CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, 6 muhalefet partisi genel başkanının katıldığı Ahlatlıbel'deki yuvarlak masa toplantısına ilişkin, "Bu masanın ayakları, Edirne'den Kars'a, Sinop'tan Hatay'a kadar, 784 bin kilometrekarelik vatan toprağının her bir santimetresini kapsamaktadır. Bizim masamız milletin masasıdır, vatan toprağının üstünde kurulmuştur." dedi.
Öztrak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, bir ülkede insanların ne kadar mutluysa ülkeyi yöneten siyasetçilerin o kadar başarılı sayılacağını belirtti. Siyasetin insanları mutlu etme sanatı olduğunun altını çizen Öztrak, "Bugün güzelim ülkemizde insanlar mutsuz. Memleketin her yerinden, 'Yandım Allah.' feryatları yükseliyor." görüşünü savundu.
İktidarın dünyada yaşanan değişimi bir türlü okuyamadığını ileri süren Öztrak, tedbir almak yerine, pansumanla ülkeyi idare etmeye çalıştığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçen yıl "Ağustos ile enflasyonda düşüşü göreceğiz. Bundan böyle enflasyonun, daha yukarı çıkması mümkün değil." dediğini hatırlatan Öztrak, enflasyonun da hayat pahalılığının da bitmediğini ifade etti. Tüketici enflasyonunun yüzde 19’dan yüzde 50’ye, üretici enflasyonunun ise yüzde 45’ten yüzde 100’e dayandığını vurgulayan Öztrak, şöyle devam etti:
"Saray, milletin cebini, cüzdanını boşalttı. Mutfaktaki tenceresini boşalttı. Milletin tostunu, baklavasını, içli köftesini boşalttı. Milleti sofrasında bir kuru ekmeğe muhtaç etti. Millet arabasına binemez oldu. Çiftçi traktörüyle tarlasına gidemez oldu. Çağdaş bir demokraside, böyle bir rezalete imza atan, bir yönetici 'Siyaset sanatını beceremedim' der, o koltukta bir dakika durmaz. Milletinden özür diler. Ardından da istifa eder. Ama bizim ülkemizde normal bir demokrasi yok. 'Ucube şahsım rejimi' var. Madem faiz sebep, enflasyon sonuçtu, neden şu faizi sıfırlayıp milleti hayat pahalılığı altında ezilmekten kurtarmıyorsunuz? Neyi bekliyorsunuz? Sarayın kibirlisi geçen gün çıktı, 'Millet faizi ve dövizi unuttu.' dedi. Millet ne dövizi ne de faizi unuttu. Nasıl unutsun? Geçtiğimiz ağustosta, ihtiyaç kredisi faizi yüzde 23'tü bugün yüzde 31. Sarayın kibirlisi, geçtiğimiz ağustostan bu yana ekonomiyi de piyasaları da darmadağın etti."
İktidarın dolar kurunu 13 lira 50 kuruşta tutabilmek için hala döviz sattığını ileri süren Öztrak, bugün de yayımladıkları tebliğle yurt dışında yerleşik vatandaşların şirketlerine "Döviz gönderin" denildiğini savundu. Öztrak, "Kasanın dibini sıyırdılar. Şimdi ne yapacaklarını şaşırdılar. Önce babalardan dolarları istediler. Şimdi analardan altınları istiyorlar. Herhalde sırada çocuklarımız var. Yakında onlardan da kumbaralarını isterlerse hiç şaşırmayın." diye konuştu.
İktidar sahiplerinin bu aralar "Külfeti beraberce sırtlayacağız." sözlerini dilinden düşürmediğini anlatan Öztrak, şöyle devam etti:
"Bu nasıl bir beraber sırtlama? İnsafları kurusun. Ülkenin tüm nimetlerini, beslemeleriyle, yanaşmalarıyla, yandaşlarıyla beraber yiyip bitirdiler. Şimdi hesap ödemeden masadan kaçmaya, hesabı millete yüklemeye çalışıyorlar. Hiç kimse kusura bakmasın. Öyle hesabı paylaşmak yok. 20 yıldır yiyip içtiniz. Milletimiz yiyecek kuru ekmek bulamazken, saraylarınızda, gününüzü gün ettiniz. Yandaşlarınıza dolarla, avroyla bol bol ihale dağıttınız. Beslemelerinize üçer beşer, maaşlar bağladınız. Daha yeni İstanbul Büyükşehir Belediyemizin, garibanlara yardım için topladığı 6 milyon 200 bin liraya bile el koydunuz. Siz bu gidişle fakirin fukaranın parasını da zengin mevduat sahiplerine yedirirsiniz. Bu nasıl külfeti beraberce sırtlamak? Şimdi hesap ödeme sırası sizde. Tüm bunların hesabını, sandıkta milletimize, çatır çatır vereceksiniz."
