Bilimsel adı Cucurbita moschata olan bal kabağı Türkçede iri, içi turuncu, tatlı bir tür kabak olarak tanımlanır. Yani bitki bilimine özgü bir ad sözcüğü olan bal kabağı günlük yaşamda da yaygın olarak kullanılır. Bu sözcüğün yazılı dildeki kullanımında ise yaygın olarak yapılan bir hataya rastlanır. Bal kabağı birleşik kelime olduğu için ilgili sözcüğün bitişik mi ayrı mı yazıldığı genel olarak karıştırılır. Bu nedenle TDK’ye başvurularak bal kabağı doğru yazılışı açıklanmalıdır.
Bağlaç görevindeki de ile son ek olan -de'nin kendinden önce gelen sözcükten ayrı mı yoksa bitişik olarak mı yazılması gerektiği karıştırılan ögelerdendir. Bu da bende de ifadesinin ikinci ögesinin bir son ek mi yoksa bağlaç mı olduğunun açıklanmasını gerekli kılar. TDK tarafından açıklanan bilgiler incelendiğinde de bağlacı ile bulunma durumu eki olan -de ögesinin nasıl kullanılması gerektiği anlaşılır. Böylece bende de doğru yazılışının bitişik mi ayrı mı olduğu kolaylıkla öğrenilebilir.
Türkçede deyim olarak kullanılan birleşik kelimelerden olan baş döndürücü TDK güncel sözlüğünde 3 ayrı şekilde tanımlanır. Sıfat türündeki bu birleşik kelimeyi oluşturan iki ögenin bitişik mi ayrı mı yazıldığı ise bazen unutulur. Bu konuya dair net bilgi sunulması için TDK Yazım Kılavuzu’nun birleşik kelimelerin doğru yazılışlarını temsil eden kategorileri incelenmelidir. Ardından baş döndürücü ifadesinin doğru yazılışı ve cümle içerisindeki kullanımı detaylı olarak açıklanabilir.
Türkçede hem yazılı hem sözlü dilde birçok bağlamda kullanılan baş başa kelimesi zarf türündedir. Bu zarf sözcüğü TDK çevrim içi sözlüğünde 'başkaları olmadan, birbirleriyle yalnız olarak' şeklinde tanımlanır. Baş başa kelimesine yönelik en çok bilgi eksikliği yaşanan husus ise bu sözcüğün ayrı mı bitişik mi yazıldığına ilişkindir. Dolayısıyla TDK Yazım Kılavuzu kapsamındaki açıklamalardan yola çıkılarak baş başa kelimesinin yapısına değinilmeli ve bu ifadenin nasıl yazıldığı öne çıkarılmalıdır.
Başta oluşan rahatsızlık, başın ağrıması olarak tanımlanan baş ağrısı kelimesi birleşik yapıdadır. Bu nedenle iki ayrı ögeden oluşan baş ağrısı sözcüğünün ayrı mı bitişik mi yazıldığı merak edilir. TDK Yazım Kılavuzu kapsamındaki açıklamalar dikkate alındığı zaman bu birleşik kelimenin yazılı dildeki hatalı olmayan kullanımı kolaylıkla öne çıkarılabilir. Ancak bu konuda açıklama yapıldıktan sonra yine baş ve ağrı sözcükleriyle oluşturulan mecaz anlamdaki birleşik kelimeye de değinilmelidir.
Yazılı ve sözlü dilde yaygın olarak yer alan ifadeler arasında sıralanan başvuru kelimesi iki ayrı anlamda kullanılır. Bu sözcüğün temel anlamı başvurmak işi, müracaat olarak açıklanabilir. Başvuru doğru yazılışı ise bu ifadenin birleşik yapıda olduğunu düşünen bireyler tarafından sıklıkla araştırılır. Fakat birleşik yapıdaki kelimeler arasında yer almayan başvuru sözcüğünün doğru yazılışının nasıl olduğu bu ifadenin kökünden yola çıkılarak açıklanmalıdır.
