Guadian gazetesinde Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun kaleme aldığı bir yazı dikkat çekiyor.
Yazının başlığı: ''Türkiye'nin Kobani'ye yardım etmesine kim yardım edecek?''
Çavuşoğlu, Suriye ve Irak'la sınırları 1.295 km uzunlukta olan Türkiye'nin, IŞİD'in bölgedeki kazanımlarından kaynaklanan tehlikeyi en keskin biçimde hisseden ülke olduğunu belirtiyor.
Türkiye'nin terörün neye mal olduğunu iyi bildiğini yazan Dışişleri Bakanı, IŞİD'le ortaya çıkan bu yeni tehdit dahil Ankara'nın terörle mücadelede her zaman ön saflarda yer alacağını söylüyor.
Türkiye'nin Kobani halkına sınırlarını açtığını ve elinden gelen her türlü insani yardımı gösterdiğini kaydeden Mevlüt Çavuşoğlu, bu kentin ötesinde Suriye geneli için bir strateji ve hedef belirlenmesi gerektiğini vurguluyor.
Dışişleri Bakanı, ''IŞİD daha büyük bir şerrin ürünüdür. Suriye'de terör gruplarının büyümesine, ülkedeki istikrarsızlığın sağladığı verimli ortamın yanısıra, rejimin verdiği güçlü destek de yardımcı oldu. Rejim, IŞİD'in patronuydu. Bu şekilde Suriye halkının meşru taleplerinin ve Suriye muhalefetinin ortadan kaldırılması amaçlanıyordu. Fakat Beşar el Esad'ın bu planı geri tepti. IŞİD, Irak'ta ele geçirdiği silah ve toprakla kontrolden çıktı.'' diye yazıyor.
Suriye'deki rejim yerinde kaldığı sürece ülkenin istikrarlı ve güvende olmayacağını kaydeden Çavuşoğlu, ''Sorunun kökeninden halledilmesi gerektiğini'' savunuyor.
Türkiye Dışişleri Bakanı, bunun için kapsamlı ve kararlılıkla yürütülen bir eylem planı gerektiğini belirterek, Suriye halkının korunacağı güvenlikli bölgeler oluşturulmasını ve uçuşa yasak bölge ilan edilmesini Suriye'de halihazırdaki tehditlerle başa çıkabilmek için şart görüyor.
Türkiye'nin bu husustaki uyarılarının geçmişte maalesef dinlenmediğini kaydeden Çavuşoğlu, ''Suriye'deki hedefimiz, rejimin askeri yöntemlerle sonuç alamayacağını anlamasını ve 2012 Cenevre Konferansı'nda öngörülen gerçek bir siyasi değişimi ülkede hayata geçirecek pazarlıklara oturmasını sağlamaktır.'' diyor.
Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin bu esnada "eşi benzeri görülmedik bir yardım eli uzattığı farklı etnik ve dini kimlikteki Suriyeli mültecilerin sayısının artmaya devam ettiğini ve 2 milyon kişiye dayandığını" hatırlatıyor.
Sığınmacıların Türkiye'ye maliyetinin 4 milyar dolara ulaştığını belirten Çavuşoğlu, ''Türkiye, Birleşmiş Milletler gibi davranmaya devam edemez.'' diyor. Ankara'nın üzerine aldığı yükün sözlü takdir edildiğini ama pratikte bir adım atılmadığını kaydeden Dışişleri Bakanı, uçuşa yasak bölgeyi de içeren bir planın hayata geçirilerek sorumluluğun topluca paylaşılması gerektiğini savunuyor.