HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA YURT BÜLTENİ - 15

Yıldırım: Bazıları ölümden kaçanlara bile tahammül edemiyor /EK  YILDIRIM: EKONOMİMİZ ÜZERİNDE OYNANAN OYUNLARI BOZACAĞIZ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, Isparta'da düzenlenen mitingin ardından Balıkesir'e gelerek Atatürk Stadyumu'nda halka hitap etti.

Yıldırım: Bazıları ölümden kaçanlara bile tahammül edemiyor /EK
YILDIRIM: EKONOMİMİZ ÜZERİNDE OYNANAN OYUNLARI BOZACAĞIZ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, Isparta'da düzenlenen mitingin ardından Balıkesir'e gelerek Atatürk Stadyumu'nda halka hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önce kürsüye gelen Başbakan Yıldırım, "24 Haziran zaferiyle birlikte bu günlerde ekonomimiz üzerinde oynanan oyunları da bozacağız" dedi.
'DEMOKRASİNİN İDAM EDİLDİĞİ UTANÇ GÜNÜ'
Başbakan Yıldırım, konuşmasından önce kürsüye davet ettiği AK Parti Balıkesir Milletvekili adaylarını tanıttı. Bugünün 27 Mayıs olduğu hatırlatan Başbakan Yıldırım, "Bugün 27 Mayıs, 27 Mayıs sizlere bir şey hatırlatıyor. Demokrasi şehidi Adnan Menderes ve arkadaşlarının idam edildiği gün demokrasinin idam edildiği utanç günü. Bu vesileyle 27 Mayıs’ta idam edilen şehit Adnan Mendres’i, Fatih Rüştü Zorlu’yu, Hasan Polatkan’ı rahmetle anıyorum. Mekanları cennet olsun" dedi.
'SON BAŞBAKAN OLARAK SİZLERE HİTAP EDİYORUM'
Başbakan Binali Yıldırım, “Bu ülkenin son başbakanı olarak sizlere hitap etmekten çok mutluluk duyuyorum. 16 yıl boyunca ülkemize birbirinden güzel hizmetleri kazandırdık. Aynı zamanda da bir çok engeli aşa aşa bu günlere geldik. En son 15 Temmuz’da darbe yapmaya, milletin adamını öldürmeye kasettiler yine başaramadılar, başaramayacaklar. O’nun arkasında 81 milyon vatan evladı var. Şimdi de dövizle, dolarla geliyorlar. Yine başaramayacaksınız. Türkiye’nin gücü sizi bozacaktır. Bizim mücadelemiz her bir vatandaşımızı mutluluğunu sağlamaktır. Her bölgemizin huzuru için gece gündüz demeden çalışıyoruzö diye konuştu. Binali Yıldırım, Türkiye’nin tarihi bir değişime hazırlandığını ve ekonominin üzerinde oyunlar oynandığını belirterek, şunları söyledi:"Artık Türkiye’yi gelecek 5 yıl için kimin yöneteceğine siz karar vereceksiniz. Bu kararınızı 24 Haziran’da sandıkta vereceksiniz. 24 Haziran zaferiyle birlikte bu günlerde ekonomimiz üzerinde oynanan oyunları da bozacağız. Biz de Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları olarak her mücadelede 81 milyon vatan evladının gücünü hissediyoruz. 24 Haziran’da yeni bir bahara, ufka uyanacağız. 24 Haziran güçlü Türkiye’nin doğuşu olacak. Darbeci, ayrımcı zihniyetleri tarihin derinliklerine göndereceğiz. Bu seçimlerde meclis çok önemli. Meclisin de güçlü olması lazım. Kalan 28 günde var gücümüzle çalışacağızö diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------------
-Başbakan Yıldırım'ın açıklamaları
-Genel ve detay

GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
Haber:Mustafa SUİÇMEZ- Devrim DERİN- Fatih Emrah ERDOĞAN/BALIKESİR, (DHA)

===========================================

Heyelanda 5 küçükbaş telef oldu /EK
DERENİN TAŞIDIĞI AĞAÇ VE TAŞLAR YOLU ULAŞIMA KAPATTI
Sakarya'nın Sapanca ilçesinde yağmur yağışı su baskınlarına neden oldu. Birçok evin alt katını su bastı. Yanık Mahallesi'nde derenin taşması sonucu ağaç dalları ve kökleri ile taşlar yola taşındı. Sapanca ile İzmit arasındaki yol ulaşıma kapanırken, iş makinelerinin yoldaki ağaç ve taşları kaldırmasıyla yol ulaşıma açıldı. Sapanca Belediye Başkanı Aydın Yılmazer, tüm belediye ekiplerinin sahada olduğunu, yağmurun hasara neden olduğu bölgelerde çalışma yaptığını söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Yoldan görüntü
-İş makineleriyle çalışma yapılması
-Su basan yerlerden görüntü

Haber:SAKARYA,(DHA)

===========================================

Evde 18 köpek besleyince başı ev sahibi ve komşuları ile derde girdi

Muğla'nın Milas ilçesinde evinde 18 köpeği ile yaşayan 56 yaşındaki, zihinsel engelli bir çocuk annesi Selma Koldaş, komşuları ve ev sahibinin tepkisini çekti. Komşuları köpeklerin havlamasından geceleri uyuyamadıklarını ve köpek pislikleri nedeniyle pencerelerini açamaz hale geldiklerini belirtirken, ev sahibi Ercan Altay ise kendisinin de hayvansever olduğunu belirtse de "Ancak Selma Hanım, bana evi tutarken sadece 2 köpeği olduğunu söylemişti. Şikayetlerden artık bıktım. Kendisinden evimi boşaltmasını istedim" dedi. Koldaş ise yetkililerden kendisine köpekleri ile birlikte yaşayabileceği bahçeli bir ev bulmalarını istedi.
Zihinsel engeli bir kız çocuk annesi Selma Koldaş, 7 ay önce Ercan Altay'a ait iki katlı binanın alt katındaki daireyi aylık 400 liraya kiraladı. Bahçeli evde, iki köpeği ile yaşamaya başlayan Koldaş, daha sonra bulduğu sokak köpeklerini de getirerek beslemeye başladı. Koldaş'ın beslediği köpeklerin sayısı kısa sürede 18'i buldu. Koldaş'ın bir bölümünü evinin içinde diğerlerini ise bahçede beslediği köpekleri, başına dert oldu. Köpeklerin havlamalarından ve sokağı pisleterek kokuya neden olmalarından şikayetçi olan komşuları durumu ev sahibi Ercan Altay'a bildirdi. Altay, gelen şikayetler üzerine kiracısı Koldaş ile bir süre önce görüşüp, köpekleri evden göndermesini istedi. Ancak Koldaş, Altay'ın bu uyarısına olumsuz yanıt verdi. Bunun üzerine Altay, kiracısı Koldaş'tan evi boşaltmasını istedi.
'KÖPEKLERİMİN BUGÜNE KADAR KİMSEYE ZARARI OLMADI'
Mağdur olduğunu ileri süren hayvansever Koldaş, köpeklerinin bugüne kadar kimseye bir zararının olmadığını öne sürerek "Geçtiğimiz günlerde Ankara'ya gitmiştim. Ben evde yokken, evim taşlanmış, pompalı tüfekle ateş edilmiş. Evde zihinsel engelli kızım vardı. Yaşanlardan dolayı çok korkmuş. Ev sahibimiz de komşularımız da köpeklerden rahatsız oldukları için bizi burada istiyor. Engelli kızımla ve köpeklerle nereye gidebilirim ki? Yetkililerden bana bahçeli müstakil bir ev bulabilmem için yardım etmelerini bekliyorum. Kirası neyse öderim" dedi. Kızı için aldığı engelli maaşı ve evde bakım parası ile geçinen Koldaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan Yeni Hayvanları Koruma Kanun Yasa Tasarısı'nın bir an önce yasalaştırılmasını isteyerek, "Bizleri de bu hayvanları da zulümden kurtarın" diye konuştu. Koldaş, içinde bulunduğu durumu sosyal medyadan da paylaşıp, hayvanseverlerden destek istedi.
