Simon Jack
BBC Ekonomi Muhabiri
Wimbledon Tenis Turnuvası, bazı sektörler için yıl boyu bekledikleri, işlerinin açıldığı bir dönem.
Ancak maçların idaresi, ağırlama ve ikram için iki haftalığına Londra'nın güneyindeki kulüpte istihdam edilenlerin pek azı ölü fare ya da bıldırcın karşılığı çalışmaya istekli.
Her sabah kulübün kapıları izleyicilere açılmadan önce personel 19 kort ve kulüp tesislerini güne hazırlarken, gökyüzüne bakarsanız ekibin bu sıradışı üyesini işbaşında görebilirsiniz.
Haris Şahini Rufus'un kulübe giriş için özel personel kartı bile var.
Rufus, Kuş Denetim Sistemleri (Avian Control System) adlı bir şirketin çalışanı.
Görevi, güvercinleri Merkez Kort ve çevresinden uzak tutmak. Çünkü her gün binlerce kişinin bıraktığı yiyecek artıkları, güvercinler için cazip olmakla birlikte, maçların aksaması riski yaratıyor.
Northampton merkezli şirketin sahibi Wayne Davis ilk yırtıcı kuşunu sekiz yaşındayken almış.
Yakındaki bir değirmenin sahipleri, kuşları sayesinde çevredeki güvercinlerin azaldığını söyleyince, hobisini işe dönüştürmeye karar vermiş.
Şirketi 13 yıldır güvercinleri fabrikalardan, çöplüklerden, hastanelerden ve diğer iş yerleri ve kamu alanlarından uzak tutmak için çalışıyor.
Wimbledon maçlarında çimlere inen güvercinlerin oyunu engellemesi sıkça tekrarlanan bir manzaraydı.
İnsana alışık güvercinleri el kol hareketi yaparak kovalamanın pek kolay olmadığını Londra'da hemen herkes biliyor.
Ancak Davis'in eşi televizyonda turnuvayı izlerken oyunları aksatan güvercinlerin kendileri için bir fırsat olabileceğini düşünmüş.
Davis, "Eşim Wimbledon organizatörleri ile temasa geçip güvercinleri uzak tutmak için kuşlarımı kullanmayı önermiş." diyor.
Davis ve şahinleri, bu nedenle son on yılda Wimbledon'ın ayrılmaz parçalarından biri haline geldi.
Kuşlarla avcılığın geçmişi yüzyıllar geriye gidiyor.
Ancak bu yöntem hala modern alternatiflerden çok daha etkili.
Davis "Rufus güvercinleri öldürmüyor, ancak varlığı onları korkutmaya yetiyor." diyor.
Kuşların yarattığı risk sadece Wimbledon'da oyunu aksatmakla sınırlı değil.
Pislikleri hijyen açısından sorun yarattığı gibi yüzeyleri kayganlaştırabiliyor; ya da içeriğindeki amonyak tarihi binaları aşındırabiliyor.
Sürüler halinde, özellikle pilotlar ve uçaklar için risk oluşturuyorlar.
Potansiyel müşteri portfoyü bu kadar genişken, şirketin geleceği emin ellerde, ya da pençelerde görünüyor.