HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Kılıçdaroğlu'ndan provokasyon açıklaması: Ülkücüler içinden hükümete yakın bir grup kullanılacak

Adalet Yürüyüşü'nü sürdüren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, provokasyon iddialarına ilişkin Murat Yetkin'e konuştu. CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Ülkücüler içinden hükümete yakın bir grup bu amaçla kullanılacak. İstanbul’a yaklaşılan bir noktada üzerimize saldırtacaklar. Polisin bu saldırıyı önleyeceğini bekleriz. Görünüşte saldırıyı hükümet yaptırmamış, bizim Adalet Yürüyüşünden tahrik olmuş bir grup yapmış olacak" ifadelerini kullandı.

Hürriyet gazetesi yazarı Murat Yetkin'in 'Kılıçdaroğlu 'provokasyon duyumunu' açıkladı' başlıklı yazısı şöyle:

'NUMAN KURTULMUŞ UYARDI'

Başbakan Binali Yıldırım, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Adalet Yürüyüşünü” darbecilerin, teröristlerin işine yarayan “Gaflet Yürüyüşü” ilan ederken, Kılıçdaroğlu da önceki gün söz ettiği “provokasyon duyumunun” ayrıntılarını açıkladı.

Dün, yani 4 Temmuz’da Adalet Yürüyüşünün 20’nci gününde İzmit’te konuştuğumuz Kılıçdaroğlu, “Aslında dün [3 Temmuz] Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ‘İstanbul girişinde provokasyonlara karşı dikkatli olmamızı uyararak bunu bir şekilde söyledi” dedi.

'ÜLKÜCÜLER İÇİNDEN HÜKÜMETE YAKIN BİR GRUP BU AMAÇLA KULLANILACAK'

“Bizim duyumlarımıza göre” diye devam etti: ”Ülkücüler içinden hükümete yakın bir grup bu amaçla kullanılacak. İstanbul’a yaklaşılan bir noktada üzerimize saldırtacaklar. Polisin bu saldırıyı önleyeceğini bekleriz. Görünüşte saldırıyı hükümet yaptırmamış, bizim Adalet Yürüyüşünden tahrik olmuş bir grup yapmış olacak. Bu da hükümetin eline yürüyüşümüzü İstanbul’a ulaşmadan “toplum kutuplaştı, kamu düzeni tehdit altında” diyerek Olağanüstü Hal gerekçesiyle yasaklama bahanesi verecek.”

'BİZ KİMSEYİ SOKAĞA ÇIKMAYA ÇAĞIRMADIK'

Konuşmamız zaman zaman indiren sağanak yağmur altında yürürken devam etti.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın yürüyüşe yönelik eleştirileri, örneğin “insanları sokağa dökme”, “adaletin sokakta aranmasının yanlışlığı”, “15 Temmuz yıldönümü öncesine gelmesindeki kasıt” eleştirilerini hatırlattım.

Şu yanıtları aldım:

- “Biz kimseyi sokağa çıkmaya çağırmadık. Ben çıktım, ben yürüyorum dedim. Pek çok siyasi görüşten, toplumun pek çok kesiminden şu ya da bu şekilde haksızlığa uğradığına inanan da buna katıldı. Ne CHP bayrağını, ne sloganlarını kullanıyoruz; yalnızca “Hak, hukuk, adalet” diyoruz. Hatta ben anonslarda CHP Genel Başkanı sıfatını dahi kullandırmıyorum, sadece düz ismim söyleniyor.

'ÜLKE PARTİ DEVLETİNE DÖNÜŞTÜ'

- “15 Temmuz darbe girişimine daha ilk dakikadan karşı çıktık, çıkıyoruz da. Ama hükümetin 20 Temmuz’da [Olağanüstü Hal ilanı ile] yaptığı adalet sistemine bir darbeye dönüştü. Ülke de parti devletine…

- “Sokakta demokrasi çağrısı yapmak meşru ise ki meşrudur, o zaman sokakta bizim yaptığımız gibi tamamen barışçı bir şekilde adalet çağrısı yapmak da meşrudur. Hükümet yürüyüşümüzü engellemeye çalışacağına toplumdaki adalet ihtiyacını dile getirişimize kulak verse daha iyi eder.”

Peki, yürüyüş kazasız belasız tamamlanıp 9 Temmuz’da miting yapıldıktan sonra ne olacak. (Bu arada, yürüyüşün güvenliği konusunda İçişleri Bakanlığının, Emniyet Genel Müdürlüğünün şu ana kadar ve gözlediğimiz kadarıyla işini gayet iyi şekilde yaptığını söyleyebiliriz. Polisler de kitleyle birlikte aynı koşullarda yürüyor ve düzeni CHP yetkilileriyle işbirliği içinde sağlıyorlar; en azından düne kadarki tablo bu.)

Yürüyüşün ne sonuç getireceği konusunda Kılıçdaroğlu’nun söyledikleri ise şöyle:

- “Bu yürüyüşün sonucu, Türkiye’de çok şey değişecek, değişmeli. Adalet duygusu toplumun tüm kesimlerine sirayet etti, bütün dünyada Türkiye’de adaletin olmadığı yönündeki kanı pekişti, hükümetin kendisini sorgulaması lazım.

- “Bu insanlar sıcakta, soğukta, yağmurda, çamurda, siste niye yürüyorlar? Bizi eleştireceklerine, oturup düşünmeleri lazım… Şu anda iktidar kanadının bir kesimi bu tartışmaları kendi iç dünyasında yapıyor.”

Ve bir de çok merak edilen bir soru. Kılıçdaroğlu 69 yaşında ve kavurucu güneşten sağanak yağmura dek değişen koşullarda son 20 gündür günde yaklaşık 20 kilometreyi nasıl yürüyebiliyor?

İşte yanıtı:

“Bana bir ay önce ‘Ankara ile İstanbul arasında yürüyüş yapar mısın?’ deselerdi itiraz ederdim. ‘Siz aklınızı peynir ekmekle mi yediniz, 450 km yürünür mü?’ diye. Ama Türkiye’de yaşadığımız olaylar bu yürüyüşe ortam hazırladı.

“Gerçekten kararlıyım. Bir davaya inanıyorsanız sizin ruhunuz, manevi ikliminiz buna hazır hale geliyor ve önünüzde hiçbir engel olmadığını görüyorsunuz.”


En Çok Aranan Haberler