BİZE ULAŞIN
YALOVA (İHA) - Partisinin Yalova il teşkilatında basın açıklaması yapan İnce, Türkiye'nin NATO'dan talep ettiği Patriot savunma sisteminden bahsederek, Türkiye topraklarının NATO toprağı olmadığını dile getirdi. Yabancı kuvvetlerin ülkeye girişinin Meclis onayı gerektirdiğine savunan İnce, "Petriot füzelerinde maliyet bizim, tetik NATO’nun. Kurbanlık üretemedik, Angus ithal ettik. Samanı saklayamadık, saman ithal ettik. Ve en son NATO Genel Sekreteri Rasmussen Patriotların komutasının NATO’da olacağını, maliyetinin ise Türkiye tarafından karşılanacağını söylediğinde inanın dudaklarım uçukladı. Hüseyin Çelik başka bir şey söylüyor, Başbakan başka bir şey söylüyor. Orada İsrail’i korumak için Anayasa'ya rağmen yaptıklarının hesabını bir gün Yüce Divanda verecekler. Bunu böyle bilsin herkes. Anayasa'nın 92. maddesi çok nettir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin yurt dışına çıkışı ya da yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’ye girişi Meclis'in iznine tabidir. Oradaki tesis NATO tesisi değildir, bir Amerikan tesisidir. Ve Amerikan tesisinde Amerikan askerleri vardır. Ve bu Anayasa'ya aykırı. Meclis'ten izin alınmadan yapılmıştır. Bu Yüce Divanlık bir suçtur. Gün geldiğinde bunun hesabını AKP verecek. Türkiye Cumhuriyeti’nin toprakları da bir NATO toprağı değildir. Bu ülkenin insanları NATO’nun bir parçası değildir. Biz NATO’ya üye olabiliriz. Bu topraklar bedel ödenerek, kan dökülerek alınmıştır. Bunun bedelini ödeyen insanların torunlarına, 'Bu topraklar NATO toprağıdır' demek hakarettir. Biz CHP olarak Türkiye Cumhuriyeti topraklarının NATO toprağı olmasını kabul etmiyoruz ve bunu Başbakana aynen iade ediyoruz" ifadelerini kullandı.
TBMM tarafından Türkiye'nin ilk kamu başdenetçisi olarak görevlendirilen Nihat Ömeroğlu'nu da sert bir dille eleştiren CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, "Yeni bir kamu başdenetçisi atandı. Kamu adına devleti, başbakanı, bakanları denetleyecek, hükümeti denetleyecek, idareyi denetleyecek. Bağımsız ve tarafsız olması gereken birisi. Başbakan oğlunun nikah şahitliğini yapıyor. Oğlu Türk Hava Yolları'nda yüksek maaşla çalışıyor. Böyle bir kişi başlarken daha ofsaytla başlar. Bu arkadaş ayrıca Pınarhisar'da hakimlik yapmış. Acaba Başbakanın hapishane günlerinde mi onu bilmiyorum. Onu da araştırıyorum. Bu kişiden tarafsız, bağımsız olması beklenebilir mi? Kamu başbenetçisi AKP'nin teşkilat başkanı gibi görev yapacaktır" şeklinde konuştu.
Okullarda kıyafet serbestliği getirilmesi konusunu da değerlendiren İnce, "Ne yazık ki siyaset artık çocuk bedeninden oy devşirmeye dönüşmüştür. Kadının giyim kuşamından başlayan oy devşirme, çocuk bedenine kadar uzanmıştır. Biz zamanlar ezilmişlerin, mazlumların temsilcisi olduğunu söyleyen Başbakan, bugün, 'Bırakın herkes ekonomik gücüne göre giyinsin' diyor. Başbakan bu ülkedeki gelir dağılımında müthiş bir adaletsizlik olduğunu bilmiyor mu? Birileri yüz elbise alırken, diğerlerinin bir elbise alamayacağını bilmiyor mu? Önlüğü savunmuyorum ama önlüğün bu ülke şartlarında birçok yararı da vardır. İlk olarak çocukların güvenliğini sağlıyor, yabancı madde kullanımlarını azaltıyor, aidiyet duygusunu artırıyor, zenginle yoksulu eşitliyordu. Türkiye'de çocukların zorla örtüldüğü bir Türkiye'ye doğru hızla gidiyoruz. Burada sivil topluma ve velilere iş düşmektedir. Anneler sesinizi çıkartın, diyorum" açıklamasını yaptı.
Basın mensuplarının sorularını da cevaplayan İnce, taciz iddialarına ise Felak Suresi ile cevap verdi. İnce şunları söyledi:
"Fincancı katırlarını ürküten herkesin başına kötü şeyler gelebilir. Ben buna hazırlıklıyım. Susmam. Başıma gelecek ne varsa hepsine hazırlıklıyım. Konu benim bilgimde değil. 3 senedir devam eden bir konu. Ben tüm söyleyeceklerimi söyledim. Bundan sonrası avukatımın ilgi alanına giriyor. Size bir surenin Türkçe mealini okuyayım, 'Hasetçinin kötülüğünden, yarattıklarının şerrinden sabahı ortaya çıkartan Rabb'e sığınırım.' Ben önce adalete sığınırım, sonra da Allah'a sığınırım. Yapacağım bir şey yok. Ben adalete sığındım. Gidip davamı açtım. Yargı en doğru olanı söyleyecektir. Ne bana inanılsın ne de başkalarına inanılsın."
