HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

"Eğitimde cumhuriyet yolunun taşları, 2. Abdülhamid döneminde döşendi"

İÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cezmi Eraslan: - "2. Abdülhamid dönemi eğitimde hakikaten cumhuriyete giden yolun taşlarının döşendiği dönemdir" - "Devleti devam ettirme sürecinde de ağırlıklı olarak üzerinde durduğu konu eğitimdir. Hem müessese hem de öğrenci sayısı itibarıyla Tanzimat döneminde başlayan eğitim hamlesini zirveye çıkaran isim 2. Abdülhamid'dir" - "2. Abdülhamid'in mali sıkıntılara rağmen maarif adına yardım oluşturacak şekilde ek vergilerle eğitimi desteklemeye dönük çabaları son derece önemli"

İSTANBUL (AA) - HALİS AKYILDIZ - İstanbul Üniversitesi (İÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cezmi Eraslan, "2. Abdülhamid dönemi eğitimde hakikaten cumhuriyete giden yolun taşlarının döşendiği dönemdir." dedi.

Osmanlı Devleti'nin 34. padişahı Sultan 2. Abdülhamid, sağlık, askeri ve imar alanında getirdiği yenilikler kadar eğitim konusundaki icraatlarıyla da tarihte önemli bir yere sahip. Mekteb-i Hukuk, Sanayi-i Nefise Mektebi, Hamidiye Ticaret Mektebi Alisi, Aşiret Mektebi, Halkalı Ziraat ve Baytar Mektebi, Darulmuallim, Lisan Mektebi, Hendese-i Mülkiye Mektebi 2. Abdülhamid'in eğitim alanında açtığı eğitim kurumlarından bazıları.

İÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eraslan, 2. Abdülhamid'in vefatının 101. yılında, eğitim alanındaki çalışmalarını değerlendirdi.

Eraslan, modernleşme sürecinde Sultan 2. Abdülhamid'in müstesna bir yeri olduğunu vurguladı. Tanzimat Dönemi'nde eğitimi kitlelere yayma konusunda temel politika değişikliğine gidildiğini aktaran Prof. Dr. Eraslan, "Bu çerçevede Mekteb-i Tıbbiye ile başlayan ve akla dayalı bilgiyi esas alan eğitim anlayışı söz konusu. Osmanlı, 1827 Mekteb-i Tıbbiye ve 1834 Mekteb-i Harbiye ile hem sağlık hem de askeri alanda yeni bir dönemi başlatıyor." diye konuştu.

Eraslan, bu çerçevede akli bilgi ya da anlayış literatürünün olduğu gibi Osmanlı eğitim kurumlarına aktarıldığını dile getirerek, bu dönemde rüştiye okullarının ülke genelinde yayılmasına ağırlık verildiğine dikkati çekti.

- "Ağırlıklı olarak üzerinde durduğu konu eğitim"

Prof. Dr. Cezmi Eraslan, 2. Abdülhamid'in iflas etmiş ekonomiyle 1876'da devraldığı devleti 33 yıl idare ettiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Devleti devam ettirme sürecinde de ağırlıklı olarak üzerinde durduğu konu eğitimdir. Yani hem müessese hem de öğrenci sayısı itibarıyla Tanzimat döneminde başlayan eğitim hamlesini zirveye çıkaran isim 2. Abdülhamid'dir. 2. Abdülhamid dönemi eğitimde hakikaten cumhuriyete giden yolun taşlarının döşendiği dönemdir. Bu dönemde ağırlıklı olarak neredeyse her bir sancak merkezine bir idadi mektebi kurularak, eğitim ülke geneline yayılma şeklinde tezahür ediyor ki cumhuriyet döneminin ilk liseleri, Abdülhamid dönemi idadilerinin cumhuriyet dönemine aktarılmış şeklidir. 2. Abdülhamid'in mali sıkıntılara rağmen maarif adına yardım oluşturacak şekilde ek vergilerle eğitimi desteklemeye yönelik çabaları son derece önemlidir."

Osmanlı Devleti'nde 1895'te çok sayıda okul açıldığını kaydeden Eraslan, 2. Abdülhamid'in okullarda verilen eğitimin İslami esaslara uygun olarak yürütülmesinin kontrolü için rüştiyelere ve bazı idadilere müfettiş atadığını belirtti.

