Antalya’nın Alanya ilçesinde ünlü bir diskotekte akvaryum içinde sergilenen köpekbalığı için hayvanseverler seferber oldu. Almanya’dan bile çağrı geldi. Köpekbalığına yüksek sesli müzik ve yanıp sönen ışıklarla işkence yapıldığını söyleyen hayvan dernekleri, “O balığı diskodan kurtarın, özgür bırakın” çağrısı yaptı.
Almanya'da hayvanlara yapılan işkenceleri ortaya çıkararak, halkı eğitip, yaşam tarzını değiştirerek her hayvanın daha iyi yaşamasına yardımcı olmayı savunan PETA Almanya, Alanya'daki gece kulübünde akvaryum içinde tutulan köpek balığı için harekete geçti.
PETA Almanya'dan yapılan açıklamada, Alanya'daki diskotekte köpek balığının tutsak olduğu belirtilerek, hassas deniz hayvanının özgür bırakılması istendi. Açıklamada, diskotekte yüksek sesli müziğe, yanıp sönen ışıklara ve eğlenen konukların gürültüsüne maruz kaldığı kaydedilen köpek balığının hala mekanda tutulduğu belirtildi.
Diskoteğin ziyaretçilerinden birinin, akvaryumda tutsak deniz hayvanının durumunu eylül ayında belgelediği ve kaydettiği görseller ile PETA'ya başvurduğu belirtilen açıklamada, “Hayvan hakları organizasyonu PETA, daha üç yıl önce sosyal medya aracılığıyla sorumlulardan bu hayvanı özgür bırakmalarını istemişti. Köpek balıklarının harika bir işitme duyusu vardır. Bu balıklar insanların hiç fark edemediği çok uzaklardaki ses dalgalarının bile yerini bulabilir. Yüksek bas sesler hayvanlarda strese neden olur. PETA şimdi kulübün işletmecisine tekrar bir yazı göndererek, ondan köpek balığına uygun bir yer bulmasını istedi" denildi.
Deniz biyoloğu ve PETA Almanya Derneği'nin balık ve deniz hayvanları uzman danışmanı Dr. Tanja Breining, “Tersine dönmüş gece-gündüz ritmi, yapay ışıklar, parti konuklarının verdiği huzursuzluk, yüksek sesli müzik ve bas ses sarsıntıları nedeniyle köpek balığı inanılmaz strese maruz kalıyor. Umarız sorumluları hayvanın maruz kaldığı bu işkenceye artık bir son verirler ve onu, içinde herhangi bir bitki veya taş bile bulunmayan o küçücük havuzdan kurtarırlar" dedi.
Dr. Tanja Breining tarafından işletme yetkililerine gönderilen mektupta şöyle denildi:
"Size PETA Almanya derneği ile 1,5 milyondan fazla destekçisi adına yazıyorum. Gece kulübünüzdeki akvaryumda tutulan köpek balığı için daha güzel, türüne daha uygun bir yuva bulmanızı ve gerçek hayvanlar bulundurmaya son vermenizi ya da Sanal Gerçeklik Akvaryumu'na geçmenizi, içtenlikle ve empati kurabileceğinizi düşünerek rica ediyorum. Kulübünüze geldikten sonra hayvan için bizden yardım isteyen bir ziyaretçiniz aracılığıyla köpek balığının durumundan haberdar olduk."
Köpek balığının en önemli duyusunun işitme olduğunu da vurgulayan Dr. Breining, “Köpek balıkları uzun mesafelerden insanın algılayamadığı ses dalgalarını duyabilir. Bu nedenle gece kulübündeki yüksek bas sesleri, oldukça hassas bir balık olan köpek balıklarında ölümcül sonuçlara yol açabilir. Sahip oldukları tüm duyusal yetileri kullanarak her gün başka deniz canlılarını bulup keşfetmek için okyanusta kilometrelerce yol katederler. Denizlerin kralını hiçbir uyaranın olmadığı ufak bir havuza veya fanusa hapsetmek, daimi olarak flaşlara, yüksek sesli müziğe ve derin bas etkisine maruz bırakmak hiç şüphesiz hayvana işkencedir" dedi.
Dr. Breining, mektubunda şu talepte bulundu:
“Lütfen bu hayvanlara yapılan işkenceyi desteklemeyin. Daha fazla vakit kaybetmeden deniz canlılarını korumamıza yardım edin ve kulübünüzdeki köpek balığı için yüzebileceği daha fazla alanın olduğu, başka deniz hayvanlarıyla birlikte yaşayabileceği daha iyi bir yuva bulun. Bu konuda size destek vermekten mutlu oluruz."
PETA Almanya'dan bu tür mekanlar için alternatif çözüm olarak da sanal akvaryum önerildi. Sanal akvaryum, canlılara zarar vermeden su altı dünyasının somut hale getirilebildiği, dijital teknoloji, 3 boyutlu yer altı görüntü ve özel efektlerle köpek balıklarının, deniz memelilerinin ve diğer su altı canlılarının gösterimi için ortama uyarlanmış biçimiyle diskoteklerde de kullanılabileceği kaydedildi.
Benzer durumun Almanya'da da yaşandığı belirtilerek, balıkların böyle uygun olmayan ortamlarda barındırılmasına karşı yaptıkları uyarıların ardından Kiel'de gece kulübü, Stuttgart'ta bilardo kulübündeki akvaryumların kaldırıldığı, Berlin'de de restoranın akvaryumu kaldırmak için balıklara yeni yuva aramaya başladığı belirtildi.
PETA Almanya, okyanuslarda her yıl 100 milyondan fazla köpek balığının avlandığı ve katledildiğine, bunların çoğunun da acı içinde öldüğüne dikkat çekti. Başka milyonlarca deniz canlısının da kendi yaşam alanlarından uzaklaştırıldığı ve küresel akvaryum endüstrisine satıldığı vurgulandı.
Genellikle tutsak olanların erken öldüğü de belirtilen açıklamada, şu çağrı yapıldı:
“Ölümlerinin hemen ardından, sorumlular çoğu zaman gösterime sunabilecekleri yeni hayvanlar aramaya başlıyor. Çok sayıda köpek balığı türü şimdiden nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya. PETA'nın sloganlarından biri şöyledir; hayvanlar onlarla eğlenmemiz veya onları herhangi bir şekilde sömürmemiz için yaratılmadı. Organizasyon, türcülük diye tanımlanan ve insanı diğer tüm canlılardan üstün gören dünya görüşüne karşı tavır alıyor."
PETA'nın Türkiye'de konuyla ilgili irtibata geçtiği Yunuslara Özgürlük Platformu ise köpek balığının bir an önce ait olduğu deniz ortamına bırakılması veya yurt dışındaki köpek balığı deniz koruma alanına nakliyesi için gece kulübü sahiplerinin sorumluluk üstlenerek uzmanlarla irtibata geçmesi gerektiğini belirtti. Tutsak köpek balığının özgürleştirilmesi için adım atılması gerektiğini vurgulayan platform üyesi Öykü Yağcı ise şunları söyledi:
"Yasaklanması ve kapatılması için yıllardır TBMM'ye çağrı yaptığımız Türkiye'deki pet shoplar’da dört duvar arasına hapsedilen karasal yaban hayvanlarıyla birlikte irili ufaklı köpek balığı türleri ve deniz canlıları da satışa sunuluyor. Tematik akvaryum sektörüne ve hobi olarak yaban hayvanı tutsak edenlere hizmet veren pet shop’lar, hissedebilen, doğal yaşam ortamlarına ait olan hayvanları alışveriş merkezlerindeki hayvan hapishanelerine binlerce dolara satıyor. Evlerdeki akvaryumlar için satın alınan köpek balıkları da elle tutulamayacak veya mekana sığmayacak kadar büyüdüğünde, yine ömür boyu hapsedildikleri tematik akvaryumlara gönderiliyor. Birbirini besleyen bu sistematik işkence ve sömürü son bulmalı. Hayvanat bahçeleri, tematik akvaryumlar ve yunus parklarındaki hayvan esareti yasaklanmalı, mevcut tesisler kapatılmalı. Lütfen, gece kulübündeki köpek balığı ile birlikte esaret endüstrisince tutsak edilen tüm hayvanlar için siz de sesinizi yükseltin, hayvan zulmünden para kazanan bu ticari işletmelere gitmeyin."
DHA