Ramazan ayı diyet için büyük fırsat

Diyetisyen Mehtap Yakut, diyet için Ramazan ayının neden bir fırsat olabileceğini ve dikkat edilmesi gereken püf noktaları anlattı.

RAMAZAN AYINDA YAPILAN DİYETİN AVANTAJLARI NELERDİR?

En önemlisi diyete karşı direnç gösterilmesine neden olan bahanelerden uzak bir dönemdir Ramazan ayı. Çünkü hep misafirliklerdeki ve günlerdeki sofraları, aile sofralarını, iş yemeklerini ve dışarıda yemek yemeyi bahane ediyorduk. Bu ay içerisinde bunların hiçbiri olmadığı için bahanelerden uzak özgürce diyet yapabilirsiniz.

Bunun yanında Ramazan ayı tam bir detoks fırsatı sağlar. Doğru detoks tarifleriyle vücudunuzun temizlenip tazelenmesini sağlayarak daha keyifli ve kolay bir dönem geçirebilirsiniz. Üstüne üstlük bu fırsatlardan faydalanarak Ramazan ayında vereceğiniz kilolar, sizi sonraki dönem için de müthiş derecede motive edecektir. Yani aslında diyet için en uygun aydayız, özellikle de morbit obezler için… Unutmayalım ki güzel şeyler çabuk gerçekleşmez, bir yola başladıysak o yolu tamamlayacağız ve o yola başlamak için de bundan güzel bir dönem olamaz…

SİŞKİNLİK VE TATLI KRİZİNE KARŞI ÇÖZÜMLER NELERDİR?

Öncelikle orucun ilk haftasında vücudunuz şaşırmış olabilir, bu olağan bir durumdur. Bir yıl boyunca oturmuş olan mevcut alışkanlıklar nedeniyle bünye bu yeni beslenme sistemine ancak 2. haftadan sonra alışarak yenilen gıdaları hazmetmeye başlıyor. Bu yüzden sabırlı olmak gerekiyor. Buna bağlı olarak bu dönemde ödem veya sıvı tüketiminden dolayı vücutta şişkinlik ve gaz oluşabilir. Ancak şişkinlik yapsa dahi çok sıvı tüketilmesi ve bundan vazgeçilmemesi gerekir. İftar ve sahur arasındaki 7 saatlik süreye 2,5 - 3 litre su sığdırmak zorundasınız. Bir parantez de glutene açmak gerekir. Gluten hassasiyeti olanlar Ramazan ayında özellikle çok dikkatli olmalıdır. Örneğin bir dilim ekmek bile bu kişilerde şişkinlik yaratabilir. Ancak bir hafta boyunca glutensiz beslenilirse, yani tüm paketli gıdalar ve içine buğdayın girdiği her şeyden uzak durulursa kabızlık, gaz ve şişkinlik gibi sıkıntılar ortadan kalkacaktır.

Tatlı krizine karşı da şunu önerebilirim. Vücuda çay hissini verebilmek için 600 ml’ler şeklinde 3 kez sıcak su, 3 bardak da ılık su içilmesi tatlı krizini yüzde 50 oranında bastıracaktır. Hem de bu sayede 2,5 litre su tüketmiş olacaksınız. Geriye kalan yarıyı da beyin gücü ile bitirmelisiniz. Ama her şeye rağmen bunu başaramadıysanız ve elinizi ayağınızı titretecek kadar tatlı kriziniz varsa tarçınlı süt, hurma veya meyveli yoğurt tercih edebilir, şayet kriz halen devam ediyorsa kakao oranı yüksek bir parça bitter ve kahve ile bu hissi bastırabilirsiniz.

İFTAR VE SAHURDA NELERE DİKKAT EDİLMELİ VE SPOR YAPILABİLİR Mİ?

· İftar öğününde asla aşırı yemek tüketimine yönelmemelisiniz. Sebze, haşlanmış veya ızgara tavuk/balık/kırmızı et, bulgur, kuru baklagil gibi besinlere mutlaka tabağınızda yer açmalısınız.

· İftardan sonra ara öğün olarak “meyve, ceviz içi, şekersiz komposto, yoğurt, kefir tüketebilirsiniz.

· Kola, çay ve kahve gibi içeceklerin tüketimini minimum seviyede tutmalısınız ve

· Sahurda “az yağlı omlet, beyaz peynir, zeytin, kuruyemiş (fındık, badem, ceviz) çavdarlı ekmek tüketebilirsiniz.

Son olarak da Ramazan’da spor yapılır mı sorusuna cevap verelim; tabii ki yapılır ve çok da etkilidir. Çünkü açken insan vücudu daha iyi yağ yakar. Bu yüzden oruçluyken yaptığımız spor verdiğimiz kilonun yağdan gitmesini sağlar. Sonrasında iftarda da doğru beslenirsek kas dengemizi de koruyarak verdiğimiz kilodan daha ince görünmemizi sağlarız.

Ancak şu da unutulmamalıdır ki spor sıvı da kaybettirebilir. Bu yüzden yorucu sporları iftara yakın saatlerde yapmak isabetli olacaktır. Diğer zamanlarda ise açlığa ya da sıvı kaybına olumsuz bir etkisi olmayacağından yoga, pilates ve meditasyon yapılabilir.

Diyetisyen Mehtap Yakut

www.dytmehtapyakut.com
Instagram: @dyt.mehtapyakut
YouTube-Dyt Mehtap Yakut