Ucuz yağ almak için sırada bekleyen vatandaşların fotoğraflarını gösteren Öztrak, "Bu nasıl bir aynı gemide olmak?" ifadesini kullandı.
"Madem Türkiye ekonomide, tarihinin en güçlü günlerine giriyor, o zaman milletimiz bu zulmü neden yaşıyor?" diye soran Öztrak, "Lafı neden eveleyip geveliyorsunuz? Önce elektrik faturalarına, 31 Aralık gecesi yaptığınız tüm zamları geri alın. 1 Mart’a randevu verip, ucuzluğu kış geçtikten sonraya bırakıp milleti kandırmaya kalkmayın. Ama bunların iş yapmaya niyeti yok. Algıyı yöneterek idare etmeye çalışıyorlar." iddiasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AK Parti İl Başkanları Toplantısı'nda çıkıp sadece AK Parti'li belediyelere su faturalarında yüzde 7 indirim yapma talimatı verdiğine dikkati çeken Öztrak, şöyle devam etti:
"Sudaki KDV indirimini, tüm belediyeler zaten vatandaşa yansıtmak zorunda. Talimat verecekseniz, cumhurbaşkanı gibi talimat verin. Çıkın, AK Parti'li belediyelere, 'CHP’li belediyeler asgari ücreti 4 bin 500 TL olarak uyguluyor, siz de aynısını yapın' deyin. Ancak o zaman herkesin cumhurbaşkanı olursunuz. Siz asıl ağustostan bu yana, yüzde 96 zam yaptığınız benzine, yüzde 112 zam yaptığınız mazota, tek bir gecede yüzde 127 zam yaptığınız, elektriğe çare bulun. Ama bunu yapmak yerine sarayın kibirlisi, Genel Başkan'ımızı elektriğini kesmekle tehdit ediyor. Genel Başkan'ımız demirden korksa trene binmezdi. Millete kendi zulmediyor, esnafa 'millete zulmetme' diyor. Esnafı tehdit ediyor. Zammı yapan da millete zulmeden de sensin sen. Temel gıdada KDV’yi 7 puan indirdiniz. Onu da esnafın sırtına bıraktınız. Şimdi esnaftan bir yüzde 7 indirim daha istiyorsunuz. İyi güzel de esnafta hal mi bıraktınız ki yüzde 7 daha indirim istiyorsunuz? Aldığınız bu pansuman tedbirlerle doğru dürüst ucuzluk olmadı, olmaz."
KDV indirimine rağmen fiyatların düşmediğini aksine artmaya devam ettiğini belirten Öztrak, 30’lu yumurtanın fiyatının, KDV’deki indirime rağmen 36,5 liradan 43 liraya yükseldiğini söyledi.
Üreticilerin tavuk yeminde kullanılan, soya ve ayçiçeği küspesindeki fiyat artışlarından şikayetçi olduğunu dile getiren Öztrak, "Önümüzdeki 3 ay kritik diye uyarıyorlar. Böyle giderse iki yumurta kırmak bile hayal olacak." görüşünü aktardı.
Sıla Şentürk cinayetine de değinen Öztrak, kadına ve çocuğa yönelik şiddeti engellemeye yönelik İstanbul Sözleşmesi’nden "tek bir imza" ile çıkılmasını eleştirdi. Kadına ve çocuğa yönelen her suçun en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğinin altını çizen Öztrak, "Biz iktidara gelir gelmez, yapacağımız ilk işlerden birisi de İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden onaylamak olacak." dedi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Kemal Kılıçdaroğlu'nun davetiyle 6 siyasi parti genel başkanının bir araya gelmesine de değinirken bu toplantının Cumhur İttifakı'nı çok telaşlandırdığını öne sürdü. Öztrak, şunları kaydetti:
"Ama korkunun ecele faydası yok. Geliyor gelmekte olan. Otokrat bir yönetimi, sandıkta değiştirmeyi amaçlayan, farklı partilerin birlikteliği, tabii ki zorbaların yüreğine korku salacaktır. Ülkemizin siyasi tarihindeki köklü ana damarların, bir masa etrafında toplanması, sonradan zuhur eden, reddimiras yapıp gömlek değiştiren siyasetçileri tabii ki telaşlandıracaktır. Bu toplantı, Cumhuriyetimiz ikinci yüzyılına girerken yazılacak, adalet ve demokrasi tarihimizin, en önemli sayfalarından biri olmuştur. Ahlatlıbel'deki yuvarlak masa, tüm milletimizi kucaklayarak, milletimizin meselelerini istişareyle uzlaşmayla çözmeye, ülkeye adaleti ve demokrasiyi getirmeye kararlı siyaset anlayışını benimseyen partilerin genel başkanlarının bir araya geldiği tarihi bir masadır. Bu toplantıdan sonra, Türkiye’mizin ortak geleceğinin inşası, karşıtlıklar üzerinden değil, ortaklıklar üzerinden, istişare ve uzlaşıyla olacaktır. Bu masanın ayakları, Edirne’den Kars’a, Sinop’tan Hatay’a kadar, 784 bin kilometrekarelik vatan toprağının, her bir santimetresini kapsamaktadır. Bizim masamız milletin masasıdır, vatan toprağının üstünde kurulmuştur. Biz onları kem sözleriyle baş başa bırakıyoruz. Liderlerimiz 28 Şubat’ta, demokrasiyi raftan indirme yürüyüşünün bir diğer tarihi etabını geçmeye hazırlanıyor."
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, açıklamalarının ardından soruları da yanıtladı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sabah katıldığı bir canlı yayında "HDP'yi yok sayamayız" dediği yönündeki bir soruyu yanıtlayan Öztrak, "Bu soruyu soranlar Genel Başkan'ımızın sözlerinin başını sonunu makaslamış ondan sonra sormuş, haliyle ne olduğu anlaşılmıyor. Sayın Genel Başkan'ımızın bu konuda söyledikleri nettir. 'Sadece HDP'yi değil, meşru hiçbir siyasi partiyi yok sayamayız.' Yok saymayacağız, bunu baştan beri ifade ediyoruz. Havuz medyasının cımbız operasyonları bu gerçeği değiştirmez. Biz bütün siyasi partileri dinlemeye devam ederiz, ama ittifakımız ayrıdır, diğer işler ayrıdır." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Çanakkale Köprüsü'nün açılış tarihini 26 Şubat olarak açıkladığı belirtilerek "O tarih aynı zamanda Erdoğan'ın doğum günü. Sizce bir tesadüf mü açılış tarihi bilinçli olarak bu tarihe mi denk getirildi?" sorusu üzerine Öztrak, "Erdoğan, şov yapmayı her zaman seviyor. Buradan söylüyorum, Çanakkale Boğazı'na yapılan bir köprünün açılması gereken tarih, Çanakkale Zaferi'nin yıl dönümüdür. Erdoğan'ın kendi doğum gününde Çanakkale Köprüsünü açmaya kalkması kibir hastalığının zirve yaptığını göstermektedir. Hiç kimse kendisini Cumhuriyet'in ön sözünün yazıldığı Çanakkale Zaferi'nin üstünde göremez, görmemelidir." dedi.
Tarkan'ın son şarkısı "Geççek"in bazı çevreler tarafından eleştirildiği hatırlatılarak "Siz bu şarkıyı ve gelen yorumları nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Faik Öztrak, "Tarkan, dünyanın, memleketinin, kendisinin içinde bulunduğu sıkıntıları, sanatçı duyarlılığı ile notalara dökmüş, insanlara umut verecek çok güzel de bir şarkı yapmış. Kimse öküzün altında buzağı aramasın. Öküzün altında buzağı arayanlar, 'Eski Dostlar' şarkısını dinleyip 'Yollarına Gül Döktüklerini', 'Yağan Yağmurda Beraber Islandıklarını' yad etmeye devam etsinler." açıklamasını yaptı.
Copyright © MYNET A.Ş. Telif Hakları MYNET A.Ş.'ye Aittir.