Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK,(DHA) - GIDA, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, bir dizi temaslarda bulunmak üzere Şırnak'a geldi. Ak Parti İl Başkanlığı'nda düzenlenen siyaset akademisinde konuşan Fakıbaba, eskiden bölgeye işe yaramayan bürokratların gönderildiğini belirterek, "Bu tabii devletle halk arasındaki o iletişimi bozmaya başladı. Bazen eleştiriler olduğu zaman ben vatandaşa hak veriyordum. Biz devlet olarak öyle halktan uzaklaştık, üstten baktık, öyle küçümsedik ki, halk da bu sefer bizden yüz çevirdi. Bu yalan değil, bu bir özeleştiridir"dedi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Şırnak'ta ilk olarak Şehit Mehmet Esin Caddesi'nde bulunan esnafları ziyaret etti. Esnaf ziyaretinin ardından AK Parti İl Başkanlığına geçen Fakıbaba, burada düzenlenen Siyaset Akademisi'ne katıldı. Burada yaptığı konuşmada herkesin çok çalışması gerektiğini belirten Fakıbaba, "Hele Şırnak ve Cizre’deki kurşun izlerini gördükten sonra çok çalışmamız lazım. Ben o kurşun izlerini gördüğümde Şanlıurfa'yı hatırladım. İngilizlerin, Fransızların 1920’de Antep, Maraş, Urfa’yı güya ele geçirmeyi amaçladıklarında, o binalardaki kurşun izlerini hatırladım ve hala her geçtiğimizde hatıra olarak görürüz. Burada da ben bunu gördüm ve hatırladım. O kurşun izlerini gördüğümüzde 'Sebep neydi, ne vardı, ne olmuştu, neyimizi paylaşamıyorduk?'diyorduk. Şırnak öyle güzel bir yer ki; Kürdü, Türkü, Arabı, Lazı, Çerkezi burada kardeşçe yaşayamaz mı? Şırnak’taki bu zenginlik hepimize yetmez mi? Niye bencil gibi davranıyoruz? Ama Allah’a çok şükür ki çok güzel şeylere imza attık ve atmaya devam edeceğiz"dedi.
'PROBLEMLERİNİZİ ÇÖZMEK İÇİN GÖREVLENDİRİLDİM'
Eskiden işe yaramayan bürokratların bölgeye gönderildiğini belirten Bakan Fakıbaba; "Tayininin çıkması gerekenler buraya gönderiliyordu. Onlar da buraya geldiği zaman halka üstten bakıyordu. Vali, bakan, emniyet müdürü nedir, kimse görmez, bilmezdi. Bu, devletle halk arasındaki o iletişimi bozmaya başladı. Bazen eleştiriler olduğu zaman ben vatandaşa hak veriyordum. Biz devlet olarak öyle halktan uzaklaştık, üstten baktık, öyle küçümsedik ki, halk da bizden yüz çevirdi. Bu yalan değil, bu bir özeleştiridir. Ben sizin emrinizde olmadığım takdirde ne işe yararım? Ben sizin problemlerinizi çözmek için görevlendirildim. Biz sizin için varız. Benim gibi düşünen bürokratlara Allah rahmet eylesin. Ama maalesef onların sayıları azdı. Bu gerçeği kabul etmemiz lazım. Halktan kopuş başladı, halk alternatif aramaya koyuldu. Ben bu bölgenin çocuğuyum ve bundan da gurur duyuyorum. Bu tarih, bu topraklar başka bir yerde yok. Yabancılar bunun farkında ve bunu bölmek için uğraşmalarının sebebi bu"dedi.
'DEMOKRASİYİ EN FAZLA BİZ İSTİYORUZ'
Şırnak'ta yaşanan olaylara da değinen Bakan Fakıbaba; "On binlerin üzerinde evler tahrip edildi, insanlar öldü. Biz hiçbir insanın ölmesini istemeyiz. İnsanların yaşaması lazım. Demokrasiyi en fazla biz istiyoruz. Demokrasiyi bu memlekete en çok biz getirdik. Bunların tek amacı demokrasinin gelişmesini engellemektir. Her tarafta inşaatlar, altyapılar devam ediyor. Bunun arkasından yoksulluğun biteceğinden, daha büyük özgürlüklerin geleceğinden emin olun. Terör örgütlerinin amaçları bu özgürlükleri yasaklamaktı. Eğer böyle bir şey olmasaydı şimdi özgürlüğümüz daha fazla olacaktı. 2002’de iktidar olduktan sonra getirdiğimiz yasalarda yerel yönetimlere verilen haklara baktığımızda, bizim amacımız tamamen işi yerel yönetimlere devretmekti. Halkıma hizmetkarlık yapabiliyorsam, halkıma gerçekten bir şeyler verebiliyorsam, halkımla beraber olabiliyorsam, halkım için canımı verebiliyorsam o zaman ben Ahmet Fakıbaba’yım. Ak Parti’nin başarısının arkasındaki en önemli etken budur."dedi.