'EVİ TUTARKEN SADECE İKİ KÖPEĞİ OLDUĞUNU SÖYLEDİ'
Kendisinin de hayvansever olduğunu, kedi ve köpek beslediğini belirten ev sahibi Ercan Altay, "Koldaş, evimi tutarken 2 köpeği olduğunu, bu nedenle bahçeli ev istediğini söyledi. Hayvanları sevdiğim için sorun olmadığını söyledim. Kendisi taşındıktan bir süre sonra geldiğimde bahçede 10, evin içinde de 8 kadar köpek vardı. 'Bunlar ne?' diye sordum. 'Benim köpeklerim' diye karşılık verdi. Evi tutarken 2 köpeği olduğunu söylediğini hatırlatınca sesini çıkarmadı. 'Ben de hayvan severim, ben de kedi, köpek besliyorum ama böyle olmaz' diyerek, uyardım" dedi.
'ŞİKAYETÇİ OLAN KOMŞULARI GECE BİLE BENİ ARAMAYA BAŞLADI'
Ancak komşulardan gelen şikayetlerden bunaldığını vurgulayan Altay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Neredeyse her gün birileri şikayet için aramaya başladı. Köpekler sokaklardan geçenlere saldırıyormuş. Köpeklerden biri komşunun çocuğunu bacağından ısırmış. Koldaş'ın oturduğu evin üst katında başka bir kiracım var. Bahçe ortak kullanım alanı. Ancak üst kattaki komşu köpekler nedeniyle bahçeyi kullanamıyor. Üst kattaki kiracının ayakkabılarını köpekler parçalamış. Yaşananlar üzerine köpeklerden bir veya ikisinin kalabileceğini söyledim ama dinlemedi" diye konuştu.
'SAĞIKSIZ BİR ORTAM'
"Köpekler nedeniyle evin içi bile kokuyor" diyen Altay şöyle devam etti:"Evin içerisini gördüğümde şok oldum. Köpeklerin pislikleri temizlenmiyordu. Ortam hiçbir canlının sağlığı için uygun değildi. Bahçedeki ağaçlar kesilmiş, evin içindeki kapılar sökülmüştü. Kapılardan bahçede sökülen ağaçların yerinde köpekler için barınacak yer yapıldığını gördüm. Uyarılarıma aldırış etmemesi üzerine kalan kapıları da ben söktüm. Şu an bahçe kapısı bile yok. Ben kendisini evden çıkarmaya çalışmıyorum. Sadece kendisinden bakabileceği bir, iki köpeği ile yaşamasını istedim o kadar. Hatta kendisine yardımcı olabilmek için birlikte Milas Belediyesi Barınağı'na gittik. Ancak barınak yetkilileri, sahipli oldukları için bu köpekleri alamayacaklarını, zaten yerlerinin de olmadığını söyledi. Ayrıca sürekli burada bulunan köpeklerin değiştiğini fark ettik. Hatta iddiaya göre sağdan soldan topladığı bu köpeklerden bazılarını çoğaltıp, yavrularını satıyormuş. Yaşanan tüm bu olumsuzlar nedeniyle mahalleli ile imza toplayıp, Kaymakamlık, Belediye ve Milas İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'ne başvurmamız üzerine evi boşaltacağını söyledi. Ancak, daha sonra tüm çabalarına rağmen taşınacak ev bulamadığını ifade etti. Yaşanan durumla ilgili kendisinin diğer yakınları ile görüşmelerimiz oldu. Onlarda bize hak verdiler." Komşular da köpeklerden rahatsız olduklarını belirterek, gönderilmesini istedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
--------------------------------
-Evden ve bahçesindeki köpeklerden görüntü
-Selma Koldaş ile röp.
-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Oktay ÇAYIRLI / MİLAS (Muğla), (DHA)

===========================================

Bandırma'da yağışlar can aldı

BALIKESİR'in Bandırma ilçesinde zeytin bahçesini sulamak için evden çıkan ve yağışlar nedeniyle suları yükselen dereye düşen 72 yaşındaki İsmail Çelik'in boğularak yaşamını yitirdi. Yaşlı adamın cansız bedeni vatandaşlar tarafından bulundu.
Bandırma'nın Edincik Mahallesi'nde oturan ve geçimini zeytincilikle kazanan İsmail Çelik bugün saat 11.000 sıralarında, zeytin ağaçlarına bakıp sulamak üzere evine 5 kilometre uzaklıktaki bahçeye gitmek üzere evden ayrıldı. Bir anda bastıran sağanak yağmur nedeniyle suları yükselen Sofu Deresi'ne düşen yaşlı adam boğularak can verdi. Evli ve 3 çocuk babası İsmail Çelik'in cesedi evinin 800 metre uzağındaki sahil kenarında vatandaşlar tarafından tesadüfen bulundu.
Olayla ilgili soruşturmaya başlandı. Cumhuriyet Savcısı'nın yaptığı incelemenin ardından İsmail Çelik'in cesedi, kesin ölüm nedenin belirlenmesi için otopsi yapılmak üzere Bursa Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldı

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Cep telefonu ile olay yerinden görüntü

Haber: Erdem ÖZCAN/Tufan DALGIÇ/BANDIRMA(Balıkesir)(DHA)

Muharrem İnce: Parayı alıp, betona gömdüler (EK)
İNCE: BENİM İÇİMDE İNSAN SEVGİSİ VAR

CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, seçim çalışmaları için geldiği İzmir'de Bergama'dan sonra Aliağa'ya gitmek üzere yola çıktı. Aliağa'da, 'Emeğin başkentinin insanları' sözleriyle konuşmasına başlayan ve 21 Haziran'da Cumhuriyet tarihinin rekorunu istediğini söyleyen Muharrem İnce, "Sayın Kılıçdaroğlu kendisine rakip olmuş birisine Cumhurbaşkanı adayı ol dedi. Abdullah Gül aday olmak istediğinde Genelkurmay Başkanı'nı helikopterle gönderdin. Biz sana benzemeyiz. Bizde, içimizde vatan aşkı var. Biz insanları alevi-sünni diye, Türk-Kürt diye ayırmayız. Benim içimde insan sevgisi var" dedi.

İNCE, BAŞBAKANA YANIT VERDİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın borç aldığı parayı betona harcadığını, kendisinin ise çocuklara, işe harcayacağını söyleyen Muharrem İnce, Başbakan Binali Yıldırım'a da cevap verdi. Muharrem İnce, "Binali Yıldırım demiş ki, hani son başbakan, 'Muharrem İnce bol kepçeden atıyor' demiş. Bomba vardır, kurarsın saati sonra kendi kendini yok eder. Kendi kendini yok eden bir başbakana cevap vermeye tenezzül etmiyorum. Bana bol keseden atıyor diyorlar. Parayı nereden bulacakmışım. Sen 4 milyon Suriyeliye 40 milyar doları nereden bulduysan oradan bulacağım" dedi.
Muharrem İnce; gençlere, yaşlılara, emeklilere yönelik politikalarını Aliağa'da da tekrar etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Aliağa meydanından görüntü
- Muharrem İnce'nin konuşmasından görüntü
- Genel ve detay görüntü

Haber: Taylan YILDIRIM - Kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR (DHA)

