Çin'den getirilen Kovid-19 aşısının testlerine gönüllü katılan Prof. Dr. Özlenen Özkan, geçen hafta yapılmaya başlanan 3. doz hatırlatma aşısına toplumda bir kesimin hala mesafeli durduğunu dile getirdi.
Aşı karşıtlığı yapanları anlamanın mümkün olmadığını bildiren Özkan, şunları kaydetti:
"SAPASAĞLAM KARŞINIZDA DURUYORUM"
Koronavirüs ilacı yolda, geliyor. Onunla ilgili güzel sonuçlar yayınladılar, inşallah öyledir. Onda da hastalandıktan sonra o ilaca başlanıyor. Hastalanmadan önce kullanılmıyor ondan ilaca güvenmek yerine tedbir için aşı olmak gerekiyor. Şu an Kovid-19 olmamanın ya da en hafif atlamanın en temel yolu aşı yaptırmak. Tek silahımız bu. Ben ilk aşı olanlardanım. Şu anda sapasağlam karşınızda duruyorum, hiçbir şey de olmadı. Tüm aşılarımı oldum. Hakikaten aşı olmayanları anlamak mümkün değil. Aşıdan başka çaremiz, silahımız yok.
Birçok hastalığın aşılar sayesinde önlendiğine dikkati çeken Özkan, hepatit, kuduz, tetanoz gibi hastalıkların aşılarını olmaktan korkmayıp, koronavirüs aşısından korkmanın anlamsız olduğunu vurguladı.
Kovid-19'un bazı aşılarının geleneksel yöntemlerle yapıldığına işaret eden Özkan, "Hiç değilse o aşıdan olsunlar. Salgından kurtulmanın tek yolu aşı." dedi.
"YOĞUN BAKIMLARDA UNUTAMAYACAĞIMIZ DURUMLARLA KARŞILAŞIYORUZ"
Yoğun bakımlardaki koronavirüs hastalarına çok üzüldüğünü kaydeden Prof. Dr. Özkan, şöyle devam etti:
Yoğun bakımlarda unutamayacağımız durumlarla karşılaşıyoruz. Aşı olmamış gencecik insanların nefes alamadıklarını görmek çok üzücü. 'Keşke aşı olsaydık' diye pişman olan aile yakınları oluyor. Çaresi varken o çareyi kullanmayıp da böyle bir risk alıp, aşıya inanmayıp, yoğun bakımlarda arkada bıraktıkları çocukları görünce insan çok üzülüyor. Kovid-19 hastalarının akciğerlerinden gelen sıvıların rengini, kıvamını görseniz gerçekten çok korkarsınız, inanamazsınız. Başka hastalığa hiç benzemiyor. Aşı olmamanın sonuçları çok korkunç."
Özkan, Akdeniz Üniversitesi olarak koronavirüsle mücadele ve tedavide önemli bir sınav verdiklerini sözlerine ekledi.
(AA)