Rizeli ev hanımı Gürcistan’da tuzağa düşürülerek cezaevine atılan kocasını kurtarmak için başlattığı hukuk mücadelesi sonucunda, bir çok diplomatın başaramadığını başarıp 130’a yakın Türk tutuklu ve mahkumu özgürlüklerine kavuşturdu.
TÜRKİYE'DE YAŞANMIŞ EN GARİP OLAYLARI GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN!
Rizeli Nuriye Kaputoğlu (43) son dört yıl içerisinde yaşadıkları ve başardıkları ile dikkat çekiyor. Dört yıl öncesine kadar normal bir yaşantısı olan iki çocuk annesi Kaputoğlu, evinde dikiş dikerek bir çok Rizeli kadın gibi, çay toplayıp, bağ bahçe işleri ile ilgileniyordu. Sıradan bir yaşantısı olan Kaputoğlu’nun hayatı 4 yıl önce kocası Hamza Kaputoğlu’nun Gürcistan’da tuzağa düşürülerek cezaevine konulması ile değişti. Hamza Kaputoğlu, tedavi için gittiği Gürcistan’da bir çok Türk’ün başına geldiği gibi aracına eroin konularak cezaevine atılırken, serbest kalması karşılığında ailesinden yüklü bir para istenildi.
SINIRDA TRAFİĞİ DURDURDU
Eşinin hapse girmesinin ardından Nuriye Kaputoğlu kocasını kurtarmak için Türkiye’de çalmadık kapı bırakmadı. Tüm kapılar Kaputoğlu’nun yüzüne kapatılınca çaresiz ev hanımı kendisi gibi Gürcistan mağduru aileleri toparlayarak 'Mağdur Aileler Derneği'ni kurdu. Derneğin başına geçen Rizeli ev kadını ilk olarak Sarp Sınır Kapısı’nda bir eylem düzenleyip saatlerce iki ülke arasındaki trafiği durdurarak gündeme geldi.
ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTÜNÜ ÇÖKERTTİ
Kaputoğlu’nun bu eyleminin ardından Türkiye ve Gürcü yetkililer Nuriye Kabutoğlu ile görüşmelere başladı. Rizeli ev kadını biranda iki ülke arasındaki diplomatik görüşmelerin köprüsünü oluşturdu. Kaputoğlu, her iki ülkenin başbakanları, bakanları, elçileri ile görüşmelerde bulundu. Yapılan görüşmeler neticesinde Gürcistan’da Türkler'e tuzak kuran içerisinde çok sayıda devlet görevlisinin bulunduğu bir organize suç örgütünü çökertildi 130’a yakın Türk tutuklu ve hükümlü ise bunun ardından serbest kaldı. Gürcistan cezaevlerinde koşullar çok kötü olduğu için çok sayıda Türk hükümlünün Türkiye’ye nakli sağlandı. Kaputoğlu kurduğu dernek ile halen Gürcistan’da mağdur olan ailelerin yardımına koşuyor.
Dört yıl önce sıradan bir yaşantısı bulunan Nuriye Kaputoğlu şu günlerde sürekli iki ülke arasında mekik dokuyarak, iki ülke arasındaki kanun uyuşmazlıklarının çözümünde aracılık ediyor. Dernek faaliyetlerini aksatmadan mağdur insanların yardımına koşmaya devam eden Kaputoğlu, aynı zamanda Rize Şehir Merkezi’ndeki evinde dikiş dikmeye devam eriyor. Güneysu ilçesindeki köyünde ise bağ bahçe işlerini aksatmadan sürdürüyor. Bunların yanında, Rize-Ankara ve Gürcistan arasında temaslarını aksatmadan devam ettiriyor.
“MÜCADELEM BİTMEYECEK”
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Nuriye Kaputoğlu, çaresizliğin ve yalnızlığın ne olduğunu bildiği için mağdur insanların yardımına koşmaktan kendini alıkoyamadığını söyledi. Kaputoğlu “2010 yılında başımıza talihsiz bir olay geldi. Gürcistan’da Türklere karşı kurulan bir tuzak ve ciddi bir haksızlık vardı. Ben sadece kendi kocamı kurtarmaya çalışmayıp tüm vatandaşlarımıza yardım edebilmek için yaşanan haksızlığı bir devlet meselesi haline getirdik.
Gürcistan’da mağdur olmuş tüm vatandaşlarımızın sesi olmaya çalıştık. Çok güzel sonuçlara ulaştık. Ben çayını toplayan, lahanasını ve fasulyesini eken bir insanım. Ancak yeri geldiğinde elini masaya vurmasını bilen de bir insanım. Biz Nene Hatunlar'ın torunuyuz. Bizim içimizde yaradan korkusu ve adalet duygusu var. Bu nedenle mücadele verdik. Ben kocamı kurtardıktan sonra diğer mağdurları kaderine terk edemezdim. Çünkü beni de kaderime terk etmişlerdi. Bana ne dersek bir gün bize de birileri bana ne der. Ben kimseyi kaderine terk edemezdim. Elimden geldiği kadar onlara yardım etmeye çalıştım. Mücadeleme de devam edeceğim.Gürcistan ile Türkiye arasında halen devam eden sorunlar var. Ben her iki taraf ile de görüşmelere devam ediyorum. Konsolosluklar ile büyük elçilerimiz ile bakanlarımız ile görüşüyorum.”dedi.
Kaputoğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile ilgili olarak düşüncelerini ise şu şekilde anlattı. “Kadın anadır. Her gün Dünya Kadınlar Günüdür. Her gün kadınların. Ancak elbette yılda bir gün de olsa kadınlarımızın bu şekilde hatırlanmaları güzeldir” dedi.
(İHA)