Bayi sözcüğü Türkçede farklı ögelerle bir araya getirilerek birleşik kelime olarak ya da tek başına yaygın bir şekilde kullanılan ifadelerdendir. TDK tarafından herhangi bir ürünü ana firma adına satma yetkisi bulunan kimse, dükkan veya kuruluş olarak tanımlanan bayi sözcüğü Arapça kökenlidir. Bu da bayi doğru yazılışının kaç adet i sesiyle olduğunun araştırılmasına yol açar. TDK tarafından sunulan güncel açıklamalar ise bayi sözcüğünün yazılı dildeki doğru kullanımının belirtilmesini sağlar.
Ramazan ayında gün doğmadan önce belirli bir vakitte yenilen yemeğe sahur adı verilir. Bu ifade söz edilen yemeğin yendiği vakti temsil edecek şekilde de kullanılır. Dolayısıyla sahur sözcüğünün TDK onaylı yazılışı, türü ve kökeni üzerine bilgi aktarılması önem arz eder. Türk Dil Kurumu güncel sözlüğüne göre sahur kelimesinin nasıl yazıldığı açıklandıktan sonra ise bu ifadenin yer aldığı cümle örnekleri sıralanarak sunulan bilgiler desteklenebilir.
Ramazan ayında yatsı namazından sonra kılınan namazı temsil eden teravih kelimesinin yazılı dildeki kullanımı çoğu zaman karıştırılır. Bu sözcüğün doğru yazılışına yönelik sıklıkla yapılan hata ise h sesinin kullanımına ilişkindir. Dolayısıyla teravih sözcüğü yazılırken bu ifadenin sonunda h sesinin kullanılıp kullanılmadığı açıklanmalıdır. Ayrıca teravih kelimesinin geçtiği cümle örnekleri sıralanarak ilgili ifadenin yazılı dildeki kullanımının yakından incelenmesi mümkün hale getirilmelidir.
Farsça kökenli olup isim türündeki sözcükler arasında sıralanan bahçıvan ait olduğu dilde bagçevan şeklinde yazılır. Bu kelimenin Türkçedeki doğru yazılışının nasıl olduğu öğrenileceğinde ise TDK güncel sözlüğüne başvurulmalıdır. Böylece bahçıvan kelimesinin yazılı dildeki hatalı kullanımı ile doğru yazılışı kolaylıkla birbirinden ayırt edilebilecektir. Ayrıca bahçıvan TDK kapsamındaki tanımlarıyla cümle içerisindeki kullanımı incelendiğinde bu ifadenin doğru yazılışı tam olarak kavranabilir.
Bir sözcük özel isim olduğu zaman ilk harfi her zaman büyük olacak şekilde yazılır. Ancak bu, özel adlara getirilen her bir ekin kesme işaretiyle ayrılarak yazılması gerektiğini göstermez. Bu da Ayşeler TDK onaylı yazılışının çok sayıda kişi tarafından sorgulanmasına yol açar. Ayşe kelimesinin sonuna getirilen -ler ekinin kesme işareti ile ayrılıp ayrılmadığı ise bu ek türünün ne olduğunun açıklanmasıyla birlikte cevabı ortaya çıkarılabilen konulardandır.
Zarf türünde olan ve ayrıca kelimesi ile aynı anlamda kullanılan ayrıyeten kelimesinin doğru yazılışı çok sayıda kişi için merak konusu hâline gelebilir. Bu kelimenin TDK onaylı kullanımının ayrıyeten mi ayriyeten mi olduğu çoğu zaman unutulur. Bu nedenle güncel sözlüğe başvurularak ayrıca kelimesinin eş anlamlısı olan ayrıyeten sözcüğünün nasıl yazıldığı incelenmelidir. Böylelikle söz edilen ifadenin yazılı dildeki diğer hatalı kullanımlarına da değinilmesi mümkün olacaktır.
Ay tutulması birleşik kelimedir ve bu ifade 2 ayrı isim sözcüğünden oluşmuştur. Söz edilen iki ayrı isim sözcüğünden biri özel adlar arasında bulunur. Dolayısıyla Ay tutulmasının doğru yazılışını araştıran kişiler de 2 ayrı hususu sorgular. Bu hususlar da Ay tutulmasının bitişik mi ayrı mı yazıldığı ile Ay kelimesinin ilk harfinin büyük mü küçük mü olması gerektiği konusundadır. TDK tarafından aktarılan güncel bilgiler ise bu konuya açıklık getirilmesini mümkün kılar.
İsim ya da sıfat olarak kullanılabilen Avrupalı kelimesinin kökünde Avrupa sözcüğü yer alır. Avrupalı sözcüğü, Avrupa kelimesine getirilen -lı eki ile oluşturulmuştur. Bu bilgi Avrupalı kelimesinin doğru yazılışının açıklanmasını kolaylaştırır bir bilgidir. Avrupa sözcüğüne getirilen eklerin bir kısmı kesme işareti ile ayrılmazken bir kısmı ayrı olarak yazılır. Dolayısıyla TDK Yazım Kılavuzu’nun kesme işaretiyle ilgili olan kategorisindeki bilgiler çerçevesinde Avrupalı yazılışı açıklanmalıdır.
Dünya üzerindeki kıtalara Avrupa, Afrika ve Antarktika gibi isimler verildiği bilinir. Bu kıtalara verilen adlar özel isimler arasında yer alır. Kıta sözcüğü, coğrafya dışında farklı alanlarda da terim anlamı ile kullanılan bir tür adıdır. Bu yüzden Avrupa kıtası doğru yazılışı üzerine bilgi aktarılırken bu sözcük öbeğinin içerdiği kelimelerin türleri öne çıkarılmalıdır. Bu sayede Avrupa kıtası TDK onaylı yazılışı anlaşılır kılınıp ilgili sözcük öbeğini içeren cümle örnekleri oluşturulabilir.
Bakakalmak kelimesi yapısı gereği iki ayrı ögeden oluşurken bunlardan biri bakmak, bir diğeri ise kalmak fiilleridir. Bu iki ayrı fiil a sesiyle bağlandığı zaman ortaya bakakalmak kelimesi çıkmıştır. Söz edilen bu ifade de birleşik fiiller kategorisine dahil olur. Dolayısıyla TDK tarafından doğru olduğu belirtilen bakakalmak yazılışı, sunulan bu bilgiler çerçevesinde ortaya konulmalıdır. Peki, bakakalmak ayrı mı bitişik mi yazılır?
Bir sözcüğün aldığı eklerin bitişik olarak mı yoksa ayrı mı yazılacağı açıklanırken ilgili ögelerin görevlerinden söz edilmelidir. Yani -da, -de ve ki gibi hem bağlaç hem de ek olarak kullanılabilen ögelerin detaylı bir şekilde incelenmesi gerekir. Bu sayede günlük yaşamda pek çok bağlamda kullanılan arasındaki sözcüğünün nasıl yazıldığı keşfedilebilir. Ayrıca arasındaki kelimesinin aldığı eklerin görevleri açıklandığında bu ifadenin anlamı da daha net bir şekilde öğrenilecektir.
Arasında kelimesi Türkçede birbirinden farklı bağlamlarda kullanılabildiği görülen ifadelerdendir. Bu sözcüğün kaynaştırma ünsüzü olan s sesi ile bulunma eki olan -da ögesinin bir araya getirilmesi sonucunda oluşturulduğu bilinir. Dolayısıyla arasında doğru yazılışının nasıl olduğu açıklanırken bu temel unsurlara dikkat edilmelidir. Bu sayede arasında kelimesinin TDK onaylı yazılışı, cümle içerisindeki kullanımı ve ne anlama geldiği kısa sürede keşfedilebilir.
