BİZE ULAŞIN
Uzaktan ve örgün olmak üzere 12 fakülte, 10 yüksek okul, 9 enstitü, 20 araştırma merkezinde 772 bin öğrencinin öğrenim gördüğü Eskişehir Anadolu Üniversitesi'nin (AÜ), 2002-2003 eğitim-öğretim yılı açılış töreni, Yunusemre Kampusü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirildi. Törene, Milli Eğitim Bakanı Tekin'in yanı sıra Eskişehir Milletvekili Necati Albay, Vali Sami Sönmez, Bilecik Valisi Ünal Ülkü, Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Osmangazi Üniversitesi Rektörü Necat Akgün, Anadolu Üniversitesi'nin kurucu rektörü, eski Milli Eğitim Bakanı Orhan Oğuz, çok sayıda yetkili, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törende, Devlet Konservatuvarı Oda Orkestrası konser verdi. Yeni akademik yılın açılışı münasebetiyle öğrenciler adına Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu 3. sınıf öğrencisi Nurcan Erdoğan ile Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. İlknur Keçik birer konuşma yaptı.
"ÜNİVERSİTELERİN KAYNAKLARI KIT" AÜ Rektörü Prof. Dr. Engin Ataç, üniversite kaynaklarının geçmişe oranla bugün çok daha kıt olmasının sıkıntıya sebep olduğunu anlattı. Prof. Dr. Ataç, "Geçtiğimiz on yıllık dönemde, Türk yüksek öğretim sistemi içinde öğrenci ve öğretim elemanı sayısı yaklaşık bir kat büyümesine, uluslararası bilimsel yayınlar yaklaşık beş kat artmasına karşın, bugün örgün öğretimde öğrenci başına kamu kaynaklarından yapılan harcama yarıya indi" diye konuştu.
Anadolu Üniversitesi'ni büyük kentlerde yaşayan öğrencilerin seçtiğine dikkati çeken Ataç, uzaktan öğretim sistemi uygulayan açıköğretim, iktisat ve işletme fakültelerinde okuyan öğrenci sayısının bu yıl 100 bin artarak 750 bine ulaştığını açıkladı.
Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Necdet Tekin ise yaptığı konuşmada, Anadolu Üniversitesi'nin uzaktan eğitimi en iyi şekilde uygulayarak oturma odalarına kadar giren tek üniversite olduğunu vurguladı.
Bir süre önce Yüksek Öğretim Kurumu'nu (YÖK) ziyaret ettiğini bildiren Tekin, Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu yılki problemlerinin yüzde 85'inin azaldığının altını çizdi.
Bakan Tekin, ÖSS'nin liseleri adeta çalışamaz hale getirdiğine işaret etti. Fen ve Anadolu liselerinin bir not hesaplamasından dolayı son sınıfta tamamen boşaldığını kaydeden Bakan Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün fen liselerine büyük emekler veriyoruz. Bütün çocuklar geleceğimiz. Ancak, bunlar seçilerek geldiği için geleceğin fencileri ve bilim adamları olacaklardı. Adeta lise 3'ün son sınıfları 4 kişiye düşmüştü. Bu evlatlarımız bu sistemden dolayı küçücük ilçelerimizin liselerine gider hale gelmişti. Oysa biz onlara trilyonlarca masraf ettik. En iyi öğretmenleri gönderdik. Ama sistem onları lise 2'den itibaren sevdikleri ve sınavla girdikleri okulu terketmeye zorluyordu. YÖK Başkanı Kemal Gürüz ve kurula bunu anlattım. Çok anlayış gördüm. Sonuçta değişti. Buradan bir kez daha seslenmek istiyorum. Bu öğrencilerimizden şu anda uygulanmayan eski ÖSS'den dolayı lise 2'den terkedenler varsa, ayın 15'ine kadar fen liselerine geri dönsünler. Buna ait kararnameyi yayınladım."
Bakan Tekin, meslek lisesi mezunu öğrencilerine branşlarındaki 2 yıllık yüksek okullara sınavsız geçiş hakkı tanıyan yasayı da devrim olarak nitelendirdi.
"YÖK, LİSEYİ 1.5 YILA İNDİRİYOR" ÖSS'de lise 2. ve 3. sınıflardaki derslerden soru sorulmadığına dikkati çeken Tekin, "Siz, liseyi 1.5 yıla indiriyorsunuz. Buradan YÖK ve ona bağlı olarak ÖSYM'ye sesleniyorum. Lütfen, ÖSS sisteminde nereden soru soracağınızı netleştirin. Dengeli bir şekilde bizim öğrettiğimiz konularda soruları yıllara dayalı bir şekilde sorun. Her dönemden soru sorulacak, bunu açıklayın. Aksi halde Milli Eğitim sizin ürünlerinizi yetiştiriyor. YÖK'ün Milli Eğitim'e yük olmayacağına inanıyorum" dedi.
Bakan Tekin, sınav sistemindeki sözkonusu değişikliğin yapılmaması halinde öğrenci ve ailelerinin rapor peşinde koşmaya devam edeceğini belirterek, "Ben öğrenci olsam, hangi öğretmen beni sınıfta tutabilecek? Benim idarecilerim, Milli Eğitim Bakanlığı'nda çalışan cefakar öğretmenleri, bu öğrencileri nasıl tutacaksınız? Siz olsanız nasıl tutarsınız?" diye sordu.
Anadolu Üniversitesi ve Eskişehir'le alakalı anılarını da anlatan Tekin, şunları söyledi:
"Eski adı Eskişehir İktisadi Ticari İlimler Akademisi olan Anadolu Üniversitesi'nin başkanı Orhan Oğuz hocamı baba olarak görüyorum. Beni ikinci kez üniversiteye kazandıran Eskişehir'dir, Eskişehirli bilim adamlarıdır. Anadolu Üniversitesi'nde 1978 yılında 1.5-2 sene öğretim üyesi olarak çalıştım. İlk bilimsel çalışmam, Eskişehir Sanayi Odası'nın dergisinde yayınlandı. Bunu hiç unutmuyorum. Bir ilk de hoca ve öğrenci olarak 2 Milli Eğitim Bakanı buradayız. Hocam Orhan Oğuz, ben öğrenciyken Milli Eğitim Bakanı'ydı. Şimdi de ben onun öğrencisi olarak Milli Eğitim Bakanı'yım."
