Felç, dünya üzerinde sıklıkla yaşanan ve sakatlığa, ölüme sebep olabilen ciddi bir sağlık problemidir. Felç aniden geliştiği için birçok kişi inmenin neden kaynaklandığı anlamaz ve doğru müdahale edemez. Ancak inme geçiren kişilerle yapılan çalışmalarda bu kişilerin çoğunun felç geçirmeden önce aynı belirtiyi yaşadığı öğrenildi. Uykuda kendini gösteren bu belirtiyi yaşayanların yarısından fazlası durumun ciddiyetini fark etmiyor.
İnme için önemli bir risk faktörü olarak kabul edilen şiddetli uyku apnesi, vakaların yüzde 80'inden fazlasında teşhis edilememektedir. Bu yılın başlarında, Uyku Apnesi Organizasyonu, inme geçirdikten sonra hastaların yüzde 70'ine kadar uyku apnesinin ortaya çıktığını belirtti. Uykuda solunum bozukluğunun bazı durumlarda durumdan önce geldiğine dair kanıtlar da vardır, bu da bunun bir risk faktörü olabileceğini düşündürür.
Uyku apnesi, insanların uyku sırasında kısa süreliğine nefes almamasına neden olan bir hastalıktır. Apne adı verilen bu dönemler genellikle 10 ila 30 saniye sürer ve bazen her gece 100 defaya kadar çıkar. Aslında, uyku apnesi olan bireylerin yaklaşık yüzde 85'inin buna sahip olduklarını bilmedikleri bulunmuştur.
Durum, kan akışını azalttığı ve kan basıncını yükselttiği için beyin için bir tehdittir.
Science Daily, bu durumun beynin değişiklikleri düzenleme ve kendi kendine zarar vermesini önleme yeteneğini etkilediğini açıklıyor. Araştırmacılar, uyku apnesi olan kişilerin felç geçirme ve uykularında ölme olasılıklarının daha yüksek olmasının nedeninin bu olabileceğine inanıyor.
The Lancet şöyle açıklıyor: "En yaygın kronik hastalıklardan biri olan uyku apnesi, iskemik inme, inme nüksü ve inme sonrası yetersiz fonksiyonel iyileşme için bir risk faktörüdür. "İnmeden kurtulanların yarısından fazlası inme sonrası akut fazda uyku apnesi ile başvurur ve obstrüktif uyku apnesi en yaygın alt tiptir." Uyku apnesi genellikle felçten sonra teşhis edilse de, Ulusal Sağlık Enstitüleri felçten önce gelebileceğini, akut aşamada kötüleşebileceğini ve akut aşamadan sonra da devam edebileceğini belirtmektedir.
Nörolog Danny R. Rose, durumun hastalık için yaygın ve yeterince tanınmayan bir risk faktörü olmaya devam ettiği konusunda uyardı. Uzman, "Siz veya sevdiğiniz birinin gündüz aşırı uyku hali, yüksek sesle horlama veya nefes nefese kalma sorunları varsa, bir sağlık kuruluşu tarafından uyku apnesi açısından taranmalısınız" diye uyarıyor. New Haven'daki Yale Tıp Okulu'ndan Doktor Vahid Mohsenin, uyku apnesinin dikkat edilmesi gereken bazı semptomlarının altını çizdi:
Önceki araştırmalarda Dr Mohsenin ve ekibi, uyku apnesi olan kişilerin felç geçirme veya ölme olasılığının üç kat daha fazla olduğunu saptamıştı. Bu, özellikle obezite ve uyku apnesinin artan prevalansı ışığında, her iki sağlık sorununun üstesinden gelmek için daha keskin önlemler alınması çağrılarına yol açtı. Riskleri önlemek için, uyku apnesi tedavisi gören herkesin uyumlu kalması tavsiye edilir.