Fakıbaba daha sonra, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, TİGEM ve Ziraat Bankası'nın birlikte yürüttüğü 'Üretici Şartlarında Sözleşmeli Küçükbaş Hayvancılık Projesi'nin başlatılması için düzenlenen törene katıldı. Kumçatı Beldesi'ndeki törende bir konuşma yapan Şırnak Valisi Mehmet Aktaş, Şırnak’taki tüm yaylaların açık olduğunu belirterek, "Terör maalesef hayvancılıımızı da vurdu, büyük oranda sekteye uğrattı. Maalesef yaylalarımıza çıkamadık, hayvancılığımızı yapamadık. Ama terörle mücadelede belli bir mesafeye ulaştıktan sonra yaylalarımızı da açtık. Şu anda bütün yaylalar vatandaşlarımızın istifadesine açıktır"dedi.
8'ET İTHALATINI DURDURUCAĞIZ'
Törendeki konuşmasında hayvancılık projesinin AK Parti döneminde gerçekleştirilmiş en önemli proje olduğunu belirten Bakan Fakıbaba, "Toprağın da, hayvancılığın da temel kaynağı anadır. Ana olmadan dana olmaz. Dana olmadan et ve süt olmaz. İşte bu nedenle anayı önemsiyoruz. Allah’ın izniyle bu et ithalatını durduracağız. Hayvancılığı öncelikli sektÖr olarak ele alıyoruz. Uzun yıllar ihmal edilen bu bölgeleri, biz ihmal etmemişiz. Başkaları tarafından, terör tarafından ihmal edilmek zorunda bırakılmış.Bırakın hayvancılığı okul, yol, Cami yaptırmamışlar. Sağlık hizmetlerine, öğretmenlerin gelmesine engel olmuşlar. Okulun, eğitimin, sağlık hizmeti almanın ne zararı var? Benim hemşehrilerim bundan neden yoksun bırakılmış? Biz ihmal etmedik. Belki bizim de ağır davranmış olduğumuz konular olabilir. Özeleştiri de yapmamız lazım. Bir çok proje var ve bunları hayatı geçireceğiz. Projelerimizden biri 250 bin deve projesidir. Buna 10 Mayıs'ta Erzincan'da start vereceğiz. Büyükbaş hayvan varlığımızı arttırmak için toplam 250 bin hayvanı 3 yıl içinde üreticilerimize teslim edeceğiz. Proje kapsamında 7 yılda 1.5 milyon damızlık hayvan sayısına ulaşmayı planlıyoruz. Böylelikle anayı artırarak danayı arttıracağız. Bir diğer projemizde küçükbaş hayvan varlığını artırmayı hedeflediğmiz TİGEM aracılığı ile hayata geçirdiğimiz sözleşmeli üretim modeli projemizdir. Her bir üretici için 300 başa kadar, yıllık 500 bin küçükbaş koyun vereceğiz. Bu proje kapsamında sigorta, işçilik, faaliyet giderlerini avans olarak veriyoruz. Üretilen hayvanlar için alım garantisi veriyoruz. Bu proje ile 8 yılda ilave 5 milyon koyun elde etmiş olacağız. Bu çok büyük para değil. İnşallah seneye Sayın Cumhurbaşkanımıza bu sayıyı 1 milyona çıkarmamızı söyleyeceğiz. Bu para, 2017'de ithal ete verdiğimiziz 4’te 1'i kadardır. Biz bunu ülkemizde üreteceğiz. Kırmızı et ihtiyacımızın yüzde 25’ini seneye karşılayacağız."dedi.
'ETLE TIRNAK GİBİYİZ'
Eskiden yatırımlara engel olunduğunu belirten Fakıbaba, "Okul inşaatları bombalanıyor. İş makinesi giremez, yol yapılamaz. Niye benim vatandaşımın hakkı değil mi?Nedir sebep, insanlar mutlu olmayacaklar, devletlerine küsecekler. Hayır kardeşim, biz etle tırnak gibiyiz. Bizim ayrılmamız mümkün değil. Allah’tan başka kimse de bizi ayıramaz. Bizim zenginliğimiz ayrı etknik gruplara sahip oluşumuz. Hep birlikte biz kardeşiz. Bizim ayrılmamız mümkün değil. Başka ülkeler, başka etnik grupları buraya getirip İncil üzerine yemin ettirirken, Müslüman olarak bizim ayrılmamızın sebebi nedir? Bunu birileri çıksın anlatsın. Kimin projesi, hangi dış ülkelerin projesi, kimlerin maşaları olduğunu anlatmaları lazım. Bu sadece PKK için değil, FETÖ için de aynı, DAİŞ için de aynı, PYD için de aynı. Her türlü terör örgütüne karşıyız. Biz birlikte Türkiye’yiz"dedi.
Yapılan konuşmaların ardından hak sahiplerine çekleri verilerek, hatıra fotoğraf çektirilde. Fakıbaba daha sonra hak sahiplerine verilen hayvanları inceledi.
FOTOĞRAFLI