Apar topar sözcüğünün zarf türünde olup telaş ve acele ile şeklinde tanımlandığı görülür. Bu sözcüğün 2 ayrı ögeden oluşması ise bitişik mi ayrı mı yazıldığının sorgulanmasının temel nedenidir. Bir ikileme olan apar topar kelimesinin TDK onaylı yazılışının öğrenilmesi için güncel çevrim içi sözlüğe başvurulabilir. Daha sonra ise incelenen bu ikilemenin cümle içerisinde kullanılması ve elde edilen bilgilerin pekiştirilmesi mümkündür.
Ankara sözcüğü Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesi’nde yer alan ve aynı zamanda ülkemizin başkenti olan şehri temsil eder. Bu nedenle Ankara sözcüğünün özel adlar kategorisinde yer aldığı söylenebilir. Buna bağlı olarak Ankara sözcüğüne getirilen eklerin ayrı mı bitişik mi yazılması gerektiği sıklıkla araştırılır. Kesme işaretinin hangi durumlarda kullanıldığı öğrenildiği takdirde ise özel adlara getirilen eklerin nasıl yazıldığı kısa sürede keşfedilecektir.
Bir sözcüğün 2 ayrı ögeden oluşması durumunda bu ifadenin bitişik mi ayrı olarak mı yazılması gerektiği sorgulanır. Amca oğlu da bu kapsamda yer alan ve doğru yazılışı bazı durumlarda karıştırılan kelimelerdendir. Hem akrabalık adı hem de lakap olarak kullanıldığı görülen amca oğlu sözcüğü isim türündedir. Bu sözcüğün doğru yazılışı, tanımı ve cümle içerisindeki kullanımı üzerine bilgi aktarıldığında ise amca oğlu TDK onaylı hâli yakından görülecektir.
Bir kelimeye çoğulluk anlamı katan -ler, -lar eki, günlük yaşamda neredeyse her bir bağlamda kullanılır. Dolayısıyla bu ekin kendinden önce gelen sözcüğe bitişik olarak mı yoksa kesme işaretiyle ayrılarak mı yazıldığının bilinmesi mühimdir. Bu bağlamda Ahmetler kelimesinin TDK onaylı olan yazılışı üzerinden çeşitli bilgiler aktarılabilir. Böylece özel isimlere eklenen çoğul ekinin doğru kullanımı tek bir örnek üzerinden bile kolaylıkla açıklanabilecektir.
Türkçede kişi adlarından sonra veya önce gelen pek çok saygı sözü, rütbe adı, ünvan ve lakap mevcuttur. Ahmet Bey ifadesinin 2. kelimesi de özel adlardan sonra geldiği zaman saygı sözcüğüne dönüşür. Dolayısıyla bu kelimenin ilk harfinin büyük mü küçük mü yazılması gerektiği sıkça araştırılır. Bu konuya açıklık getirilmesi için ise bey sözcüğünün hangi durumlarda büyük yazıldığını anlaşılır kılan temel kurala değinilmelidir. Ahmet Bey TDK’ye göre nasıl yazılır?
Menü kelimesi hem bilişim alanında hem de günlük konuşmalarda yaygın olarak kullanılır. Sesletilirken genellikle doğru bir şekilde kullanılan bu sözcüğün Türkçe yazım kurallarına uygun olan yazılışı ise karıştırılabilir. Bu da temelde menünün Fransızcadaki sesletimine yönelik olan bilgilerin yanlış yorumlanmasından kaynaklanan bir hatadır. Dolayısıyla TDK güncel sözlüğü kapsamındaki güvenilir açıklamalara göre menü sözcüğünün doğru yazılışı ile hangi anlamlarda kullanıldığı belirtilmelidir.