Eraslan, Osmanlı Devleti'nde eğitimin sadece okulla sınırlı olmadığına vurgu yaparak, 2. Abdülhamid'in hem şehir merkezleri hem de taşra için yaygın ve kitle eğitimine ağırlık verdiğini ifade etti.

2. Abdülhamid'in konar göçer aşiretlerin iskan ve eğitimi konusunda da büyük çabası olduğuna işaret eden Eraslan, çocukların eğitimi için dolgun maaşlarla gezici müderrisler görevlendirdiğinin altını çizdi.

- "Köy Enstitüleri, 2. Abdülhamid'in prototipini tarif ediyor"

Cezmi Eraslan, 2. Abdülhamid'in üzerinde çok durduğu konulardan birinin de ameli (uygulamalı) eğitim olduğunu anlatarak, "Cumhuriyet döneminde de bunun üzerinde çok durulmuştur. 1940'ta hayata geçirilen köy enstitüleri, 2. Abdülhamid'in prototipini tarif eden bir eğitim sistemidir. Ameli eğitim, dört işlem ve Akaid-i İslamiye. 1820'de başlayan, her şeyin önüne aklı koyan pozitivist yaklaşımın bu tarihten sonra kontrol edilmesi söz konusu oluyor." ifadelerini kullandı.

2. Abdülhamid döneminde kız çocuklarının da eğitimine önem verildiğini vurgulayan Eraslan, şunları kaydetti:

"Osmanlı tarihinin en canlı eğitim dönemi 2. Abdülhamid dönemidir. Bu dönemdeki eğitim, içinde bulunulan yokluklar dolayısıyla önemlidir. 2. Abdülhamid döneminde Islahat Fermanı'ndan sonra Osmanlıcılık düşüncesi, gayrimüslim Osmanlı vatandaşlarının kendi eğitimleri ve ülke genelinde yabancı okulların yanında yabancı kültür, eğitim ve sağlık müesseselerinin hızla artması, birtakım misyonerlik faaliyetlerinin engellenememesi gibi noktada 2. Abdülhamid'in bir tavrı olarak ortaya çıkıyor. Türk İslam eserlerinin ve müesseselerinin, yıkık dökük olanların tamirlerini, eksik olan yerde yeniden yapılması gibi bir seferberlik başlatıyor. Hristiyan dünyasının saldırısına karşı kültürel, dini ve sosyal manada kendi değerlerine sahip karşı duruş söz konusudur."

Eraslan, 2. Abdülhamid'in onarılan camilerin yanına mutlaka okul yaptırdığını aktararak, açılışlarının ya doğum gününe ya da tahta çıkış tarihine denk gelecek şekilde gerçekleştirildiğini söyledi.

- "2. Abdülhamid doğru anlaşılması gereken biri"

Prof. Dr. Eraslan, 2. Abdülhamid'in dünyadaki gelişmelerden haberdar olduğunu belirterek, "Eğitim zihniyeti itibarıyla ve ülkede uygulanması açısından baktığınızda hakikaten son derece çağdaş, dünyadaki gelişmeleri takip eden ve Osmanlı mülküne uygulayan bir padişah. O yüzden hakikaten iyi ve doğru anlaşılması gereken bir adam." dedi.

2. Abdülhamid döneminde inşa edilen eğitim kurumlarından bahseden Eraslan, "Haydarpaşa'daki Mektebi Tıbbiye onun dönemindeki eserdir. 2. Abdülhamid'in Beyazıt'ta işitme engelliler için yaptırdığı ve halen faaliyette olan okul var. Engelli çocuklarımızın eğitimi için müesseseler açan bir padişah. Ayrıca bu dönemde Sana'da (Yemen) açılan bir sanayi mektebi söz konusudur. Mekteb-i Hukuk ve aşiret mektepleri açıldı. Batı dünyasını takip edebilmek için lisan mektebi 2. Abdülhamid'in uygulamaya koyduğu işlerden biridir. Askeri idadiler, Kütübhane-i Umumi 2. Abdülhamid'in eseridir. O dönemde açılan okulların neticesini bugün halen görüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Cezmi Eraslan, 2. Abdülhamid'in eğitimi, toplumu her yönüyle eğitmek şeklinde hayata geçirdiğini, bunu devletin varlığı ve devamlılığı için teminat olarak değerlendirdiğini sözlerine ekledi.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler