BİZE ULAŞIN
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde önemli açıklamalarda bulundu. Dün, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, terör örgütü PKK/YPG’nin roketli saldırı düzenlediği Gaziantep’in Karkamış ilçesinde bir grup vatandaş tarafından protesto edilmişti. Özdağ’ın protesto edilmesinin ardından vatandaşlar ile Zafer Partililer arasında arbede çıkmış, gerginlik, polisin araya girmesi ile son bulmuştu. Erdoğan, bu konuyla ilgili dikkat çeken ifadeler kullandı.
Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları;
Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'nde kadınların yanında olduğumuzu tekrar ifade ediyorum. Tek bir kadının bile şiddete uğramasına asla rıza gösteremeyeceğiz. Kadın insanın yarısıdır. Kadına şiddet uygulayarak onurunu zedeleyen bir toplum insanlığından vazgeçmiş demektir. Tarih boyunca olduğu gibi bugün de her yanlış uygulamayı bir saldırı olarak görüyoruz. Rabbimiz insanlarına yönelik emirleri bildirirken hep erkekler ve kadınlar olarak belirtiyor.
Toplumsal hayatın temel direği kadındır. Bunun için kendi kalkınma planlarımızın merkezine güçlü kadın güçlü Türkiye ilkesini yerleştirdik. Hak fırsat ve imkan adaleti fırsatına dayalı olarak kendilerine ve ülkelerine fayda sağlayan bireyler haline getirmek istiyoruz. Ülkemizde bu dpoğrultuda çok öenmli mesafe kat ettik. Türkiye'nin geçtiğimiz 20 yılda şiddet meselesi başta olmak üzere kadınlarımızın hakları konusunda gösterdiği başarı en önemli amirdir.
Aile ve Sosyal Hizmetler, Adalet ve İçişleri olmak üzere diğer ilgili tüm kurumlarımız samimi şekilde bu konudaki çalışmalarını sürdürüyor. Toplumun her kesimini çalışmalarımızın içine katıyoruz. Bu faaliyetlerin hepsini de kadınlarımızla birlikte çocuklar başta olmak üzere Aile kurumunu da koruyacak şekilde sürdürüyoruz.
Bilhassa kadına yönelik şiddetin önlenmesi için cinsel şiddet ve bağımlılık gibi konulardaki mücadelede de altyapımızı güçlendiriyoruz. Toplumsal farkındalığı artırmayı hedefliyoruz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kurumsal himayemiz altında milletimizin tamamını kuşatan bir seferberlik ruhuyla çalışmalarımıza devam edeceğiz. Değerli misafirler kadın diğer vasıflarının yanısıra iyi bir öğretmendir. Üstelik kadının öğretmenlik vasfının tezahürlerini kendi evlatlarının yanında tüm çocuklar üzerinde görmek mümkündür. Bugün ülkemizdeki öğretmenlerin yüzde 60'înın, akademisyenlerin yarıya yakınının kadınlardan oluşması bunun en önemli göstergelerindendir.
Terör örgütü saldırdığı kadın öğretmenlerimizi ve çocuklarımızı alçakça katletmiştir. Dünyanın başka yerinde böyle durum olsa günlerce aylarca gündem olur, tepkilerin ardı arkası kesilmezdi. Söz konusu Türkiye olunca timsah gözyaşı kabilinden çıkışların yanında ne siyasilerden ne de insan hakları örgütlerinden kayda değer bir ses çıkmıyor. Nerede bunlar?
Terör örgütleri olduğunda ta kandile kadar çıkan bu batı STK'ları maalesef Türkiye'de Diyarbakır annelerini ziyaret etmeye yanaşmamışlardır.
Bunun parlamentomuzdaki uzantılarını görmezden gelemeyiz. Onların demokrasi adına söyleyecekleri hiçbir söz kalmamıştır. Biz kimin kim olduğunu gayet iyi biliyoruz. Bunların neyin peşinde olduğunu da gayet iyi biliyoruz. Parlamento kürsüsünde fırsattan istifade kullandıkları cümlelerin bizim indimizde hiçbir kıymeti yoktur. Kadın ve çocukları katledip dağda dolaşanlar bu milletin temsilcisi olamaz. 2023 seçimlerini bu anlamda çok önemli buluyorum. İnanıyorum ki benim milletim Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Boşnak hep birlikte bunlara en güzel demokratik cevabı verecektir.
Tabi bu kadınlarımızın iradesiyle başlayacak ve gerçekleşecek. Kale içeriden fethedilir. Bu kaleyi düşürmeyecek, bu fethi inşaAllah gerçekleştireceksiniz.
Kadına şiddetle sıfır toleransla yaklaşıyoruz. Terör örgütünün insan canına, özellikle de kadınlara yönelik sapkınlık ve şiddetine aynı tepkiyi vermenin bir borç olduğunu söylüyoruz. Buna sessiz kalanlar dökülen kana, işlenen insanlık suçuna ortaktır. Ne ana muhalefet ne yavrusu konuştu mu? Hayır! Konuşacak sözleri yok da onun için.
İşte ben Taksim'de şehit edilen 3 yaşındaki yavrumuzun kanını yerde bırakmayalım derken aynı zamanda sandıkta da bırakmayalım. Önümüzde kar var. Kar kış demeden koşacağız. Ve inşaAllah 2023 bunlar için bir son olacak. Benim buna inancım var.
İşte particiklerden bir tanesi. Dün Gaziantep, oradan Karkamış'a geçmiş. Karkamış'ta kalkmış orada mülteci kardeşlerimizle ilgili birkaç laf etmeye kalkınca -tabii ferasetiyle konuşur benim halkım, benim milletim- 'Bugün bunun yeri değil, lütfen, bak Büyükşehir Belediye Başkanı dün buraya geldi, siz de bugün burada, lütfen siyaset yapmayın.' deyip kovdular ve o da gidip bir dükkana sığdı. Daha dur, bu iyi günleriniz, iyi günleriniz.