Birçok kişinin aşina olduğu menajer kelimesinin doğru yazılışı ve hangi anlama geldiği karıştırılabilir. Bunun temel nedeni ise menajer kelimesinin Fransızcadan dilimize ödünçlenen yabancı kökenli bir ifade olmasıdır. Dolayısıyla bu sözcüğe dair bilgi eksikliklerinin giderilmesi amacıyla TDK güncel çevrim içi sözlüğüne başvurulmalıdır. Ardından menajer sözcüğüyle oluşturulan cümle örnekleri de sıralanarak bu ifadenin doğru kullanımı ortaya konulacaktır.
Günlük yaşamda haber metinlerinden tarım alanına yönelik konuşmalara varan pek çok farklı bağlamda yaygın olarak kullanılan mahsul sözcüğü yabancı kökenli bir ifadedir. Bu da mahsul kelimesinin Türkçe yazım kuralları ihlal edilmeden nasıl yazılması gerektiğinin merak edilmesine sebep olur. Ancak ilgili sözcük üzerine araştırma yapılırken TDK güncel sözlüğü gibi kaynaklara başvurulduğu takdirde mahsul kelimesinin 2. hecesinde hangi ünlü sesin kullanıldığı kolaylıkla öğrenilebilir.
Kuvayımilliye kelimesi tarih metinlerinde ve 1. Dünya Savaşı’nın hemen sonrasını temsil eden yazılı eserlerde sıklıkla rastlanan sözcüklerdendir. Bu sözcüğün birleşik yapıda olduğu bilinirken isim görevinde kullanıldığı söylenebilir. Ancak söz edilen bilgiler Kuvayımilliye doğru yazılışının öğrenilmesi için yeterli değildir. Bu nedenle Türk Dil Kurumu güncel sözlüğü kapsamındaki Kuvayımilliye tanımıyla ilgili sözcüğün Türkçe yazım kurallarına uygun olan kullanımı üzerine açıklama yapılmalıdır.
Koreografi sözcüğü isim türünde iken dilimize Fransızcadan ödünçlenmiştir. Bu sözcüğün TDK çevrim içi sözlüğünde 3 ayrı tanımı mevcuttur. Söz edilen bu kelimenin yazılı ve sözlü dildeki hatalı kullanımları ise genellikle ilk seslemdeki ünlü harfe ilişkindir. Bu nedenle öncelikle koreografi kelimesinin ilk hecesindeki ünlü harfin ne olduğu açıklanmalı ve söz edilen ifadeyi içeren cümle örnekleriyle sunulan bilgiler pekiştirilmelidir.
İsim türündeki bir sözcük olan kapkaç, 2 ayrı emir kipi ögesinin birleştirilmesi sonucunda oluşturulmuştur. Bu ifade bir hırsızlık türünü temsil ederken yazılı dilde bazı durumlarda hatalı olarak kullanılır. Söz edilen kelimenin yanlış yazılmasının temel nedeni ise ayrı mı bitişik olarak mı kullanıldığının bilinmemesidir. Dolayısıyla TDK’ye göre doğru olan kapkaç yazılışı açıklanmalı ve bu ifadeyi içeren cümle örnekleri sıralanmalıdır.
Bir pekiştirmeli sözcüğün nasıl yazıldığı bilindiği zaman aynı kategoride yer alan diğer kelimelerin de yazılı dilde hatasız olarak kullanılması mümkündür. Bu nedenle karmakarışık TDK onaylı yazılışı açıklandığı zaman pekiştirmeli sözcüklerin genelini ilgilendiren bir kurala değinilmiş olacaktır. Böylelikle karmakarışık sözcüğünün doğru yazılışını belirleyen kuralın ne olduğu ve ilgili ifadenin cümle içerisinde nasıl kullanıldığı kolaylıkla kavranabilir. Karmakarışık TDK’ye göre nasıl yazılır?