Kılıçdaroğlu: Sanayici, ekonominin kamu yöneticisidir (EK)
'SİYASETÇİYE DUYULAN GÜVEN YERLERDE SÜRÜNÜYOR'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Eskişehir Ticaret Borsası ziyaretinin ardından Eskişehir Ticaret Odası'nı ziyaret etti. Burada da konuşan Kılıçdaroğlu erken seçime neden gidildiği konusunda şunları söyledi:
"Seçim zamanında yapılabilirdi. Demek ki bir sorun var ortada. Ya toplumun, ya parlamentonun veya şu veya bu şekilde ekonomi dünyasının ya da siyaset dünyasının içine sindiremediği bir olay var. Bir sorunumuz var yani. Dediler ki biz erken seçim istiyoruz. Bütün bu koşullara rağmen erken seçim isteniyorsa o zaman hepimizin düşünmesi gereken bir şey var. Neden erken seçim isteniyor. Neden? Bir başka şey daha var., Hükümet olanlar şunu şunu yapacağız ama 24 Haziran'dan sonra. Hani muhalefet bunu diyebilir 24 Haziran'dan sonra şunları yapacağım. İyi de iktidar niye bunu söylüyor bunu anlayamadım. Kararname çıkarma yetkiniz var, parlamentoda çoğunluğunuz da var. Bunları 24'ünden sonra yapacağız. İyi de niye şimdi yapmıyorsunuz? Beni endişelendiren şu; siyaset kurumu toplumu kandırmaya başlarsa güven kaybeder. Ve Türkiye'nin geldiği nokta da biraz acı olacak ama maalesef bu. Siyaset kurumu toplumun gözünde büyük ölçüde güven kaybetmiş durumda. Siyasetçiye duyulan güven neredeyse yerlerde sürünüyor. Nedeni de şu: söylemle eylem arasında derin farklılık. Söylediği ile yaptığı arasında derin bir farklılık var. Dolayısıyla siyaset kurumuna olan güven büyük ölçüde sarsılıyor. "

'TÜRK LİRASI GÜNEŞ GÖRMÜŞ KAR GİBİ ERİYOR'
Kendilerinin özgürlüğü ve demokrasiyi savunduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, bunun iş dünyası için de önemli olduğunu kaydetti. Türkiye'nin dünyada en yüksek faizle borçlanan ülke olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "Ekonomide geldiğimiz nokta iç açıcı değil. Türk Lirası güneş görmüş kar gibi eriyor. Değerini kaybediyor. Dünyada en çok değer kaybına uğrayın Türk Lirası. Ve 16 yıldan sonra geldiğimiz şu noktaya bakınız. Dünyada en yüksek faizle borçlanan ülke Türkiye. Demek ki bir şeyler yanlış gidiyor. Bir yerde hatanız var. Bu hatayı hepimizin görmezi ve düzeltilmesi lazım."

'AZİZ SANCAR TÜRKİYE'DE ÇALIŞMALI'
Türkiye'nin bölgesinin lideri olmak zorun olduğunu da söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bölgesinin derken sadece Ortadoğu'yu kast etmiyorum. Kafkasların da Balkanların da lideri olmak zorundadır. Türkiye'nin bu potansiyeli vardır. Türkiye beyin göçünü tersine çevirmek zorundadır. Bizim insanımız geleceklerini batıda değil bu ülkede aramalıdırlar. Gençlerimiz geleceklerini başka ülkelerde değil bu ülkede yakalamalılar ve aramalılar. Aziz Sancar Amerika'da değil Türkiye'ye gelmeli üretmeli, Türkiye'de çalışmalı. Bilime sırtımıza dönemeyiz. Bilime sırtını dönen toplumlar hep geri kalmışlardır" ifadelerini kullandı.

BETON EKONOMİSİ
Türkiye'nin artık üetim ekonomisine yönelmesi gerektiğini ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Ekonomide geldik bir yere takıldık kaldık. 16 yıldır yürüttüğümüz tek ekonomi var, beton ekonomisi. Bol miktarda inşaat yaptık. İnşaat bitiyor adamlar işsiz. Artık üretim ekonomisi, üretmek zorundayız. Katma değeri yüksek ürün üretmek zorundayız. Biz bütün kadrolarımızla hazırız. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Hangi alanda en iyi yetişmiş insan varsa o insanlarla beraber çalışıyoruz. Takım tutar gibi siyasi parti tutmasın kimse. Herkes oturup düşünmeli, Türkiye'nin geleceğini düşünmeli, çocuklarımızın geleceğini düşünmeli" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu daha sonra Eskişehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği'ni ziyaret etti. Ziyaret basına kapalı olarak gerçekleşti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-detay görüntüler

Haber-Kamera: Kemal ATLAN-Hakan TÜRKTAN/ESKİŞEHİR, (DHA)

Akşener: Seçilirsem o sarayda bir gün bile oturmayacağım (EK)
AKŞENER DENİZLİ'DE HALKA SESLENDİ

İYİ Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener Aydın'ın ardından geçtiği Denizli'de Özay Gönlüm Meydanı'ndan halka seslendi. Akşener konuşmasına yoğun yağıştan dolayı geç kaldığı için özür dileyerek başladı. Meydanı dolduran ve yağmura rağmen meydandan ayrılmayan yaklaşık 15 bin kişiye teşekkür eden Akşener, "Bu yola beni siz çıkardınız. Eğer aday ol dediğinizde aday olmasaymışım, eğer parti kur dediğinizde kurmasaymışız, bugün seçimlerde nasıl bir tabloyla karşı karşıya olacağımızı görecektik. Ben milletimin ferasetine güvendim. Allah bizi mahcup etmesin" dedi.

"CAHİL DESEM CAHİL DEĞİL, AHMAK DESEM AHMAK DEĞİL"
Akşener, "Ekonomi Bakanı Denizliliydi değil mi?" diye sordu. Bu sırada Akşener'in konuşması kalabalığın yuhalamasıyla kesildi. Akşener konuşmasına şöyle devam etti: "Dediniz ki: Denizli'ye bela olmasın, milletin başına bela olsun. Sanayi şehrinden gelmiş adam, 'Dolar, döviz ne işe yarar?' diyor. Cahil desem cahil değil, ahmak desem ahmak değil. Burada fabrikalar çökerken, her şeyin dolarla yapıldığı ülkede Ekonomi Bakanı çıkıyor, 'Dolarla bizim işimiz yok' diyor. Burada fabrikalar çökerken, işçi çıkarırken, her girdiğinin dolarla olduğu Türkiye'de sanayi ürünlerinin bütün girdilerinin dolarla geldiği bir ülkede Ekonomi Bakanı çıkıyor, 'Dolarla molarla işimiz yok' diyor. Hadi oradan be, hadi oradan cahil. Yalnız bir şey var. Bunun patronu var ya, o çok kızgın. Bana bir şey diyecek söyleyemiyor. Arada bir 'eyy' diyecek ama kendini tutuyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı yorgun bir şoför olarak niteleyen Akşener, "Ben diyorum ki, Sayın Erdoğan yorgun bir şoför, arabayı kullanırken kafası direksiyona küt küt düşüyor. Yorgun bir şoförün sürdüğü arabaya biner misiniz? Ehliyeti yoksa, hem ehliyetsiz hem yorgunsa? Bende diyorum ki; arkadaş yoruldun bıktın, senden biz yorulduk bıktık. Torunlarını dinle, torunlarınla zaman geçir" dedi.

