Kadınlarda hangi cinsel sorunlar görülüyor,sorunların sebepleri neler,bunların tedavileri...
1. Kadınlarda Hangi Cinsel Sorunlar Görülüyor?
Kadın cinsel fonksiyon sorunları, cinsel işlevlerde meydana gelen problemleri tanımlar. Kadın cinsel sorunları çok yönlüdür ve fizyolojik, psikolojik, duygusal ve/veya ilişkisel faktörleri içerir. Cinsel sorunların kadınlarda cinsel ilişkiler, hayat kalitesi, kişisel ilişkiler ve genel sağlık durumu üzerinde önemli etkileri vardır.
Kadın cinsel sorunları 4 ana kategoride incelenir. Bunlar cinsel istek sorunları, cinsel uyarılma sorunları, orgasmik hastalıklar ve vajinismus gibi cinsel ağrı hastalıklarıdır.
2. Kadınlarda Cinsel Sorunlar Ne Kadar Sık Görülüyor?
Cinsel sorunlar kadınlarda erkeklerden daha fazla görülüyor. Dünyada yapılan çalışmalar kadınların neredeyse yarısının (%40-45) bir cinsel sorun yaşadığını gösteriyor. Bununla birlikte kadınların %39’unun en az bir cinsel sorun yaşıyor ve kadınların yaklaşık %70’inin tam olarak tatmin olmuyor. Üstelik bu sorunlar yaşla birlikte artıyor. Kadınlarda en sık cinsel isteksizlik, orgazm sorunları, cinsellikten zevk alamama, uyarılma ve ağrı hastalıkları ile performans endişesi görülüyor. ASAD olarak yaptığımız çalışmalarda 10 Türk kadınından 8’inin cinsellikten mutsuz olduğunu bulduk. Türk kadınlarının %32’sinde cinsel istek kaybı, %26’sinde orgazm problemi, %21’inde ağrı sorunu, %25’inde seksten keyif alamamak, %16’sında performans endişesi ve %19’unda lübrikasyon sorunu olduğunu gösterdik.
Türk kadınlarında -aynı dünyadaki hemcinsleri gibi- cinsel sorunlar genellikle birden fazla ve bir arada görülüyor. Türk kadınlarının %35’i yalnızca tek bir cinsel sorun yaşarken, %31’i iki sorun, %18’i üç sorun, %8’i dört sorun, %6’sı beş sorun ve %2’si altı sorun yaşıyor. Ayrıca ilerleyen yaşla beraber cinsel istek kaybı, orgazm sorunları, ağrı problemleri, seksten keyif alamama ve kayganlık sağlayamama şikayetleri de artıyor. Avrupa’ya göre Türk kadınlarında vajinismus veya disparoni gibi cinsel ağrı hastalıkları daha fazla görülüyor.
Kadınlarda cinsel sorunların altında ilk başta anatomik, hormonsal, damarsal, sinir sistemi kaynaklı organik sorunlar yatabiliyor. Yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, şeker hastalığı, kalp-damar sorunları, depresyon, MS, Alzheimer hastalığı, omurilik hasarı, östrojen-testosteron-prolaktin-tiroid gibi hormonların dengesizliği ile kadınlarda jinekolojik sorunlar cinsel sorunlara yol açabiliyor. ASAD olarak yaptığımız çalışmalarda, cinsel sorun yaşayan Türk kadınlarında jinekolojik problemler (%21), idrar yolu enfeksiyonları (%24), kalp-damar hastalıkları (%7), sinir sistemi sorunları (%2) , şeker hastalığı (%4), psikolojik problemler (%19) ve hormonsal sorunlar (%12) tespit ettik.
Organik faktörlerin yanı sıra kadın cinsel sorunlarının altında yanlış cinsel bilgiler, aile yapısı, ilişki kalitesi gibi psikolojik ve sosyal faktörler de yatıyor. Kadının cinselliği nasıl öğrendiği, eski deneyimleri, ilişki problemleri, iletişim sorunları, kültürel baskılar gibi psiko-sosyal nedenler önemli yer tutuyor. Ayrıca erkeğin cinsel sorunu mutlaka kadını da etkiliyor. Partneri sertleşme sorunu, erken boşalma, penisteki anatomik şekil veya hacim bozuklukları kadının cinsel hayatını olumsuz etkiliyor, tatminini azaltıyor.
- - - - - - 4. Kadınlarda Duygular Ne Kadar Önemli?
Kadında cinsel anatomi, fizyoloji ve uyarılma mekanizmalarının erkeklerden farklı olması nedeniyle cinsel sorunların tanı ve tedavi sürecinde kadın cinselliğine odaklanan ve hastaya özel değişiklikler yapılması gerekir. ASAD olarak Türk kadınlarında duygusal sorunların, stres ve sosyal statü değişimlerinin cinsel istek azlığı, uyarılma sorunları ve cinsel ağrı şikayetlerine yol açtığını gösterdik.
Bu nedenle kadın cinsel sorunlarında mutlaka duygusal, psikolojik ve sosyal faktörlerin incelenmesi gerekiyor. Fiziksel, duygusal veya zihinsel olarak tatmin olmama durumları da kadında önemli bir cinsel problemdiri.
5. Kadınlar Neden Doktora Başvurmuyor?
Dünyada yapılan çalışmalar her 10 kadından 4’ü cinsel sorunları için yardım aramadığını gösteriyor. Oysa 10 kadından 5 ‘i cinsel sorunları için yardım almak istiyor.
Türk kadınları da cinsellik konusunda konuşmaktan kaçınıyorlar. 0212 282 01 01 Aile sağlığı Cinsel Danışma Hattını arayanların yalnızca %10-20 arasını kadın arayanlar oluşturuyor. Aradıklarında da kendi cinsel sorunları için değil, yarı yarıya çocukları ve partnerleri için danışıyorlar.
Yaptığımız çalışmalarda Türk kadınlarından %96’sının partnerinin cinselliğine önem verirken, sadece %88’inin kendi cinselliğine de önem verdiğini gösterdik. Eşleri için arayanların bile %48’i bu konuyu eşlerine açmak istemiyor.
Türk kadınları için cinselliği konuşmak hala bir tabu. Araştırmalarımızda kadınlara “Cinselliğiniz hakkında neyi değiştirmek isterdiniz?” diye sorulduğunda en çok %34’lük bir yüzdeyle “cinselliğimiz hakkında daha rahat konuşmayı arzu ederdik” cevabını bulduk.
Ancak kadınlar utandıkları, cinsel sorunların gerçek bir tıbbi problem oluşturmadığını düşündükleri ve cinsel sorunların tedavisinin olduğunu bilmedikleri için doktora başvurmuyor.
Kadınların Doktora Başvurmamasında en sık görülen nedenler:
• Utanıyorlar
• Cinsel sorunların önemli bir sağlık sorunu olduğuna inanmıyorlar.
• Doktorun yardım edebileceğine inanmıyorlar.
• Cinsel sorunların tedavisi olduğunu bilmiyorlar.
• Konuyu doktorlarının açmasını bekliyorlar.
6. Kadın Cinsel Sorunlarının Tedavisi Hayal Mi?
Kadınlarda uzman bir ekip, doğru tanı ve tedavi seçenekleri ile cinsel sorunların tedavisi mümkündür. Kadın cinselliğinde günümüzde geliştirilen pek çok tedavi seçeneği bulunmaktadır. Burada en önemli nokta, kadın cinselliği etkileyen tüm organik, psikolojik ve sosyal faktörleri ortaya çıkarıp, hem cinsel sorunları tedavi etmek hem de kadın ve partnerinin birlikte mutlu ve kaliteli bir cinsel yaşama kavuşmalarını sağlamaktır.
Kadınlarda cinsel sorunlar aynı anda birden fazla görülmesi ve duygusal-psikolojik ve sosyal faktörlerin organik faktörle iç içe olması nedeniyle, cinsel sağlık sorunu yaşayan kadınlarda tanı ve tedavi süreçlerinin daha kapsamlı olacağı ve birden fazla tedavinin gerekebileceği de hatırlanmalıdır.