BARTIN (İHA) - Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkanı Mehmet Ağar, dağlarda silah sesi yerine kuş sesi olması gerektiğini ifade etti. Ağar, başörtüsü takanın da takmayanın da bu ülkenin evladı olduğunu belirtti.
DYP İl Başkanlığı Kongresi için Bartın'a gelen DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Kemerköprü Caddesi'nde bulunan Belediye Sosyal Tesisleri mevkiinde, parti otobüsünden Bartınlılar'a seslendi. Hükümetin iç ve dış politikalarını eleştiren Ağar, hükümeti acizlikle suçladı. Seçimin yaklaştığını ve DYP'nin iktidara talip olduğunu belirten Ağar, "Ülkede meseleleri çözecek diye iktidar olanlar, fukaraların sesi, işsizlerin gücü olacaklarını söyleyenler iktidar oldu. Bugün milletinin karşısında mahcupturlar, yere bakıyorlar. Seçimlerden kaçacak delik arıyorlar. Milletin canı kalmadı. Bu aciz, korkak ve beceremeyen hükümeti, millet sabırla, inançla bekledi. Bu hükümetin balon hükümeti olduğunu milletimiz anladı. İnsanlar borcu borçla kapatır hale geldi. Esnaflar işyerlerini siftah yapamadan kapatıyor. Türkiye'de işsizlik 3.5 yılda yüzde 17'ye çıktı. Şehirlere göç eden millet iş bulamıyor. İşsizlik var, olaylar var, suçlar, gasp ve kapkaç var. İnsanlar şaşırdı. Özelleştirmelerde yanlış politikalar uygulayan hükümet, birçok özelleştirmede başarısız oldu. Türkiye'yi yönetemeyen kabiliyeti olan bir iktidar var. Türkiye'yi yönetemeyen bir hükümet. Mazereti hazır bir hükümet. Muhalefette maruzdunuz, şimdi millete tepeden bakıyorsunuz. İşçiyi, memuru, emekliyi azarlıyorlar. Memura 3-5 lira zam verdiler. Türk Lirası değer kaybetti.
Enflasyon rakamları tutmaz hale geldi. Bunlar şaşırdı. Biz söyledik, ama dinlemediler. Türkiye'de yatırım ve üretimi kaldırdılar. Türkiye'nin iç ve dış borcu 232 milyar dolardı. Bunlarla beraber 353 milyar dolara çıktı. 80 yılda yapılan borcun yarısı kadar borç yaptılar. Atmak tutmak kolay. Başbakan milli gelir 5 bin dolar diyor. Gerçek kurlar üzerinden hesap yapmıyorlar. Türk Lirası'nın değeri yüzde 20 civarında değer kaybedince, milli gelirde 4 bin dolara düştü. İşsizlik hayali, kalkınma, gelişme, büyüme hayalindeler. Bunlar tuzu kuruların iktidarlarıdır. Güçsüzü ezdiler, zalimleştiler bunlar. Kimin hükümeti olduklarını açıklayamazlar. Dilinden dua, gözünden yaş eksik olmayan milletin desteğini alarak iktidarına geldiler, ama hepsini unuttular. Zaman geldi, hesap görülecek. Fukarayı aldatmanın, emekliye hiçbir şey verememenin hesabını verecekler. Sandık geliyor. Onun için kaçıyorlar. Sağa sola gidip akıl alıyorlar. DYP varken Türkiye'de demokrasiden başka hiçbir yol yoktur. Bu sandık milletin önüne gelecek" dedi.
Yaklaşık 2 bin kişiye seslenen DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar'ın sözleri zaman zaman, "Başbakan Ağar", "Başbakan Erdoğan istifa", "DYP gelecek zulüm bitecek" sözleriyle kesildi. DYP Genel Başkanı Ağar, son zamanlarda özellikle Güneydoğu'da yaşanan terör olaylarına da değindi. Terör örgütü PKK ve terörünün yeniden yeşermesi konusunda hükümetin kararsız kaldığını ve terörle mücadele yasa tasarısının değiştirilmesini 1 yıldır oyaladığını belirten Ağar, "Yüreği bu topraklar için çarpan herkesle beraberiz. Bu ülkenin dağlarında silah sesleri olmayacak, kuş sesleri olacak. Bu ülkenin geleceğinde gelişme ve büyüme olacak. Kendi devletine silah çekme yanlışı içerisinde asla olmayacak. Bu topraklarda terörü yeşertmeye kimsenin gücü yetmez. Türkiye Cumhuriyeti'ni dünyanın en büyük devletleri içerisinde olmayı Allah bize nasip edecek. Bu topraklarda 70 milyon insanın hakkını, bu şanlı bayrağın gölgesinde, hukuk ve demokrasi içerisinde, refah içerisinde yaşatacağız.
Kararlarımızın tamamını tabanla birlikte alacağız. Aciz bir iktidar olmayacağız" diye konuştu.
DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, başörtüsü konusu hakkında da görüşlerini dile getirdi. Ağar, "Bizim hakim olduğumuz ülkede tek güç hukuktur. Milletin arzularını görmezden gelen bir hükümet var. Allah'tan başka kimseden korkmayan en kararlı hükümeti olacağız. Türkiye'nin gücüne güç katan, milletiyle beraber sarılarak gelişen dünyanın en ileri teknolojilerine sahip ülke olacağız. İşsizlik olmayacak, piyasalarda durgunluk olmayacak, geçinemeyen insanlar olmayacak, adalet olacak.
Üniversitelerimiz de eğitim kısıtlaması olmayacak, başörtüsü takanlarda takmayanlarda has insanlarımızdır. Bizim çocuklarımızdır. Kimse giydiklerinden dolayı hakir görülemez. Kimsenin özgürlükleri engellenemez" şeklinde konuştu.