Özgecan Aslan cinayetinin ardından "neden?" ve "ne yapmalı?" sorularını soruyoruz. İşin önemli bir kısmının "çocuk yetiştirme" meselesinde kilitlendiği görünüyor.
Anne babalar, eşit birey bilincine sahip çocuk yetiştirmek için çocuklarına nasıl davranmalı, hangi hatalı davranışlardan uzak durmalı?
Uzman Psikolog
Yegan Sasık, "Gündemde yer alan ve ne yazık ki bir çok toplumun yüz kızartıcı gerçeği kadına karşı şiddet. Cinsel taciz ve istismardan, fiziksel ve ekonomik şiddete varana kadar uçsuz bucaksız bir liste" dediği meselede, tüm bunların 'kadına' karşı değil 'insanlığa' karşı bir suç olduğu gerçeğini hatırlatıyor.
"Toplumu oluşturan bireyler olarak herbirimiz 'kadın', 'kız' kavramları üzerinden değil, 'insan' üzerinden konuşmaya, dertlenmeye, dillendirmeye gayri ihtiyari başladığında gerçekten büyük bir adım atılmış olacak çözüm adına" diyen Sasık, "Zaman pozitif ayrımcılık yapma zamanıdır! Evet, 'kadın' larımıza 'kız çocuklarımıza' mevcut düzende nasıl daha konforlu ve korunaklı bir yaşam alanı sağlayabilir, nasıl daha kuvvetli hale getirebiliriz; bu konuşulmalı, üzerine düşünülmeli-çalışılmalıdır" görüşünde.
Kız ve erkek çocukların yetiştirme stillerindeki farklılıklar ve kadına şiddet olaylarına etkileri neler? Yegan sasık şöyle yanıtlıyor:
"Mevzu 'iyi insan' yetiştirmek. Kız ya da erkek çocuk değil. Ebeveynlik tutumlarını en başta 'iyi kız' ya da 'iyi erkek' evlat/çocuk yetiştirmek için ayrıştırdığımızda zaten baştan hata yapmış oluyoruz."
Cinsel kimlik ne zaman oluşur?
"Cinsel kimlik, kişinin cinselliğini algılaması ve bu algının toplum modelleri ile ilişkisidir. Üç yaş civarı yavaş yavaş cinsel kimliğin temelleri atılır. Öğrenme kuramına göre, cinsiyet rolünün kazanılması, ilk çocuklukta başlar ve yaşam boyu devam eder. Cinsiyet rolü, bireyin kendi kimliğini kadın ya da erkek olarak algılayıp cinsiyetinin gerektirdiği davranışları göstermesidir. Bu süreçte anne babanın çocuğun cinsiyetine göre beklediği davranışlar, tutumları cinsel kimlik gelişiminde önemli rol oynar. Cinsel kimliğin temelleri daha çok erken dönemde yaşanan çatışmalarla atılmakla birlikte, ergenlik yıllarında tamamlanır."
Sasık'a göre, cinsel kimliğin gelişiminde erken yıllardaki anne baba tutumları, çocuğa karşı tepkileri ve nasıl model oldukları, çocukların hem kimlik oluşumları hem de ileriki yıllardaki ilişkileri adına belirleyicidir.
Kız ve erkek çocuk yetiştirmedeki farklar
Kız ve erkek çocuklarına dair toplum genelinde uygun görülen davranış kalıpları mevcuttur ve çocuklar bu beklentiler doğrultusunda yetiştirilirler. Kız çocuklarının daha sakin, naïf tavırlar sergilemesi, daha boyun eğici oluşu çoğunlukla beklenmekteyken, erker çocuklar için ise daha atak, girişken, itiraz eden vb. davranış kalıpları beklentiyi karşılar.
İlginç bir nokta, kız çocukları **'erkeksi'
olarak nitelendirilen bir tavır sergilediklerinde, örneğin çok hareketli ya da dayanıklı olduğunda toplum genelinde olumlu-destekleyici, gurur duyulduğuna dair bir alt metin içeren 'erkek gibi kız'** söyleminde bulunulurken, sakin oyunlardan hoşlanan, kırılgan ve benzeri tavırlar sergileyen erkek çocuklarına eleştiri alt metni içeren 'kız gibi' söyleminde bulunulur.
İşte** 'farklılaştırma'
** böylelikle başlar. Bir çocuk büyüme aşamasında çevresi tarafından önce kendisinin, sonra en yakınındakilerin, diğer cinsiyetten olanlara dair koşulsuz kabul edildiği ve saygı duyulduğu bir ortamda bulunmazsa, yetişkin olduğunda kime, nasıl, ne için anlayış ve hoşgörü ile yaklaşabilecek, sorgulanması gerekir.
Çocukları eşit birey bilinciyle yetiştirmek için anne babalara düşen görevler neler?
• Elbette öncelikle yetişkinlerin cinsiyet, din, dil, ırk ayırt etmeksizin tüm insanlara saygı gösteriyor olması gerekiyor.
• Aslında daha da önemlisi, her birimizin önce kendimize saygı gösteriyor olması.
• Sağlıklı ruh hali, huzur ve hoşgörüye sahip olabilmesi için bir kişinin, huzurlu ve hoşgörüldüğü bir ortamda yetişiyor olması en önemli ve belirleyici etken.
• Sadece sevilen, kabul gören çocukların sevme ve zarar vermeme kapasiteleri aynı oranda artış gösterir.
**Anne babaların çocuklarına karşı hatalı davranışları
**
• Aile içinde cinselliğin bir tabu olarak yer alması.
• Hangi tür ve içerikte olursa olsun 'şiddet' içeren tutum ve davranışların sadece cinsiyeti sebebi ile görmezden gelinmesi ve hatta hoşgörülmesi.
• Erken yaşlarda ve ergenlik yıllarında çocuklara uygulanan sözel ve fiziksel şiddet.