"DÜNYANIN EN ZENGİN LİDERLERİNDEN BİRİ OLDU"
72 il gezdiğini ifade eden Akşener, "Şu an tam 72 il geçtim. Kızım cebinde kaç liran var. 15 yaşında cebinde hiç parası yok, sen 30 yaşındasın cebine 5 lira var. Bana diyor ki sana ne milletin cebindeki paradan sen kendi cebine bak. Patron çok kızdı, suçüstü yakalandı çünkü bir siyasetçinin öncelikle bilmesi gereken şey milletinin geliri, milletinin gençlerinin cebindeki paradır. Biliyorsunuz muhterem, bir yüzükle yola çıktı. Dedi ki 'bu yüzükten başka bir şeyim yok, Tayyip Erdoğan bu yüzükten başka bir mal mülk yapmışsa bilin ki hırsızlık yapmıştır' kendisi söyledi. Dünyanın en zengin liderlerinden biri oldu. Bir sarayda yaşıyorsun, sarayın 500 garsonu varmış, sarayın 13 günlük masrafı satılan şeker fabrikalarının bir yıllık zararına eşit. Haram zıkkım olsun. O saray hepinizin cebinden çıkan paralarla yapılan saray. Canları sıkılmasın diye at binme yerleri var" diye konuştu.

"ERDOĞAN'I KÜÇÜK EMRAH'A BENZETTİ"
Erdoğan'ı küçük Emrah'a benzeten Akşener, "Bu arkadaş büyük çılgın projeler üzerinden gidiyor. Devamlı ağlar. Ben var ya, Tayyip Bey gözümün önüne geliyor ağlayamıyorum. 2002'de seçildiğinden beri küçük Emrah, devamlı bir ağlama hali. Küçük Emrah büyüdü baba oldu bu hala büyüyemedi" dedi.
Ülkede bakan çocuklarının bir baltaya sap olamadığını da ifade eden Akşener, "Şimdi asıl mesele şu. Cebinde hiç parası olmayan halkın çocukları, ama rezidanslarda oturan, trilyonlarla oynayan kumarhanelerden çıkmayan, bir baltaya sap olamamış bakan çocukları var bu ülkede. O bakan çocuklarının yanında değil burada bulunan vatan çocuklarının yanında olacağım. 4,5 milyon insanın borçlarını sileceğiz. Bana soruyorlar. Nereden bulacaksın? O çok açık. Mehmet Şimşek var ya başbakan yardımcısı. Fakir evlerinde iftara gitmek için çok yorulmuş olan. Ben de diyorum ki, Mehmet Şimşek bu lüks arabalara biniyor ya lüks arabalara. Bütün bakanlar ve aileleri biniyor ya, kiralık onlar. Aile boyu lüks araç kiralamasına ödenen para 8 milyar Türk lirası. Yani 2018 bütçesinin yüzde 1'i. Ahan da ben bundan bulacağım kaynağı bundan. İnin aşağı diyeceğim hepsine. 8 milyar TL ile bu dediğim manadaki borçları sileceğim" dedi.

