım biraz da, değil mi ama?)

Mağara duvarlarında ilk insanlardan kalma UFO izleri arıyoruz, onlar tarafından kaçırıldığını iddia eden insanların röportajlarını heyecanla okuyoruz.

Hattâ CIA, 1940’lı yıllara dayanan UFO belgelerini açıkladı diye hop oturup hop kalkıyoruz. Tabii belgelerde elle tutulur bir şey olsaydı açıklamazlardı, bunu biliyoruz. Bilmemize rağmen yine de heyecanla takip ediyoruz.

İnsan ırkı UFO’ları işte böyle çok seviyor; bir uzaylı kendilerine olan bu merakımızı görseler gözleri dolardı. Ve belki o mutlulukla bize bu çağda hayal dahi edemeyeceğimiz yepyeni teknolojiler ısmarlardı.

Aynı milattan önce 2500’lü yıllarda Mısırlılar’a, milattan önce 600’lü yıllarda da Mayalar’a ısmarladığı gibi!

Bu durum gerçek mi değil mi, elbette şu an sahip olduğumuz bilgi birikimiyle bunu bilmemiz imkansız. Tabii mantık yürütmenin sonu yok; bir de milattan önce 2500’lü yıllarda Mısır medeniyetinin böyle bir inşa teknolojisine nasıl sahip olduğu sorusu ile Maya medeniyetinin ise tekerleği hiç icat etmemiş olduğu gerçeği var.

Tüm bunlar şüpheci insanları tek bir noktaya sürüklüyor: Piramitler uzaylı teknolojisiyle mi yapıldı? Yoksa piramitler dünyaya inecek uzay araçları için birer "hava kontrol kulesi" miydi?

Tüm dünyadan UFO avcıları gün be gün dünyada UFO izlerine dair her şeyi bulmaya çalışıyorlar. Sürekli iz üstündeler; mağaralardaki ilkel resimleri inceliyorlar, antik yerleşim yerlerine gidiyorlar, çoğu zaman da bu define avı için internetin nimetlerinden faydalanıyorlar.

Aynı Marcelo Igazusta’nın yaptığı gibi.

Arjantinli UFO meraklısı Marcelo Igazusta, Google Earth’ü kurcalarken çok acayip bir şeyle karşılaştı. 12 ° 8'1.49 Kuzey paralelleri ile 119 ° 35'26.39' Batı meridyenlerine baktı; Pasifik Okyanusu’nun dibinde bir piramitle karşılaştı!

Buyrun, kendiniz bakın!

Videoda görünen, Pasifik Okyanusu’nun Meksika kıyısında uzanan bu devasa ve düzgün yapı, sizce bir piramit mi?

Eğer piramitse; Google Earth bazlı uzunluk hesaplamalarına göre bu piramidin bir kenarı 3000 metreden daha fazla uzunlukta. Bir başka deyişle; eğer bu düzgün yapı bir piramitse, dünyanın su götürmez biçimde en büyük piramidi!

Dünyanın su götürmez biçimde en büyük piramidi, şu anda suyun dibinde duruyor demek...

Kilometrelik piramit!

Boyutlarına inanmak çok güç elbette. Ancak bulunduğu yerin konumuna baktığımızda pek de mantıksız gelmiyor.

Bu piramidin Maya ve Aztek Uygarlıkları’nın uzunca zaman hüküm sürdüğü Meksika’nın kıyısında olması, her iki uygarlığın da piramitleriyle biliniyor olması, eskiden deniz seviyesi üstünde olan birçok bölgenin zamanla sular kaltında kalabiliyor oluşu… Tüm bu gerçekleri birleştirdiğimizde, bu düzgün yapının bir piramit olma ihtimali güçleniyor sanki?

Eğer bu gerçekten bir piramitse, kafamızdaki soru işaretlerine biri daha eklendi.

Maya Uygarlığı, piramit inşa etmeyi geçtik; kilometreler büyüklüğünde bir piramidi nasıl inşa etmiş olabilir ki!? Tüm soru işaretleri aynı yere yönlendiriyor...

...ki zaten denizler altında UFO kalıntılarının varlığına Baltık Denizi Anomalisi’nden beridir ikna olmuş durumda değil miyiz?

Açıkçası biz öyleyiz...

Kaynaklar: inquisitr.com, dailymail.co.uk, morningnewsusa.com