Türkçede yaygın olarak kullanılan isim sözcüklerinden biri olan kalemtıraş birleşik yapıdadır. Bu sözcüğün içerdiği 2 ayrı kelime ise yabancı kökenli olup Türkçeye ödünçlenmiştir. Söz edilen kelimenin yazılı dildeki kullanımına yönelik yaygın olarak rastlanan hata ise "ı" sesiyle ilişkilidir. Bu nedenle TDK Yazım Kuralları Kılavuzu ile güncel sözlüğünde yer alan bilgilerden yola çıkılarak kalemtıraş sözcüğünün doğru yazılışının nasıl olduğu açıklanmalıdır.
Türk Dil Kurumu Yazım Kuralları Kılavuzu ile güncel çevrim içi sözlüğüne başvurulduğu zaman yabancı kökenli kelimelerin dilimizdeki doğru yazılışları öğrenilebilir. Bu kapsamda ele alınabilen kahve kelimesi de sözlü dilde neredeyse her gün kullanılan ifadelerdendir. Bununla birlikte günlük yazışmalarda ve farklı bağlamlarda yaygın kullanılan kahve kelimesinin bazı durumlarda hatalı yazıldığı görülür. Bu nedenle kahve TDK onaylı yazılışı hakkında net bilgiler sunulması gereken kelimelerdendir.
İş gücü kelimesinin birleşik yapıda olduğu pek çok kişi tarafından bilinirken söz edilen bu ifadenin bitişik mi ayrı mı yazıldığı ise kafa karışıklığı yaratabilir. Bu nedenle iş gücü sözcüğünün Türkçe yazım kuralları ihlal edilmeden nasıl yazıldığı sıklıkla araştırılır. İki ayrı sözcükten oluşan iş gücü ifadesinin içerdiği kelimeler birleşirken anlam değişikliğine uğramamıştır. Bu bilgiden yola çıkıldığı zaman ise iş gücü kelimesinin yazılı dildeki TDK onaylı kullanımı kolaylıkla açıklanabilir.
Elektrik ile ilgili metinlerden günlük konuşmalara varan pek çok bağlamda yer alabilen priz sözcüğü elektrik akımı almak için fiş takılan yuva şeklinde tanımlanır. Bu sözcüğün tanımının yer aldığı TDK güncel çevrim içi sözlüğü sayesinde priz kelimesinin doğru yazılışı da kolaylıkla öğrenilebilir. Daha sonra bu kelimenin yer aldığı cümle örnekleri sıralandığında ise priz ifadesinin doğru yazılışı yakından incelenebilir. Priz ilk hecesinde i sesi var mıdır?
Perhiz kelimesi Türkçede 3 ayrı şekilde tanımlanırken dilimize Farsçadan ödünçlenmiştir. Bu kelimenin yaygın olarak diyet sözcüğüyle aynı anlama gelecek şekilde kullanıldığı görülürken bazı durumlarda yanlış yazıldığı söylenebilir. Perhiz kelimesinin doğru bir şekilde yazılıp telaffuz edilmesi için ise TDK güncel sözlüğüne başvurulması gerekir. Böylelikle perhiz mi pehriz mi diyerek araştırma yapmaya başlayan kişilere net ve güvenilir bilgiler aktarılabilir.
Bir isim sözcüğü olan pardösü genellikle soğuk havalarda diğer giysilerin üstüne giyilen ve paltodan ince olan üstlük anlamına gelir. İlgili sözcüğü Fransızca kökenli olup bu dilde pardessus şeklinde yazıldığı belirtilmelidir. Ancak dilimize ödünçlenirken ses değişmesine uğrayan bu sözcük zaman zaman Türkçe yazım kurallarına aykırı olacak şekilde kullanılır. Buna bağlı olarak pardösü kelimesinin doğru kullanımının cümle örnekleriyle desteklenerek açıklanması gerekir.
Bir sözcüğün pekiştirmeli kelimeler kategorisine dahil olması durumunda nasıl yazılması gerektiğini belirleyen kurallar mevcuttur. Bu kurallar sayesinde paramparça gibi pekiştirmeli sözcüklerin doğru yazılışları kolaylıkla hatırlanabilir. Parça sözcüğünün pekiştirilmesi sonucunda ortaya çıkan bu kelimenin nasıl yazıldığı TDK tarafından hazırlanan kaynaklar sayesinde kısa sürede öğrenilir. Dolayısıyla paramparça doğru yazılışının bitişik mi ayrı mı olduğu kısa ve net bir şekilde açıklanmalıdır.
Günlük yaşamda sıklıkla kullanılan de, da bağlacının yazılı dildeki kullanımı üzerine hata yapılabilir. Bunun temel sebebi ise bağlaç olarak kullanılan de, da sözcüklerinin nasıl yazıldığı hakkında bilgi eksikliği yaşanmasıdır. TDK Yazım Kuralları Kılavuzu gibi temel kaynaklara başvurulduğunda ise olarak da doğru yazılışının bitişik mi ayrı mı olduğu kısa sürede keşfedilebilir. Olarak da ifadesinin yer aldığı cümle örnekleri ise bu öbeğin ne anlamda kullanıldığını anlaşılır kılacaktır.
Yabancı kökenli bir sözcük olup Türkçeye ödünçlenirken ses değişmesine uğrayan namıdiğerin nasıl yazıldığı merak konusudur. Çünkü bu ifadenin iki ayrı sözcüğü içerdiği görülür. Buna bağlı olarak namıdiğer kelimesinin TDK onaylı doğru yazılışı sıklıkla araştırılır. Bu sözcüğün Türk Dil Kurumu güncel sözlüğündeki gösterimi incelendiği takdirde ise namıdiğer doğru kullanımı ve iki ayrı tanımı üzerine net bilgiler aktarılması mümkündür.
Türkçeye Fransızcadan ödünçlendiği bilinen pek çok sözcük mevcut iken bunlar arasında naif ifadesi de yer alır. Naif kelimesinin doğru yazılışının karıştırılmasının temel nedeni ise bu sözcüğün ortasında iki ayrı ünlü harfin yer almasıdır. Ancak bahsedilen kelimenin kökeni, yapısı, anlamları ve TDK güncel sözlüğündeki doğru yazılışı kolaylıkla incelenebilir. Böylelikle naif kelimesinin nasıl yazılıp ne anlamda kullanıldığı kısa sürede öğrenilecektir.
Minibüs sözcüğü otobüsten daha küçük olan taşıtları temsil eder. Bu sözcüğün nasıl yazılması ve sesletilmesi gerektiği ise bazı durumlarda karıştırılabilir. Ancak bahsedilen bu sözcüğün yanlış bir şekilde yazılmasına bağlı olarak Türkçe yazım kuralları ihlal edilir. Dolayısıyla minibüs sözcüğünün ilk iki hecesinde yer alan ünlü harfin ü mü i mi olduğu üzerine açıklama yapılması gerekir.
Türkçede bazı sözcüklerin içerdiği a ve u ünlülerinin üzerinde düzeltme işaretinin bulunduğu görülür. Bu işaretin güncel kurallar çerçevesinde kullanılıp kullanılmadığı pek çok kişi için merak konusuna dönüşür. Özellikle mekân sözcüğünün doğru yazılışının bu işaretin kullanıldığı haliyle mi olduğu sıklıkla araştırılır. Dolayısıyla TDK kapsamındaki güncel verilere başvurularak mekân kelimesinin nasıl yazıldığı açıklanmalıdır.
Maraş kelimesi Kahramanmaraş şehrinin adının kısaltılmış halidir. Yani bu sözcük bir özel isim olarak ele alınır. Dondurma ise dünya üzerinde pek çok ülkede farklı çeşitleriyle üretilen bir tatlı türüdür. Bu bağlamda Maraş dondurması sözcük öbeğinin ilgili ile özgü olan bir dondurma çeşidini temsil ettiği söylenebilir. TDK güncel sözlüğü kapsamındaki açıklamalar ise Maraş dondurması sözcük öbeğinin doğru yazılışının nasıl olduğunun belirtilmesini sağlar.
Göz açamamak ifadesi özellikle bir kişinin yoğun olduğu anlarda başka bir şeyle ilgilenemediğini belli etmek amacıyla kullandığı deyimlerdendir. Bu deyimin bitişik mi ayrı mı yazıldığı ise Türk Dil Kurumu kapsamındaki bilgilere göre açıklanabilir. Buna ek olarak TDK güncel çevrim içi sözlüğündeki tanımına da değinilebilen göz açamamak deyiminin cümle içerisinde kullanılması mümkündür. Göz açamamak bitişik mi ayrı mı yazılır?
Bir deyimin yazılı dilde ayrı mı bitişik mi kullanılması gerektiği konusunda araştırma yapılırken TDK'ye başvurulur. Çünkü TDK Yazım Kuralları Kılavuzu gibi kaynaklarda farklı sözcük öbeklerinin nasıl yazılması gerektiğini anlaşılır kılan bilgiler vardır. Gözden geçirmek de TDK tarafından aktarılan açıklamalara göre doğru yazılışı hakkında bilgi sunulabilen bir ifadedir. Dolayısıyla ilk olarak bu deyimin doğru ve yanlış kullanımı belirtilmeli, daha sonra da ne anlama geldiği açıklanmalıdır.
Göz isim sözcüğü ve kaçmak fiili bir araya getirildiği zaman gözden kaçmak olarak bilinen deyim ortaya çıkar. Bu deyimin nasıl yazılması gerektiği ile tam olarak nasıl tanımlandığı ise birçok kişi tarafından araştırılır. Gözden kaçmak doğru yazılışı ile anlamı açıklandığı zaman bu ifadenin gerek sözlü gerek ise yazılı dilde kullanılması kolaylaşır. Dolayısıyla TDK Yazım Kuralları Kılavuzu ile güncel sözlüğünden yola çıkılarak gözden kaçmak deyimi üzerine bilgi aktarılmalıdır.
Sözlü dilde neredeyse herkes tarafından kullanılan göz değmek ifadesi iki ayrı kelimeden oluşan bir deyimdir. Bu deyimin TDK tarafından kötülük ve uğursuzluk getirdiğine inanılan kıskanç veya hayran bakışlar dolayısıyla kötü bir duruma düşmek olarak tanımlandığı belirtilebilir. Göz değmek sözcük öbeğinin ayrı mı bitişik mi yazıldığı açıklanacağı zaman başvurulması gereken temel kaynak ise Türk Dil Kurumudur.
Kısa bir süre boyunca fazla dikkat etmeden bakıvermek anlamına gelen göz atmak deyimi farklı bağlamlarda kullanılabilir. Bu deyimin bitişik mi ayrı mı yazılması gerektiği ise bazı durumlarda unutulabilir. Ancak göz atmak ifadesinin Türkçe yazım kuralları ihlal edilmeden cümle içerisinde kullanılabilmesi için TDK’ye göre nasıl yazıldığı öğrenilmelidir. Dolayısıyla TDK Yazım Kuralları kapsamındaki bilgiler çerçevesinde göz atmak yazımının nasıl olması gerektiği açıklanmalıdır.
Birleşik kelimelerin bir kısmının gök bilimi alanına ait olan terimler şeklinde öne çıktığı söylenebilir. Bu kapsamda incelenebilen birleşik kelimelerden biri de gök cismidir. Yıldız, ay, gezegen ve bulutsular gibi cisimlerin ortak adı olan gök cismi bazen Türkçe yazım kurallarına aykırı olarak kullanılır. Ancak bu birleşik yapıdaki sözcüğün ayrıntılı olarak incelenmesi sayesinde gök cismi doğru yazılışı hakkında fikir edinilmesi kolaylaşır.