"BU ÜLKENİN GENELKURMAY BAŞKANI YARGILANDI"
Cumhurbaşkanı olduğunda Suriye'nin iç işlerine karışmayacağını belirten Akşener, "Suriye'nin içine elini soktu bizimki. 4 milyon Suriyeliyi gönderdiler bize. Cumhurbaşkanı seçilir seçilmez Suriye'nin iç işlerine karışmayı bırakacak, aramızı düzelteceğiz. Vatanlarında mutlu şekilde yaşamaları için garantisini alıp göndereceğiz. Bütün bunlar muhteremin Şam'ın Emevi Camii'nde namaz kılacağım sözünden sonra oldu. Biz Allah'ın izniyle Suriye'de iftar açacağız onlarla. Ayrıca, ekonominin içine tükürüldü, dış politikanın içine tükürüldü ama şu FETÖ meselesini konuşmak lazım. Ben 2010 yılındaki referandumda Mehmet Ali Şahin'e gittim dedim ki; böyle böyle olacak yapmayın bu işi. Sakal bıyık olmayınca kimse beni dinlemedi. Sonra ne oldu ordunun içine bir balyoz gibi bir yumruk indi. Bu ülkenin genelkurmay başkanı yargılandı. Mete Han'dan beri dünyanın tek düzenli ordusu darmadağın edildi. Zekeriya Öz'e zırhlı arabalar verildi. Ne istediniz de vermedik dedi. Kozmik odaya girildi. İlker Başbuğ yalvardı ne olur yapmayın. Bu ülkenin sırlarını paylaştık sonra çıktı dedi ki 'milletim bizi affetsin'. Bütün bunlar olurken sen bostan korkuluğu muydun? Dün itibariyle gencecik harbiyeli talebelere en büyüğü 18 yaşında. Defalarca müebbet verdiler. Hulusi Akar niye oturuyor. Madem ki bu gariban çocuklar, bu çocukların anaları bu devlete emanet etti. 15 yaşında bir gencin komutanı yürü dediği zaman, askerliği er yapanlar bilir, erlerin ceza alması mümkün mü. Harbiyeli çocukların ceza alması mümkün mü? Bu çocuklar silah çekti mi? Hayır. Bir tane görüntü yok. Hepsi de oturmuşlar istiklal marşı söylüyor. Buraya kadar sakallı kafalar kel adamlar da onlara vuruyordu. Peki 15 Temmuz bir darbedir. Ona sebep sensin Tayyip Erdoğan. Ordunun içine elini sokmasaydın, genelkurmay başkanını FETÖ'cülere uyup yargılamasaydın. FETÖ'cü generalleri terfi ettirmek için devletin generallerini hapse attırmasaydın, 15 Temmuz olur muydu? Sen hata yaptın, millet devleti sokaktan topladı. Şimdi bütün bu hataların bedelini bu millet ödüyor. Artık kandırılmak yok, artık kandırmak yok. Yahu kardeşim siz neler verdiniz bunlara? Erdoğan çıktı dedi ki, bugüne kadar ne aldatan olduk ne aldanan olduk. Hangisine inanalım kardeşim? FETÖ kandırdı, Barzani kandırdı, megri megri ağladılar Perwer'le İbrahim Tatlıses'le" dedi.

"BUNLAR ATATÜRK'Ü SİLMEYE ÇALIŞTILAR"
Askeri liseleri tekrar açacağını belirten Akşener, "Bunlar Atatürk'ü silmeye çalıştılar. Gönlünüzden silemediler. İlk iş olarak Kuleli ve Işıklar Askeri liselerini tekrar açacağım. İyi okul kötü okul, devlet okulu özel okul, zengin çocuk fakir çocuk ayrımını eğitimde ortadan kaldıracağım.
Ağlayarak beni arayan valiler oldu. Valilere, emniyet müdürlerine, kaymakamlara dediler ki PKK'lı teröristleri görmezden gel. Sonra hendekleri kazdılar. 7 bin 600 şehit verdik. Seninkiler yan gelip yatıyor, bu anaların evlatları şehit oluyor. Bütün bunlar olurken sen bostan korkuluğu muydun? Ne iş yapıyorsun Hulusi Akar? 15 Temmuz'da darbe oldu, buna sebep sensin Tayyip Erdoğan. Ergenekon, Balyoz diyerek generalleri içeri attırdınız, bunları yapmasaydınız 15 Temmuz olabilir miydi? Artık bunları yaptırmak yok, yetti gayri. FETÖ'ye yardım ve yataklık yapanlar vardır ve yargılanacaktır" dedi.
Konuşmasının ardından İYİ Parti Denizli Milletvekili adaylarını tanıtan Akşener ardırdan Denizli'den ayrıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Alandan görüntü
- Yağmurdan ve ıslananlardan görüntü
- Akşener'den görüntü
- Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN / DENİZLİ,(DHA)
=======================================

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler