Süper kahraman filmleri çoğu kişinin ilgisini çeker. Hatta yaşları daha küçük olanlar bu kahramanların özel güçlerine sahip olmak ister. Peki yaşadığınız bir kazanın sonucunda sizi âdeta süper kahramana dönüştüren bir güce sahip olduğunuzu hayal edebiliyor musunuz? Virgina’da yaşayan Orlando Serrel, kafasına ispat eden bir beyzbol topundan sonra mükemmel bir hafızaya sahip oldu.
Dünya genelinde yaşayan milyonlarca insan birbirinden ilginç ve tuhaf özelliklere sahip olabiliyorlar. Kimi zaman hastalık, kimi zaman bağımlılık, kimi zaman ise kaza nedeniyle bu tuhaflıkların dozu artabiliyor. Vietnam’da bir çiftçi olarak çalışan Thai Ngoc, yaşadığı kazadan sonra bir daha uyuyamadı. Türlü yollar denemesine rağmen Ngoc, gözünü dahi kırpmadı.
Cahit Sıtkı Tarancı’nın ‘Yaş 35’ şiirinde bu dönem yolun yarısı olarak nitelendiriliyor. Günümüzde ise ortalama bir insan ömrü 70-85 yıl arasında değişiyor. Ancak Çin’de yaşayan Li Ching-Yuen isimli bir adam bu ortalama ömrü neredeyse üçe katlanmış durumda. 256 yıl boyunca hayatta kaldığı iddia edilen Yuen, tarihin en gizemli kişilerinden biri olmayı başardı.
Solhan ilçesinde yapımı tamamlanan Kalehan-2 Barajı nedeniyle sular altında kalan Murat Höyük ve Murat Tepe'deki kurtarma kazılarıyla çıkarılan eserler, 4 bin 500 yıllık tarihe ışık tutuyor - Elazığ Müze Müdürlüğü Kazı Başkanlığı, Bingöl'ün ilk tarihi bulguları olan eserlerin özverili bir çalışma sonucu sular altında kalmaktan kurtarıldığı kazı çalışmasını, Murat Höyük ve Murat Tepe adlı 2 kitapta topladı - Elazığ Müze Müdürü Ziya Kılınç: - "Kazıda toplam 236 envanterlik eser yani tümlenmiş, ne olduğu bilinen eser su altında kalmaktan kurtarıldı"
Tarih sahnesinde pek çok seri katil yer aldı. Bu psikopat ruhlu kişiler dizi, film ve kitaplara konu olmayı başardı. Büyük bir soğukkanlılıklarla onlarca cinayet işleyen seri katiller korku ve gerilim filmlerinin baş kahramanı haline geldi. Sizler için tarihin en psikopat seri katillerinden biri olan Jeffery Dahmer’i araştırdık.
1970’li yıllarda Avrupa’da çalar saatler pahalı olduğu için insanları uyandırmak adına bir meslek geliştirildi. “Knocker-up” adı verilen bu meslek sayesinde kişiler gecikme durumlarını ortadan kaldırmak istiyordu. Knocker-up olarak çalışanlar ise genel olarak kendilerine ödeme yapan müşterini istedikleri saatte uyandırmakla görevliydi.
Türkiye’de tematik anlamda ilk ve tek olma özelliğini taşıyan Cerrahi Aletler ve Sağlık Müzesi Samsun’da TCDD’ye ait Lokomotif Tamir Atölyesi olarak hizmet eden binada hizmete girdi.
Hayvan hakları tarih boyunca tartışılan konuların başında yer aldı. Ülkeler hayvanların haklarının korunması için kendi yasalarında düzenlemeler yaptı. Ancak hayvan haklarına dair ilk adım İngiltere’de 19. yüzyılda yaşandı. Sahibi tarafından dövülen bir eşeğin mahkemeye çıkması. Bu durum sonucunda sahibinin tutuklanması en somut olaylardan biri olarak tarihe geçti.
28 yaşındaki Chelsey Brown, 1900’li yılların başından kalan bir dizi kayıp mektuba bit pazarında rastladığında büyük bir heyecan yaşadı. Mektubun orijinal alıcısını bulmak için çaba sarf eden Brown, büyük yeğene ulaştı ve bu serüveni sosyal medya hesabından paylaştı.
Dünyanın pek çok noktasında sayısız cinayet işleniyor. Kimi zaman bu katiller yakalanırken kimi zaman ise yıllarca gizemini korumaya devam ediyor. Bu hikâyeler dizi, film ve kitaplara konu oluyor. Ghost filmi, öldürülen bir adamın kendi cinayetini aydınlattığını anlatıyordu. Teresita Basa olayı, bu filmin gerçek hikayesini gösteriyordu.
Filozof Atakan, bir kitapçıda kitaplar hakkında sohbet ettiği videonun sosyal medyada yayılması ile en çok konuşulan isimlerinden biri haline gelmişti. Birçok konuda görüşünü dile getiren Filozof Atakan kariyer tercihini değiştirdiğini, artık psikolog olmak istemediğini ve psikologluğu hobi olarak yapabileceğini söyledi. İşte detaylar...
İlçe, Malabadi Köprüsü, Hasuni Mağaraları, Anadolu Selçuklu Sultanı 1. Kılıçarslan'ın mezarı gibi birçok tarihi yapı ve konaklarıyla ön plana çıkıyor - Kaymakam Murat Öztürk: - "Silvan çok tarihi, kadim bir şehir. Türkiye'nin doğusunu batıya bağlayan bir ilçe konumunda olduğu için çok sayıda ziyaretçi geliyor" - İlçe sakinlerinden Kasım Turan: - "Herkesi bu tarihi yerlerimizi görmeye davet ediyoruz"
Seri katiller yüzyıllar boyunca devam eden bir insanlık sorunu olarak kabul edildi. Kitap, dizi ve filmlere konu olan tarihin en karanlık hikâyeleri acımasızlığın sınırlarını zorladı. Tarihin en popüler seri katilleri arasında kabul edilen Ed Kemper’in soğukkanlılığı Mindhunter dizisine ilham oldu. 2.06 metre boyunda ve 145 IQ’ya sahip olan seri katil Ed Kemper annesini öldürecek kadar ileriye gitti.
Tarih boyunca insanlık sağlık alanında pek çok yöntem denedi. Antik Çağlar’da bitkisel çözümlerle birlikte acılı olsa da cerrahi prosedürler uygulanıyordu. Antik dönemin en popüler olan cerrahi işlemi ise trepanasyon adı verilen bir uygulamaydı. Uygulama temelde hastanın başındaki derinin istenen bölümü kaldırıldıktan sonra beyin ve beyin zarına zarar verilmeden kafatasının bir bölümünün çıkarılmasını kapsıyordu.
Tarihin bilinen modern nekrofili hastası olan Karen Greenlee bir hayli ilginç bir suç makinesiydi. Onu üne kavuşturan ve ‘Morg faresi’ lakabıyla anılmasına neden olan olay ise 1979 yılında cenaze arabasını kaçırarak içindeki cesetle cinsel birliktelik yaşamasıydı. Yakalanmadan önce ise Karen Greenlee’in 40 cesetle cinsel birliktelik yaşadığı ortaya çıktı.
Uluslararası alanda yapılan yeni bir çalışma insan soyuna dair önemli keşif buldu. İki milyon yıl önce Güney Afrika’da yaşayan ve günümüzde soyu tükenen antik bir insan türünün omur fosilleri keşfedildi. Bilim insanları "Australopithecus sediba" olarak adlandırılan omur fosillerini inceledi. Araştırmalar insanların ilk atalarının iki ayak üzerinde durarak insan gibi yürüdüğünü ancak maymun gibi tırmanabildiğini ortaya çıkardı.
Korku filmlerini izlemeyi herkes mutlaka bir kez de olsa denemiştir. Orada bahsi geçen korku hikâyelerinde de daha ürkütücü bir seri katilden söz edeceğiz. Kurbanlarını öldürdükten sonra acımasız bir şekilde işkencelerine devam eden Robert Pickton, Kanada tarihinin en soğukkanlı seri katillerinden biri olarak kabul ediliyor. Ünü Kanada sınırlarını aşarak dünyaya ulaşan Pickton, Pig Farmer Killer (Domuz Çiftliği Katili) olarak anılıyor.
Dünyanın dört bir yanından kaçırılan yerliler farklı fiziksel özellikleri nedeniyle “insan hayvanat bahçesi” ismi verilen yerlerde sergilenmeye başlandı. Afrikalılar, Kızılderiler ve Aborjinler çoğunlukla Avrupa’da bu hayvanat bahçelerinde tutsak ediliyor ve ziyaretçiler onları seyretmek için para ödüyordu. İnsan hayvanat bahçesi adı verilen oluşumun en büyük mağduru ise Ota Benga isimli Afrikalı genç adam oldu.
1800'lerin sonlarına doğru yaşadığı rivayet edilen Baltolu Hano, sessiz sakin bir hayat sürerken, kalbine düşen intikam ateşi, onu bir mafya liderine dönüştürdü. İşte Baltalı Hano'nun, yıllar geçse de dilden dile aktarılan inanılmaz hikayesi...
Tarih boyunca pek çok seri katil işlediği cinayetlerle piskopatlığın sınırlarını zorlamayı başardı. Öyle ki seri katiller ve yöntemleri kimi zaman kitaplara, filmlere ve dizilere konu olmayı başardı. Acımasızlıkları yıllar boyunca insanların kanını dondurdu. Leonarda Cianciulli, Hitler kötülüğünü ve psikopatlığını kalbinde barındıran bir seri katildi. Öyle ki kurbanlarının kemiklerinden sabun yapıyor, bazılarını kek yapıp yiyordu.
Masallar çoğu zaman hayal gücünün bir ürünü olarak ortaya çıkar. 1991 yılında Disney’in en sevilen yapımlarından biri olarak kabul edilen Güzel ve Çirkin Masalı, aslında gerçek bir hikâyeden uyarlanarak çocukların beğenisine sunuldu. Masalın gerçek kahramanı 1537-1618 yılları arasında yaşayan ve hipertrikoz hastalığının ilk temsilcilerinden olan Petrus Gonsalvus’tan başkası değildi.
'Çöp Poşeti Katili' olarak da bilinen Kearney, 1975-1977 yılları arasında aktif olan bir seri katil olarak karşımıza çıkıyor. Yüksek bir IQ’ya sahip olan Kearney, 32 homoseksüel erkeği öldürdüğünü itiraf etti. Kurbanlarının cesetlerini Kaliforniya’da otobanında çöp poşetine sararak atan katil, 21 cinayetten suçlu bulunmasına rağmen itirafından dolayı ömür boyu hapse mahkum edildi.
Dünya tarihinde iktidara gelen erkekler kadar yönetimde söz sahibi olan kadınlar da hafızalardaki yerini almıştır. Bizans tarihinin en güçlü figürü hiç şüphesiz Theodora olarak biliniyor. Theodora’nın tarihin en önemli isimlerinden biri haline gelmesinde katı olan toplumsal kast sistemini teker teker aşarak imparatoriçe olması yatıyor.
Malcolm Brenner isimli bir adam su parkında tanıştığı Dolly isimli yunus balığına aşık olduğunu itiraf etti. Aralarında özel bir bağ bulunduğunu ifade eden Brenner, ilişkilerinin normal olduğunu ve Dolly öldüğünde ağır bir depresyon yaşadığını ifade etti.
MS 31 Ağustos 12 ve MS 24 Ocak 41 tarihleri arasında yaşayan Caligula, kimi kaynaklarda 'Dünyanın en kötü insanı' olarak tanımlanır. Cinsel ilişki hastalığı yüzünden, Romalı kadınlara yapmadığını bırakmayan Caligula'nın yaşamı, duyanları dehşete düşürüyor.
Fransa’da bulunan Pont-Saint Esprit Köyü, 400’ün üzerinde nüfusa sahip olan küçük bir yerleşim olarak karşımıza çıkıyor. Ancak 1951 yılında yaşanan lanetli ekmek olayından sonra tüm dünya bu köyü tanıdı. Üstelik günümüzde dahi bu olayın sırrı henüz bir çözüme ulaşamadı.
Günümüzde hâlâ birçok sektörde ürünler insanların kullanımına açılmadan önce hayvanlar üzerinde deneniyor. Hayvanların kobay olarak kullanılması büyük tartışmalara neden oldu. Ancak bu uygulamanın temeli yüzlerce yıl öncesine kadar uzanıyor. Edison’un önerisiyle 6600 volt elektrik verilerek idam edilen Topsy ismindeki fil, hayvanlara yapılan kötü davranışların tarihsel süreç içindeki en somut kanıtı olarak karşımıza çıkıyor.
Korku filmleri ve hikâyeleri hemen hemen her medeniyette kendisine yer bulabilen bir alandır. Özellikle korku filmlerinin kahramanları unutulmaz birer detaydır. Korku filmlerinin, kitap ve dizilerinin hikâyeleri çoğu zaman gerçek olaylardan esinlenerek ortaya çıkar. Bram Stoker'in Dracula isimli romanının,III. Vlad'dan sonraki en büyük esin kaynağı olan Elizabeth Bathory’i sizin için araştırdık.
Sivas'ın Kızılkavraz köyü yakınlarında bulunan, Anadolu Selçuklu Devleti zamanında yapıldığı tahmin edilen Boğaz Köprüsü, Kızılırmak Nehri'nin iki yakasını birbirine bağlıyor. Köprünün her iki yakasında, ayak kısımları içinde 3 oda yer alıyor. Bu odalarla tarihte, bölgeden geçen yolculara dinlenme ve sığınma imkanı sunulduğu tahmin ediliyor.
“Ben doğanın bir hatasıyım, deli bir hayvanım. Yaptıklarımı cinsel bir tatmin için değil, daha çok huzur bulabilmek için yaptım.” Bu sözler dünyanın en ünlü seri katillerinden biri olarak kabul edilen Andrey Çikatilo’ya ait. Savunmasız genç erkekleri ve kadınları kendisine kurban olarak seçen, acımasızca onları öldüren Çikatilo, öldürdükten sonra ise iç organlarını yiyerek ve gözlerini oyarak yamyamlığına devam etti.
Kastilya Kraliçesi I. Isabel, tarihin en ilginç olaylarından birine imza atmasıyla tanınıyor. Katı bir Katolik inanca sahip olan kraliçe, kendi dini dışındakileri âdeta düşman olarak görüyordu. Avrupa’da son Müslüman ve Yahudi ölünceye kadar yıkanmayacağına dair kendi kendisine söz veren kraliçe, yeminini tuttu ve sadece iki kez banyo yaptı.
Batı Virginia’da yaşayan Elva Zone Heaster isimli kadın 1897 yılında hayatını kaybetti. Evinin merdiveninden düştükten sonra ölen kadının hikâyesi tarihe Grenbrier Hayaleti olarak geçti. Çünkü Elva Zone Heaster’in annesi Mary Jane Heaster kızının ruhunun gerçek ölüm nedenini ortaya koyduğunu iddia etti.
30 Haziran 1908 sabahı kaydedilen tarihteki en büyük asteroit çarpması, Sibirya’nın uzak bir bölgesinde meydana geldi. Patlama, Sibirya’nın Podkamennaya Tunguska ırmağı yakınlarında, şu anda Krasnoyarsk Krai olarak bilinen bölgede, seyrek nüfuslu Doğu Sibirya taygası üzerinde oldu. Bilim insanlarının hâlâ araştırmalarına konu olan patlama gizemini korumaya devam ediyor.
Almanya’daki arkeologlar, Lübeck kasabasındaki bir mahzende 79 yıl öncesine ait olan bir kek kalıntısına rastladı. İkinci Dünya Savaşı yıllarında pişirildiği düşünülen fındık ve bademli kekin üzerinde araştırmalar yapılıyor.
Reenkarnasyon tarih boyunca tıpkı zaman yolculuğu ve uzaylılar gibi gizemini koruyan konulardan bir tanesi. Araştırmalara konu olmasına rağmen henüz net bir şekilde ispat edilemeyen reenkarnasyon öyküleri anlatılmaya devam ediyor. Bazı deneyimler reenkarnasyona inanmayanları dahi şaşırtmayı başarıyor. 3 yaşındayken önceki hayatında pilot olduğunu iddia eden James Leininger’in anlattıkları uzun süre ilgi çekmeyi başardı.
Perre Antik Kent Nekropol alanın ön kısmında başlatılan kazılarda milattan sonra 6. ve 7. Yüzyıl arasında meydana gelen büyük depremin izlerine rastlandı.
Çin’in Wuhan kentinde başlayarak tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınının etkileri hâlâ devam ediyor. Tarihsel süreç içinde insanoğlu pek çok salgınla mücadele etmek zorunda kaldı. Ancak hiç şüphesiz en ilginç olanı 1962 yılında Tanzanya’da yaşanan durumdu. Gülme krizi salgını olarak tanımlanabilecek durumdan 30 bin kişi etkilendi.
Kimi kurşunu altına dönüştürdü kimiyse 'şeytanın uşağı' olarak nam saldı. Hepsinin tek bir noktası vardı: Tarihin en gizemli kişileri olmak.
Nizamülmülk kelimesinin anlamı nizam-ül mülk, yani "mülkün nizamı", yani "devletin düzeni"dir. Nizâmülmülk'ün gerçek adı Ebu Ali Kıvamuddin Hasan bin Ali bin İshak et-Tûsî. Vezirliği Alparslan ve Melikşah dönemlerine yayılan Nizamülmülk devlet yönetiminde etkili biri oldu.
New York’ta yaşayan Chelsey Brown isimli bir antika toplayıcısı, 60 yıl sonra aşk mektuplarını gerçek sahibine ulaştırmayı başardı. Bit pazarını düzenli olarak ziyaret eden ve kişisel eşyaların sahiplerini bulmak için iz süren Brown, 1960’lı yıllardan kalan aşk mektuplarını bularak sevgilileri yıllar sonra bir araya getirdi.
Tarihsel döngü içinde yaşanan kimi olaylar âdeta şehir efsanesi halinde gizemini koruyor. Geçmişten günümüze teknoloji ve bilimin ilerleyişi sayesinde aslında bilim insanları araştırmalarını yaparak kimi gizemli durumları çözmeyi başardı. Kimi hala çözülemedi kimiyse mantıklı sebepleri açıklandığı halde kafalarda soru işaretleri bırakmaya devam etti. İşte duyunca şaşıp kalacağınız ilginç bir olay...
1973’te Mississippi, Pascagoula’da yaşayan iki adamın başına garip bir olay geldi. Charles Hickson ve Calvin Parker adlı iki adam, balık tutmaya gittikleri sırada uzaylılar tarafından kaçırıldıklarını iddia ettiler. Bu ilginç olay günümüze âdeta bir şehir efsanesi şeklinde ulaştı. Uzaylıların kaçırılma hikâyesine inananlar kadar olayı araştıranlar da oldu.
Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol Çetin: - "Senaryolar hazırlanırken bizim bilim kurulu üyelerimiz var, senaryoda hangi dönem çalışılıyorsa o dönemle ilgili çalışmış bilim kurulu üyelerimiz var. Üniversitede hocalarımız var. Sadece onlara gösterecekler, bazı yerleri kontrol ettirecekler, onlardan danışmanlık alacaklar. Bazı gösterimler eksik olursa oradaki o bilginin yorumlanması çok farklı yerlere gidebiliyor" - "Bizler ücret talep etmiyoruz yani bizden yardım alabilirler. En azında tarihsel olaylar doğru aktarılmalı şeklinde uyarılarımız var. Bu konuda bizden hiçbir talepte bulunulmadı"
İnsanlık tarihi pek çok zulme, savaşa ve kötü olaya tanıklık etti. Tarih boyunca kötü insanlar ve toplum tarafından farklı olarak kabul edilen kişiler vardı. İşte Sarah Baartman’ın yaşadıkları toplumsal normlara uygun olmamasından ve fiziksel görüntüsünün tamamen farklı olmasından kaynaklanıyordu. Sarah Baartman’ın tek suçu ise Güney Afrika’nın bir kabilesinde doğmak ve geniş kalçalar ile büyük bir cinsel organa sahip olmak.
1970’li yıllarda yaşanan bir ölüm şekli dünya basınında geniş yankı uyandırdı. Komedisi dizisi olan Goodies’i izlerken gülerek öldüğü bildirilen Alex Mitchell’in gizemini doktorlar yeniden araştırdı. Ölümünün gizemini koruyan Mitchell’in vefatı hâlâ merak uyandırıyor.
İki kadın Oxford Üniversitesi akademisyeni, Ağustos 1901'de Paris'in dışındaki Versay Sarayı'nı ziyaret ederken garip olaylar yaşadı. Garip kıyafetler giyen insanları ve 1700'lerin sonlarından beri var olmayan binaları ve diğer yapıları gördüklerini iddia ettiler.
Voodoo bebeği ya da büyüsü pek çok film ve kitapta kullanılan bir unsurdur. Şehir efsanesi halinde yayılan Voodoo büyüsünün nasıl ortaya çıktığı veya kimin tarafından bulunduğu çok fazla kişi tarafından bilmiyor.
David Lynch’in imzasını taşıyan “The Elephant Man (Fil Adam)” filminin baş karakteri Joseph Merrick tüm dünyanın yakından tanıdığı bir kişiye dönüştü. 1980 yılında çekilen bu filmin kahramanının aslında gerçekte var olan bir kişi olduğunu hiç düşündünüz mü? Dünyada oldukça nadir görülen bir hastalığa sahip Joseph Merrick yaşadığı dönemde âdeta işkence gördü ve ölümden yüzlerce yıl sonrasında hastalığına teşhis konulabildi.
ABD’nin Güney Dakota eyaletinde yaşayan bir adamın, ünlü Kızılderili şefi Oturan Boğa’nın torunu olduğu tespit edildi. Ünlü şefin saçından alınan DNA, uzun süredir onunla akraba olduğunu söyleyen Ernie LaPointe adlı adamın iddiasını doğruladı.