HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

''Uçabildiğiniz kadar uçun''

Abdullah Gül, Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü'ne katılan yerli ve yabancı yatırımcılara "Ticaret için hava yolunu kullanın. Uçabildiğiniz kadar uçun yeter ki fizibıl olsun." çağrısında bulundu.

Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON)'nun Ekonomi Bakanlığı koordinasyonunda Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile ihracatçı birlikleri desteğinde organize ettiği Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü 2012 programı başladı.

Toplam 130 ülkeden bin 470 girişimcinin konuk olacağı programın açılış törenine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın yanı sıra TUSKON Başkanı Rızanur Meral, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ile ihracatçı birliklerinin başkanları katıldı.

Açılış töreninde söz alan Abdullah Gül, Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü 2012 dolayısıyla TUSKON, TİM ve Ekonomi Bakanlığı'na teşekkür etti.

Programla dünyanın dört bir yanından yatırımcının İstanbul'da buluştuğunu aktaran Gül, "Temenni ederim bu organizasyon hem ticaret hem hem ziyaret olsun.Bu vesile ile pek çok ülkeden yatırımcı Türkiye'yi iyi tanıyacak, kültürünü, tarihini iyi bilecektir." dedi.

Ticaret Köprüsü için İstanbul'a gelen yatırımcıların pek çok şehri görme imkanı bulacağını aktaran Gül, şunları kaydetti:

"Oralarda aile geleneğimizi, konuk severliğimizi ortaya koyacağız. Bundan memnuniyet duydum. Sizler de Türkiye'den giderken güzel intibalarla gidersiniz. Duydum ki 7 sene içinde ticaret köprülerinin 24.'sünü hayata geçiriliyor. Bu anlamda hem TUSKON'u hem Ekonomi Bakanlığı'nı tebrik ediyorum. Tarihte ticaret insanların birbirini tanımalarını, birbiri ile yardımlaşmalarını mümkün kıldı. Ülkeler arası dayanışmayı artırdı. Yani ticaret harbi bir köprü görevi gördü. "

Türkiye'nin tanınırlığının arttığına işaret eden Gül, Ticaret Köprüsü programında yerini alan yatırımcılara şöyle seslendi:

"Türkiye son senelerde dünyada daha fazla bilinir olmuştur. Bölgesinde de uluslararası arenada da dedikleri ve yaptıkları ile takip edilmektedir. 35.44 Bunda dış siyasetin önemli rolü var. Bizler, gerek bölge ile gerek dünyanın en ırak yerleri ile bağları güçlendirme gayretindeyiz. 2006'da bütün Afrika'da temsilciliklerimizin sayısı 12 idi, 12 büyükelçiliğimiz vardı. Memnunum bu sayı şu an 34'ü buldu. Yani 3 misli arttı.

Türkiye olarak dünya ile diyalogumuzu artırmayı hedeflerken altyapıyı da oluşturuyoruz. Tüm ülkelerde ekonomik ve ticari bağların dayanağı hukuki yapıyı da tamamlıyoruz. Bu minvalde ülkelere gidip geldiğimizde pek çok anlaşma yapıyoruz. Bunlar zaman zaman serbest ticaret anlaşması, zaman zaman yatırımların karşılıklı korunması anlaşması, zaman zaman vergi muafiyeti anlaşmaları, zaman zaman ulaştırma zaman zaman da turizm anlaşmaları oluyor. Bu anlaşmalarla tüccarların, sanayicilerin ve müteşebbislerin rahat yürüyeceği yolları açıyoruz.

Serbest ticaret anlaşması veya yatırımların korunması anlaşması imzalandığında girişimciler daha rahat davranıyor. Vergi muafiyetleri maliyetlerini indiriyor. Bunlar yatırımcılar için yapılıyor. Başından beri iş dünyası ile barışığız önem veriyoruz. Ülkelere gidip gelirken girişimcileri yanımıza alıyoruz. Ziyaret ettiğimiz ülkelerin cumhurbaşkanları ile forumlar yapıyoruz. Bu, zaman zaman Kongo, zaman zaman Bangladeş, zaman zaman Uganda, zaman zaman da Japonya oluyor. Daha çok ticaret yapılsın, daha çok bir arada olunsun diye bu toplantıları yapıyoruz."

Cumhurbaşkanı, ekonomik faaliyetleri siyasi faaliyetlerden ayırmanın kolay olmadığından söz ederken; "Onun için büyükelçilere siyasi faaliyetlerden çok ekonomik faaliyetlerle ilgilenmeleri talimatı verdik. Büyükelçiler, bulundukları ülkede Türkiye'den bir şirketin yatırımını devlet şirketi yatırımı gibi yakından takip ediyorlar. Yine bulundukları ülkede yabancı tüccarın Türkiye ile işi varsa onların işini kolay kılıyorlar." ifadelerini kullandı.

Ulaşımın artık ağırlıklı hava yolu ile yapıldığına temas eden Abdullah Gül, yatırımcılara "Anlaşmaları yapmak, bu alışverişleri yapmak için uçaklarla gidecek, yolculuk edeceksiniz. Bunu kolaylaştırmak için THY'ye verdiğimiz istikamet var. Diliyoruz ki sizler uçabildiğiniz yere kadar uçun yeter ki fizibıl olsun." davetini yaptı.

İstanbul'un dünyanın dört bir yanından tüccar ile sanayiciyi bir araya getirdiğini anlatan Gül, şehirde aynı anda pek çok organizasyonun yapıldığını dile gtirdi. Otellerin yatırımcılar tarafından doldurulduğuna işaret etti.

Türkiye'nin karşılık beklemeden pek çok ülkede okullar, hastaneler açtığını bildiren Gül, sözlerini şöyle tamamladı:

"Dil, din, ırk ve renk ayrımı yapmadan yerin altından su çıkarıp o suyu o beldeye bırakıyoruz. Bu faaliyetlerin toplamı Türkiyeyi en çok gururlandıran alanlarındadır. Bakın senelik insani amaçlı harcamalarımız 2 milyar doları geçmektedir. Bunlar karşılık beklemeden yapılmaktadır.

Bizler ticaret yapmalıyız ardından yatırıma geçmeliyiz. Türkiye'den yatırımcıları diğerlerinden ayıran önemli bir detay var. Bizler, Afrika'ya gittiğimizde sadece ticaret yapmayız yatırım da yaparız. Yatırımla istihdam yaratır, know how götürürüz. Kazan kazan anlayışını uygularız. Kimileri gibi bir şey bırakmadan oranın en kıymetli madenlerini alıp götürmeyiz. Biz gittiğimiz yerlere bir şeyler bırakırız. gittiğimiz yerlerde ekonomik faaliyetlerin olmasını arzu ederiz. bu anlayışla ekonomik birliktelik oluştururuz. Evet, böylece yatırımcılar da bu anlayış içinde tanışıklıklarını ortaklıklara dönüştürmeli, hem Türkiye'ye hem ülkelerine faydalı olmalı."

Törende daha sonra TUSKON Başkanı Rızanur Meral tarafından Cumhurbaşkanı Gül adına Afrika'da okuyan bir öğrenciye burs verileceği açıklandı.

Gül, Meral'in bu sözlerine karşılık "Bir öğrenci yetmez 10 öğrenci yap." önerisini getirdi. Ardından bu sayıyı 25'e çıkaran Gül'ün bu tavrı Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü'ne katılanlardan alkış aldı.

(CHA)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler