BİZE ULAŞIN
Standford Üniversitesi’ndeki araştırmacılar bu konuyu araştırmak için sınav notlarını bir kenara bırakıp, okulda başarıya etki eden diğer unsurları araştırdılar. Bu unsurlar, özdenetim, zihin sağlığı ve disiplin.
Danimarkalı anasınıf öğrencileri üzerinde yapılan deneyde çocuklar okula bir yıl geç gidenler ve zamanı gelince gidenler olarak iki gruba ayrıldı. Sonuçlar ise oldukça şaşırtıcı! Okula bir yıl geç giden çocukların dikkatlerini daha iyi yoğunlaştırabildikleri ve akranlarına oranla daha yüksek özdenetime sahip oldukları görüldü. Çocuklar arasında görülen bu fark sonraki yıllarda da devam etti.
Araştırma yapan ekibin üyelerinden Thomas Dee, “Çocukların anaokuluna bir yıl geç gitmesinin, 11 yaşındaki ortalama bir çocuktaki dikkat dağınıklığı ve hiperaktiviteyi %73 oranında azalttığını bulduk.” diyor.
Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatristi Derneği Başkanı Prof. Dr. Füsun Çuhadaroğlu, ”5 yaş çocuğunu 6 yaş çocuğunun seviyesinde bir sınıfa soktuğumuzda ona yapamayacağı, uzun süre dikkatini veremeyeceği, anlayamayacağı şeyleri öğretmeye çalışırsınız. Bu durum o çocuğun 6 yaştakilere göre geri kalmasına, onlar kadar başaramamasına yol açacak.” diyerek velileri uyarıyor.
Prof. Dr. Çuhadaroğlu, her yaş grubu için ayrı formasyon gerektiğini belirtiyor. Yani, okul öncesi formasyona sahip olmayan bir sınıf öğretmeni için, 5 yaşında bir çocuğu eğitmek oldukça zor.
Uzmanlar bu yaşlardaki çocukların sadece oyunla şekillendirilmiş ortamlarda öğrenebileceğinin altını çiziyor. Yaşları itibariyle, uzun süre dinleme ve dikkati toplama gibi zihinsel becerileri henüz gelişmemiş çocuklar kendilerinden büyüklerle aynı eğitim ortamında öğrenemiyor.
Büyük çocuklarla aynı eğitim ortamına sokulan küçük çocukların güvenlerinin örseleneceğini belirten Prof. Dr. Çuhadaroğlu, “Dolayısıyla da 5 yaş grubu (60-72 aylık) çocuklar birinci sınıfa başladıklarında da kendilerini ’yapamayan, öğrenemeyen, ötekiler kadar başarılı olamayan’ olarak görmeye ve algılamaya başlayacak. İlkokul birinci sınıfta edinilen bu başarısızlık duygusu çocuğun bütün öğretim hayatını etkiler. Çünkü kendilerine ait güven duygusunu örseliyor ve bozuyor. Çocuğun daha sonraki yıllarda bile bir şeyi başarabileceğine, başarılı bir insan olabileceğine güveni kalmıyor. Güvensizlik ve başarısızlık tohumunu daha birinci sınıfta ekmiş oluyoruz.” diyor.
Çocuğunuz okula bir yıl geç gitmesi onun hiçbir şey öğrenmeyip vakit kaybedeceği anlamına gelmiyor. Araştırmanın yapıldığı Danimarka’da anaokuluna hazırlık uygulaması gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Amerika’da ise, bazı şehirlerde bulunan bir uygulama. Ülkemizde de anasınıfına hazırlık gibi çalışan kreşler mevcut. Yani, çocuğunuz okula geç gitse de, kendisi için tasarlanmış uygun ortamlarda bir şeyler öğrenmeye başlayabilir.
